2014 yılında İzmir'de üniversite öğrencisi olan Sibel Arslan ve arkadaşı Ece Altınörs, Alsancak ve Üçkuyular arasında bisikletleri ile ihtiyaç sahiplerine bir kase sıcak çorbayı ulaştırmak için yola çıktı. Başlattıkları iyilik hareketini sosyal medyadan duyuran Arslan, başta arkadaşları olmak üzere kısa sürede birçok gönüllüden destek aldı. Sibel Arslan'ın 3 yıl sonra kanserden hayatını kaybetmesinin ardından başlattığı iyilik hareketini, arkadaşları 'Sokak Çorbacıları Yardımlaşma Derneği' ile bir adım öteye taşıdı. Çarşamba ve cumartesi olmak üzere haftanın iki günü 'Sibel'in Çorbası' ismini verdikleri çorbayı yaparak dağıtan gönüllüler, İzmir'in farklı bölgelerinde yaşayan evsiz ve evsiz kalma ihtimali olan kişilerin hayatlarına dokunmaya devam ediyor.
Sokak Çorbacıları Yardımlaşma Derneği Başkanı Mustafa Sandal, "Bu iyilik hareketine dernek olarak 2018 yılının şubat ayında başladık. 2014 yılında Sibel Arslan, bir arkadaşı ile beraber sosyal medyadan İstanbul'da ihtiyaç sahiplerine çorba dağıtan bir grup gördüğünde bireysel olarak İzmir'de de yapmak istemişler. Böylelikle Sibel arkadaşımız ilk ateşi yakanlardan biridir. Bu süreçte kendileri de sosyal medyadan paylaşım yapmışlar. 2017 yılında arkadaşımız Sibel'i kaybettik. Bunun üzerine bu iyilik hareketini biz devam ettirmeye başladık. Burası tamamen gönüllülük esaslı bir yer. Herhangi bir hiyerarşi düzeni yok ve herhangi bir din, dil, ırk, cinsiyet, siyasi ayrım gözetmiyoruz. Bu kapıdan girdiğinizde gerçekten bizi anlayan ve bizi bilen insanların bir arada olduğunu görüyoruz" dedi.
'ÇORBA IHTIYAÇ SAHIPLERI INSANLARLA ILETIŞIM KURMAK IÇIN ARAÇ'
Her hafta evsizlere ve her an evsiz kalacak kişilere çorba ikram ettiklerini söyleyen Sandal, “Aslında bu çorbayı ihtiyaç sahipleri insanlarla iletişim kurmak için araç olarak görüyoruz. Bir kase çorba o an o kişinin karnını doyuruyor ancak asıl önemli olan onlarla iletişime geçmemize vesile oluyor. Böylelikle barınma, giyecek, hastane gibi ihtiyaçları doğrultusunda hareket etmeye çalışıyoruz. Bu süreci ise devlet destekli olarak ilerletmeye çalışıp destek oluyoruz. Çorba dağıtımlarımızı Basmane, Konak ve Alsancak bölgesinde yapıyoruz. Kış aylarında da İzmir Otogar bölgesini dahil ediyoruz. Haftanın iki günü saat 16.00'da derneğimize gelip, çorba yapıma başlıyoruz. Çorbamız için patates, soğan, havuç, mercimek gibi malzemeler kullanıyoruz" diye konuştu.
'GÖNÜLLÜ YOKSA BIZ HEP BİR KİŞİ EKSİĞİZ'
Gerekli malzemeler için maddi ve ayni bağış kabul ettiklerini belirten Mustafa Sandal, "Derneğimize gelip makbuz karşılığında ya da resmi bir İBAN numarası ile bağış yapılabiliyor. Ancak bizim en öncelikli isteğimiz çorbayı birlikte yapmaları ve dağıtıma katılmaları. Bize burada destek olmaları en büyük temennimiz. Çünkü onlar yoksa biz hep bir kişi eksiğiz. Sibel ve arkadaşı ile ilk olarak Alsancak'tan Üçkuyalar istikametine kadar bisikletlerle termoslara doldurup çorba ikram etmeye başlıyorlar ve zamanla büyüyorlar. Bazen insanlar hala bize Sibel ve arkadaşını soruyorlar. Biz Sibel arkadaşımızdan sonra bu bayrağı alıp resmi bir dernek kanalıyla devam edelim istedik” ifadesine yer verdi.
'SOSYAL MEDYADAN GÖRÜP GÖNÜLLÜ OLDUM'
İzmir Kınık'ta öğretmen olan Ali İhsan Genç, "Derneği hafta sonu sosyal medyadan gördüm. İzmir'e geldim ve bu iyilik hareketine katılmak istedim. İnşallah bundan sonra da katılırım. Evsizlere ve dezavantajlı gruplara arkadaşlar yardım ediyorlar. Çok güzel bir şey. Bundan sonra da devam etmeyi düşünüyorum. İhtiyacı olan insanların yanında olmak güzel" dedi.