Dünyadaki Sosyalist ve Sosyal Demokrat partilerin çatı örgütü olan Sosyalist Enternasyonal, CHP’nin Ankara’da gerçekleştirdiği Tüzük Kurultayı’nda önemli tespitlerin içeriğinde olduğu bir deklarasyon yayınladı. Söz konusu örgüt, ‘Ankara Deklarasyonu’ adını verdiği bildirgeyi kamuoyuna açıkladı.

Ankara Deklarasyonu yayınlandı!

‘Küresel sorunları ulusal çözümlere bağlamak geleceğin partisini tasarlamak’ başlıklı yayınlanan bildirgede, özellikle batı dünyasında yükselişe geçen aşırı sağ ve popülist siyasi hareketler üzerine tespitler yapılırken, bu problemlere ve sorunlara karşı üretilen çözüm önerileri kamuoyuna açıklandı. Yayınlanan bildirgede şu ifadelere verildi: “Demokrasilerimizi, değerlerimizi, kazanımlarımızı ve geleceğin sınamalarıyla mücadelede çok taraflı işbirliğini baltalamaya çalışan uluslararası aşırı sağ ve yükselen otoriterlik karşısında ileriye doğru bir hamle yapmalıyız. Artan eşitsizliklerin yükünü taşıyan savunmasız ve dezavantajlı kesimlere, yüzyıllar süren mücadeleler sonucunda elde ettikleri haklarına karşı bir gerileme yaşayan kadınlara, teknolojik devrim tarafından geride bırakıldıklarını hisseden bireylere, düşmanca bir ortamda başarılı olmak için çabalayan gençlere ulaşmamız gerekiyor. İktidara giden yolu açmak için yanlış bilgilendirme, dijital propaganda, botlar ve korku siyasetini kullanıyorlar. Tabandan gelen hareketlerle bağlantı kurarak, programlarımızı ve kelime dağarcığımızı yarının dünyasına uyarlayarak, fikir savaşını kazanarak, fark yaratan politikalar uygulayarak ve öngörüyle yasama çalışmaları yaparak yanıt verebiliriz.

"Otoriter hükümetler insanların korkularından besleniyor"

Aşırı sağ ve otoriter hükümetler insanların korkularından ve hüsranlarından besleniyor. Vatandaşlarımızın bazılarının komplo teorilerine inanmaya eğilimli olmalarının bir nedeni de, günlük yaşamlarını etkileyen faktörlerin birçoğunun herhangi bir ülkenin kontrolü dışında görünmesi nedeniyle kaderlerini değiştirme konusunda kendilerini güçsüz hissetmeleridir. Bu nedenle, küreseli bölgesele ve ulusala bağlamalıyız. Günümüz dünyasının karmaşıklığını anladığımızı ve buna uygun çözümler getirebileceğimizi kanıtlamamız gerekiyor. Hızla gelişen küreselleşmiş bir dünyada vatandaşlar, sınırları aşan sorunların sonuçlarını giderek daha fazla deneyimliyor. İklim değişikliği günlük hayatımızda görünür bir hal alıyor ve son COVID-19 salgını dünyayı üç yıldan fazla bir süre felç etmiştir. Bu zorluklar sadece çevreyi ve refahımızı etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda yoksulluğu artırarak en savunmasız kesimlerin yanı sıra orta sınıfın da hayatını kötüleştirerek önemli ekonomik ve sosyal sonuçlar yaratıyor.

Meclis'te yeni yasama yılı başladı: Erdoğan'dan anayasa mesajı Meclis'te yeni yasama yılı başladı: Erdoğan'dan anayasa mesajı

"Birbiriyle bağlantılı sorunlar uluslararası işbirliğine yönelik kararlılık gerektirmektedir"

Birleşmiş Milletler, bu yılki Genel Kurul'da Gelecek için Pakt'ın lansmanını yaparak, insanlığa yönelik varoluşsal risklerin kapsamını vurgulamayı ve yönümüzü değiştirmediğimiz takdirde bunun gelecek nesiller için ne kadar büyük bir felaket olabileceğini göstermeyi amaçlamaktadır. Aynı zamanda bilgi, bilim, teknoloji ve inovasyon alanlarındaki ilerlemelerin daha iyi ve sürdürülebilir bir gelecek için atılımlar sağlayabileceği konusunda farkındalık yaratıyorlar -eğer gerekli yasal, kurumsal ve toplumsal değişiklikleri yapma konusunda bir adım önde olmayı başarabilirsek, çünkü gelecek zaten burada. Kuşkusuz, birbiriyle bağlantılı sorunlarımız, uluslararası işbirliğine yönelik yenilenmiş bir kararlılık gerektirmektedir. Ancak bu kararlılık aynı zamanda ulusal ve bölgesel politikalarımıza ve dolayısıyla siyasi parti programlarımıza da yansıtılmalıdır. Sosyalist Enternasyonal, bu konuda katılımcı bir tartışma süreci başlatmak ve iyi uygulamaların paylaşılmasını teşvik etmek amacıyla, Türkiye'deki üye partimiz CHP'nin olağanüstü parti kongresi çerçevesinde ev sahipliğini üstlendiği "Küresel ve Ulusal Sorunlara İlerici Yanıtlar" konulu özel bir komite oluşturmuştur.

Muhabir: ATAKAN BAŞPEHLİVAN