Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, Son Mühür TV’de yayınlanan Sıcak Bakış programında Ayşegül Koç’un sorularını yanıtladı. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddete dikkat çeken Doğruyol; “Bir vatandaş, hastanede hemşireyi ya da doktoru döveceğini söylüyor, tehdit ediyor ancak bu kişi hakkında işlem yapılmıyor. Bakanlık bize 'Kendinizi koruyun' şeklinde haber veriyor” dedi.
“Kendinizi koruyun”
Doğruyol; “Sağlıkta şiddet konusunda tedbir alması gereken makamların tedbir almak yerine, konuyu ciddiye almamaları sağlık çalışanlarını koruyamamaları sağlıkta şiddetin tuzu biberi oluyor. Vatandaş ALO 184’ü arayarak şikayetlerini aktarabiliyor. Bu arada yapılan şikâyetlerin pek çoğunun ciddiyetten uzak olduğunu da belirtmekte yarar var. Mesela; “hemşirenin yüzü gülmüyordu”, “doktor yüzüme bakmadı”, “günaydın demedi”, “selam verdim almadı” vb. pek çok gereksiz şikâyet. Bir vatandaşın, Sağlık Bakanlığı Şikâyet hattını arayıp, “Ben şimdi gidip hastanedeki hemşireyi, doktoru döveceğim vuracağım” gibi ifadelere karşılık vatandaşa hiçbir işlem yapılmayıp, tehdit edilen o personel hangi kurumdaysa, o kurum Sağlık Bakanlığı tarafından aranıp, “Şu TC numaralı, şu isimdeki şahıs, şu tehdit ifadelerini kullanmış olup, dikkatli olun. Kendinizi koruyun” şeklinde uyarı yapıyor. Bakanlıklar içerisinde en çok mobbinge maruz kalan personeller, doktorundan hemşiresine, teknisyeninden memuruna sağlık çalışanlarıdır. Ceza dosyaları için İl İdare kurullarına gittiğimizde genel olarak disiplin dosyalarının yarısının sağlık çalışanlarından oluşması bunun en açık göstergesidir” dedi.
“Aile hekimlerinin iş yükü artıyor”
Aile hekimliğinin en büyük sıkıntılarından bir tanesi, hekimlerimize yüklenen hekimlik dışı yükler ve kötü çalışma koşullarıdır diyen Doğruyol; “Aile hekimlerimizin binayla ilgili, baca temizliği, boya badana yapımı, kanalizasyon temizliği, hidrofor bakım ve onarımı gibi, hekimlikle alakası olmayan bir sürü iş yükü ile uğraşıyor. Birinci basamak koruyucu sağlık hizmetleri sunumunu yapması gereken hekimlerimize her geçen gün eklenen yeni görevler daha doğrusu iş yükü, aile hekimliği sisteminin geleceğini dolayısıyla vatandaşlarımızın da sağlığını geri plana atmaktadır. Aile hekimliğinde çalışan bir hemşirenin maaşı emsallerine göre oldukça düşük kalmıştır. Aile hekimliğinde ücretlerin düşük olmasından dolayı özellikle hemşireler kadrolarının olduğu kurumlara geri dönmekteler ve pek çok hekim hemşiresiz çalışmak zorunda kalmakta ve hemşiresi olmayan hekimin iş yükünü bir başka hemşire çekmek zorunda kalmaktadır. Bu aşılama görevlerinde de aksamalara neden olduğu gibi gelecek için aşılama sorununu beraberinde getirebilir” dedi.
“Memur emekli olamıyor”
Memur Emekli olamıyor diyen Doğruyol; “Memur çalışırken aldığı maaşın yarısını emeklilikte alamıyor. Memura seyyanen verilen maaş zamlarının emekli maaşına yansımamasından dolayı pek çok memur ekonomik zorluklardan dolayı emekli olamıyor. Emekliliği dolduğu halde emekli olmayan memurların pek çoğu zorunlu emeklilik yaşı olan 65 yaşını bekliyor. Seçim arifesinde Sayın Cumhurbaşkanı’nın söz vermiş olmasına rağmen memurlara verilen seyyanen zam memur emeklilerine yansıtılmamıştır. Emekliliğe yansımayan bu seyyanen artış nedeniyle emekli aylıkları oldukça düşük kalmıştır. Seyyanen verilen tüm ücretler emekli maaşlarına yansıtılmalıdır” diye konuştu.
“Şehir hastaneleri bize uygun değil”
Şehir hastaneleri ile ilgili konuşan Doğruyol; "Şehir hastaneleri bizim ülkemiz sistemine uygun hastaneler değil. Bayraklı Şehir Hastanesi’nde her ay 400 bin liradan fazla elektrik faturası ödeniyor, üstelik henüz elektrik zammı da gelmemişti bu rakam açıklandığında. Şehir hastanelerinin kesinlikle bir an önce bir düzene konması lazım. Devlet hastanelerimizde eğitim ve araştırma yapılıyordu, her türlü işlem gerçekleştiriliyordu. Şimdi İzmir'de şehir hastanesi açıldı. Eğitim ve araştırma hastanemiz atıl durumda. İzmir Şehir Hastanesi açılsın İzmir sağlığı iki-üç yıl kendine gelemez dedik. Bugün ise maalesef bunu yaşıyoruz" dedi.