Ayşegül Koç/SÜGEP Academy Başkanı Umut Dilsiz ve SÜGEP Genç Sürdürülebilirlik Lideri Sera Ertuğ, Son Mühür TV’de yayınlanan Sıcak Bakış programında Ayşegül Koç’un sorularını yanıtladı. Gençlerin böylesine önemli ortamlarda fikirlerini belirtmesini çok kıymetli buluyorum diyen Dilsiz; “Dünyada yeşil devrim yapılıyor. Dünyayı hep izleyen olmayalım, bu kez o aktörlerden biri de biz olalım istiyorum” dedi.
Sera Ertuğ kimdir?
Kendini tanıtarak söze başlayan Ertuğ; “İzmir Özel Tevfik Fikret Fen Lisesinde burslu okuyorum. Aynı zamanda BİLSEM (Bilim ve Sanat Merkezi) öğrencisiyim. Fransızca ve İngilizce öğreniyorum. 4 yaşımda ritmik jimnastik yapmaya başladım, 6 yaşımdan beri profesyonel olarak yarışmalara katılıyorum. Ulusal ve uluslararası yarışmalarda birinciliklerim var. 12 yaşımda yaşadığım sakatlıktan dolayı bırakmam gerekti ve küçükken oynadığım tenise geri döndüm. Ayrıca dans ediyorum. Çeşitli festivallerde piyano çalarak ödüller aldım. İzlediğim eğitimlerle yazılım öğrenmeye başladım. Turkcell'in düzenlediği Türkiye çapında yazılım ve yapay zeka yarışmasında takımımla jüri özel ödülü aldık. Önceden TÜBİTAK bölge finallerine çıkarak projemi sundum. Okul robotik takımımızla Robotex yarışması Yazılım Teknolojileri Girişimciliği alanında Türkiye 3.sü olarak Aralık 2024'te düzenlenecek Estonya Dünya finallerine çağrıldık. Türkiye şifreleme yarışması olan CryptoMath'ta takımımla 2.liğimiz var. SÜGEP eğitimini tamamlayınca Genç Liderler olarak Bangkok'taki Küresel Sürdürülebilir Kalkınma Konferansına davet edildik. Uluslararası katılımcılara projemizi sunduk. Bu konferans önümüze çok güzel kapılar açtı” dedi.
“Hayatta sorular değil sorunlar var”
Bilgiye ulaşmanın değil bilgiyi kullanmanın önemine işaret eden Dilsiz; “ Dünya gerçekten değişiyor. Eğitim sistemimiz çocukları sorulara yönlendiriyor. Bizim eğitim sistemiz sorun çözme kapasitesini oluşturmuyor. Ancak hayatta sorular değil sorunlar var. İşte bu noktada eksikliklerimiz var. Zaten yaşadığımız sorunlara baktığımızda bu konuda insan kaynağı yetiştiremediğimizi anlıyoruz” dedi. Dilsiz, başta Avrupa Birliği olmak üzere gelecekte dünyanın evrileceği yöne işaret ederek gençleri bu yeni döneme hazırlayacak eğitime ve projelere ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.
Karbon Capture Projesi…
Karbon Capture Projesi’nden bahseden Ertuğ; “Atmosferik karbonu kalıcı olarak tutmak ve kalıcı olarak toprak ya da kayalara hapsetmek mümkün. Kayadan gelen karbondioksit ile atmosferdeki sudan gelen karbondioksit arasında meydana gelen doğal reaksiyonlar sonucunda manyezit denen elementler bulunuyor. Bu döngü doğal olarak gerçekleşiyor. Doğal yollarda karbondioksitin kayaya hapsedilmesi yıllar alacak ve bizim buna vaktimiz yok. Bu proje kapsamında doğal döngüyü taklit ederek günlük olarak havadaki karbonu yakalayarak kayalara hapsetmeyi planlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Karbon Capture Projesi Bangkok’ta…
Karbon Capture Projesi ile Bangkok’ta düzenlenen Küresel Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı’na giden Ertuğ, orada bulunmanın önemine değindi. Ertuğ; “Orada olmak çok heyecanlıydı. Sunum bittiğinde sorular da geldi. Bazı eğitimciler bizim yanımıza geldi, burs teklif edenler oldu. Proje oldukça ilgi gördü” açıklamasında bulundu.
“Dünyada yeşil devrim yapılıyor”
Gençlerin böylesine önemli ortamlarda fikirlerini belirtmesini çok kıymetli buluyorum diyen Dilsiz; “Dünyada yeşil devrim yapılıyor. Dünyayı hep izleyen olmayalım, bu kez o aktörlerden biri de biz olalım istiyorum. O konferansta çeşitli üniversitelerden teklifler de aldı gençler. Gençlerin bu tür ortamlarda olması büyük bir deneyim. O yüzden çok gururlu ve mutluyum çocuklar adına” diye konuştu.
“SÜGEP, İzmir için bir şans”
SÜGEP eğitimleri gelecek sene de devam edecek diyen Dilsiz; “Ekim ayında ‘Genç Sürdürülebilir Lideri Zirvesi’ planlıyoruz. Bütün okullardaki gençleri bir araya getirip hem projelerini birbirlerine anlatsınlar hem de aralarında bir dostluk arkadaşlık ortamı oluşsun istiyorum. Şuan 400’e yakın öğrenciden oluşan bir sürdürülebilirlik ordumuz var. Bu İzmir için bir şans. Çünkü başka illerde böyle bir şey yok. Bu modeli İsveç, Norveç gibi bir ülkede yapıyor olsak direkt devlet desteği alırdık. Ama Türkiye’de biz sizin için ne yapabiliriz diyen hiçbir kuruluş yok. Yönümüzü zorunlu olarak küresele çevirdik. Ama bundan dert yanmıyorum. Biz yolumuza bakıyoruz. Şimdi Paris’e hazırlık yapıyoruz” dedi.
