Semih Yılmaz, o gece telsiz anonsu ile eşinin yaralandığını duyduğunu belirterek, “Saat 22.00 ya da 23.30 civarı telsiz sesi duydum. 'Dudullu Polis Merkezi'ndeki polis yaralandı' diye anons geçti. Hemen eşimi aradım ama açmadı. O sırada yolda giderken silah arkadaşım bana, 'kardeşim vurulanlardan biri de senin eşinmiş' dedi. O an başımdan aşağı kaynar sular döküldü” ifadelerini kullandı.
Kahreden Detay
Olayın ardından Şeyda Yılmaz’ın babaevine taziye ziyaretleri devam ediyor. Semih Yılmaz, şehit eşinin ardında bıraktığı acıyı dile getirerek, “Bu süreç gerçekten çok zor. Sözün bittiği yer burası. Yaşadıklarımız çok ağır. Tüm ülke arayarak ve mesaj atarak bize destek oldu. Herkes dua etti, ağladığını söyledi. Vatan sağ olsun” dedi.
Görevde Olduğu Günde Yaşananlar
Semih Yılmaz, olayın meydana geldiği gün kendisinin de görevde olduğunu belirtti. “Aynı vardiyada çalışıyorduk. 17.15'te evden çıktım. Telsiz anonsunu duyduğumda hemen harekete geçmek istedim. Orada duramadım ve arkadaşlarımdan yardım istedim. Hastaneye gittiğimizde, oradaki silah arkadaşlarım yanımdaydı ve herkes dua ediyordu. Eşim şehit olmayı çok istiyordu. Aramızda, ‘Önce ben olayım, sonra sen olursun’ diye konuşmuşuz” dedi.
Zanlıya Yönelik Tepkiler
Semih Yılmaz, eşinin ölümüne neden olan zanlının cezasının verilmesi konusunda devlete güvendiğini belirtti. “Devletimizin gerekeni yapacağına inanıyorum. Tüm ülke olarak ben de çok sinirliyim. Bu tür olayların bir daha yaşanmaması için devletimizin bu suç makinelerine karşı daha dikkatli olmasını diliyorum” diye ekledi.
Ne olmuştu?
Olay, Dudullu Polis Merkezi’nde gerçekleşti. Yunus Emre Geçti, motosiklet hırsızlığı nedeniyle gözaltına alındıktan sonra, polis merkezinden kaçtı. Geçti’nin yakalanması sırasında çıkan arbede sırasında silahını alan zanlı, polis memuru Şeyda Yılmaz’ı vurdu. Saldırı sonucunda Yılmaz şehit olurken, bir diğer polis memuru ile zanlının annesi de yaralandı. Geçti, daha sonra “kamu görevlisini görevinden dolayı kasten öldürme” suçlamasıyla tutuklandı.