Ümraniye'de polis memuru Şeyda Yılmaz’ı şehit eden sanık Yunus Emre Geçti, mahkemede ilk kez savunma yaptı. Zanlı, "Böyle bir eylemi gerçekleştirecek biri değilim. Şeyda ablamı çok iyi tanıyorum, o karakolumuzda görev yapıyordu. Olaylar yaşandığında uyuşturucu etkisi altındaydım. Gençliğimi mahvettiler. Şeyda ablayı hiç görmedim" şeklinde ifade verdi. Mahkeme, katil zanlısı Yunus Emre Geçti'ye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Açılan davanın ikinci duruşması bugün Anadolu 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gerçekleştirildi. Önceki duruşmada avukatı olmadığı için savunma yapamayan Yunus Emre Geçti, bu duruşmada ilk kez savunmasını gerçekleştirmiş oldu.

SEGBİS ile duruşmaya katılan sanık Geçti şunları söyledi:

''Beni köpek arabasıyla getirdiler''

"Böyle bir şeye yeltenecek bir kişi değilim. Şeyda ablamı çok iyi tanırım. Karakolumuzda görev yapıyorlardı. Olay günü karanlıktı. Bana hasımlarım saldıracak diye düşündüm. Kafama tekme attılar. Yere silah düştü. Olayı kesinlikle hatırlamıyorum. Ben de vuruldum, annem de vuruldu. Beni köpek arabasıyla getirdiler. Bunların göz önünde bulundurulmasını istiyorum. Bunlar olurken uyuşturucunun etkisindeydim. Benim gençliğimi heba ettiler. Ben Şeyda ablayı görmedim. Varilin üzerinden doğrultulmuş silah gördüm. Benim ailemin evini bile kurşunladılar. Beni dövdüler bana karakolda öyle ifade verdirttiler. Çok pişmanım keşke olmasaydı"

''Kafam güzeldi''

"Bile bile kasıtlı yapacak çocuk değilim. Karakoldaki 500 kişiye beni sorsanız kimse benim hakkımda kötü bir şey söyleyemez. Benim karakola gittiğimde kafam aşırı güzeldi zaten. Ben kesinlikle resmi bir polis aracı görmedim, polis aracı görsem zaten teslim olurdum. Sivil araçla geldiler. 19 yaşındayım ama hayatımda hiç cezaevine girmedim. Bu planlı, projeli bir olay değil. Çok pişmanım Ek savunması sorulan Geçti, "Kesinlikle bir kast yok. Annemi bile görmüyorum. Hadi Şeyda ablaya ateş ettim, görsem niye anneme ateş edeyim. Anneme yapamam en başta"

Karar verildi

Savunma ve beyanların ardından esasa ilişkin mütalaasını sunan duruşma savcısı, sanığın "görevli memura karşı kasten öldürme", "görevli memura karşı kasten öldürmeye teşebbüs", anneye karşı "kasten öldürmeye teşebbüs" ve "görevi başındaki kamu memuruna mukavemet" suçlarından ceza almasını talep etti. Mütalaaya karşı düşüncelerini paylaşan sanık Yunus Emre Geçti, "Kesinlikle planlayarak veya tasarlayarak olmadı. Olay yeri karanlık olduğu için onları düşmanım sandım. İstanbul’u Teksas’a çevirmişler; ben de vuruldum. Empati yapmanızı istiyorum; bu sizin de başınıza gelebilir," dedi. Verilen kısa aranın ardından mahkeme, sanık Yunus Emre Geçti'yi Şehit Polis Şeyda Yılmaz'a karşı "görevli memura karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına, polis memuru K.H.S.'ye karşı "görevli memura karşı kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 20 yıl hapis cezasına, annesi Pınar Geçti'ye karşı "olasılık kastla yaralama" suçundan 3 yıl hapis cezasına ve "görevi yaptırmamak için direnme" suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırdı.

Kaynak: Haber Merkezi