Bursa'nın Karacabey ilçesinde, balıkçı Adem Yılmaz (69) ile aralarında geçen dostluk öyküsüyle tüm dünyanın tanıdığı Yaren leylek, bu yıl henüz yuvasına dönmeyince endişe yarattı. Adem Yılmaz ve Yaren leyleğin hikayesini tüm dünyaya duyuran Alper Tüydeş, "Her leylek sürüsünde 'Acaba Yaren de var mı?' diye umutla bekliyoruz" şeklinde konuştu.
Baharın müjdecisi leyleklerin Afrika'dan Anadolu'ya, Balkanlar'a ve Avrupa ülkelerindeki yuvalarına doğru göç yolculuğu başladı. Mart ayının başından itibaren binlerce leylek Hatay Belen geçidinden Anadolu'ya giriş yapıp İstanbul'a doğru ilerlerken, en çok merak edilen konulardan biri de Yaren leyleğin akıbeti oldu. Önceki yıllarda en erken 26 Şubat, en geç 15 Mart'ta Bursa Karacabey'deki yuvasına dönen ve her yıl balıkçı Adem Yılmaz'ın teknesindeki görüntüleriyle Türkiye'nin gündemine oturan Yaren leyleğin bu yıl gecikmesi, yaşı nedeniyle de kaygıya yol açtı.
14 yıldır takip ediliyor
14 yıldır Yaren leyleğin gelişini ve Adem Amca ile olan dostluğunu tüm dünyaya duyuran doğa gözlemcisi Alper Tüydeş, gelen her leylek sürüsünde Yaren leyleği umutla beklediklerini ifade etti. Adem Yılmaz ve milyonlarca seveninin Yaren leyleğin yolunu gözlediğini belirten Alper Tüydeş, "Bu hikayeyi 14 yıldır izliyoruz. Yaren 14 yıldır aynı yuvayı kullanıyor. 4 yıl da erişkinliğe ulaşma süresi olduğunu düşünürsek, Yaren'in en az 18-19 yaşında olduğunu tahmin ediyoruz. Ama daha da yaşlı olabilir. Uzmanlar, günümüz koşullarında leyleklerin ortalama ömrünün 15 yıl olduğunu söylüyor. Bu durumda, her sonbaharda Yaren'e veda ederken 'Acaba seneye yeniden gelecek mi?' endişesi artıyor. Günümüzde leylekler ve diğer göçmen kuşlar için doğal etkenlerin yanı sıra insan kaynaklı tehlikeler de çok fazla. Bu nedenle, her yıl Adem Amca ve benim gibi binlerce Yarensever bu endişeyi yaşıyor. Hala umudumuz var" dedi.
Mart ayının başında heyecanla bekleniyor
Martın 15'ine kadar beklediklerini belirten Alper Tüydeş, "Ondan sonra daha da endişelenerek umut etmeye devam edeceğiz. Kendimizi her türlü olasılığa hazırladık. Yaren leylek, doğadaki görevini yerine getirmenin yanı sıra insanlara kuşları, leylekleri sevdirdi, göç yolculuğunun zorluklarını gösterdi. Doğanın ne kadar zor durumda olduğunun da bir simgesi oldu. Bu hikayeyi sadece romantikleştirmekle kalmadık, aynı zamanda insanlara doğayı anlatmanın bir aracı olarak da kullandık. Yaren leylek, bu konuda üzerine düşeni fazlasıyla yaptı ve milyonlarca insanı etkiledi. Bugün Türkiye'nin her yerinde 'İnşallah Yaren de bu sürünün içindedir' paylaşımları görüyoruz ve çok mutlu oluyoruz. Her leylek sürüsünde 'Acaba Yaren de var mı?' diye umutla bekliyoruz" şeklinde konuştu.
'Yaren'i beklerken' başlığıyla bir paylaşımda bulunan Alper Tüydeş, Yaren leylek sevenlerine şu sözlerle seslendi:
"Yıllardır Yaren leyleği beklerken söylediğim ve çok sevdiğim bir söz var; 'Hepimiz Adem olduk Yaren'i bekliyoruz.' Yaren'in en erken 26 Şubat, en geç 15 Mart'ta göçten dönmüşlüğü var leylek köyüne. Kritik eşik ise 15 Mart. Yani bu son bir hafta, beklentimizin çok yüksek olacağı günler olacak. Sosyal medya, bu hikayeyi tıklanma uğruna istismar eden insanlarla dolu. Ama umudunu, sevincini, şansını Yaren leyleğe bağlayanların da olduğunu mesaj ve yorumlardan görüyorum her gün. Elbette çok seviniyorum bu duruma. Bu fotoğrafı, yine böyle bir bekleyişe girdiğimiz günlerde çekmiştim geçmişte. Adem Amca, hepimizden çok daha gergin ve endişeli. Ama her ihtimalin de farkında. Yaren'i ekran başında canlı yayında bekleyenlere de ufak bir not, kamerada görmek 'o geldi' anlamına gelmiyor. Kayığa konduğunu görmeden 'o' demek imkansız. Geçmişte 2 gün bekledik, göçten gelip yuvasına konmasına rağmen 'o' demek için. Çünkü leylekler başka leyleklerin yuvalarına da konar. Sevinç ve hüznü aynı anda yaşamamak için söylüyorum bunu. Bu hikaye ile bütünleşen herkese kucak dolusu sevgiler, selamlar. Umarım bu yıl da hikaye gerçekleşecek ve hepimiz sevineceğiz."