Aile ilişkileri ve yaşam mücadelelerini anlatan film, hayatta önem verilmesi gereken değerleri ve sevginin gücünü sorgulatmayı hedefliyor.
Gala gecesinde bir araya gelen film ekibi, gösterim öncesi duygularını dile getirdi.
Kerem Alışık: İnsanın en büyük savaşı aklın düşündüğü ile kalbin hissettiği arasında gerçekleşiyor. İnsan kalbiyle sevince bazen aklını kaybedebilir ya aklı kaybetmemek lazım, aklı yanına almak lazım. Kalple sevmek, her işi kalple yapmak lazımm. Biz bu işi kalbimizle yaptık. Kalbimizi evimiz bildik, işimizi kutsal bildik. Filmin genel net mesajı; pişman ol ama pişman ölme. Umarım izleyiciler de beğenir.
Özer Feyzioğlu: Akıl bazen dur der, kalp git der, izin ver der. Kabaca bizim öykümüz bunu anlatıyor. Affetmek üzerine bir hikaye anlatıyoruz, hayatı yıka yıka değil de kura kura daha iyi bir hale getireceğini söylüyor filmimiz.
Hande Soral: Biz bir aile filmi yaptık. Bu aile, herkesin ailesinden, komşusundan, akrabasından olan bir aile. Benzer pişmanlıklardan, benzer affetmelerden bahsediyor. O yüzden her izleyen seyirci hikayenin bir ucundan tutacak ben öyle inanıyorum. Bizim için çok kıymetli bir proje oldu.
Şenay Gürler: Lale karakteri bu yıl çok severek oynadığım, çok farklı bir rol benim için. Sıcacık bir kadın, duygusal, sevgi dolu bir insan. Merhamet ve vicdan insanın hayatında çok önemli bir şey. Benim oynadığım karakter Lale de çok vicdanlı ve güçlü bir kadın. Özer hocayla karakteri farklı farklı açılardan çalışmak da bizi çok geliştirdi. Ona tekrar teşekkür ediyoruz.
