Antalya Diplomasi Forumu kapsamında düzenlenen “Küresel Sınamalar ve Türkiye'nin Görünümü” başlıklı oturumda konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, küresel ekonomik gelişmeleri ve Türkiye’nin bu süreçteki konumunu değerlendirdi. Küresel ekonomide yüksek belirsizlik ve dalgalanma döneminden geçildiğini vurgulayan Şimşek, Türkiye’nin yapısal reformlarla bu zorluklara karşı dayanıklı olduğunu belirtti.
Türkiye küresel ekonomik risklere karşı daha az kırılgan!
Küresel GSYİH’de %7’lik bir daralma beklendiğini aktaran Şimşek, ticaret savaşları, korumacılık ve jeopolitik gerilimlerin dünya ekonomisini baskıladığını ifade etti. Türkiye'nin büyüme modelinin iç talep ve yatırımlara dayalı olduğunu belirten Şimşek, “Net ihracat, tarihsel olarak büyümeyi sınırlayıcı oldu. Bu da bizi küresel ticaretteki daralmalara karşı daha az kırılgan kılıyor” dedi.
Dış ticarette güvenli pazarlar ve bölgesel entegrasyon
İhracatın %62’sinin serbest ticaret anlaşması olan ülkelere yapıldığını ve başta Avrupa Birliği ile ilişkilerin önemini koruduğunu belirten Şimşek, bölgesel entegrasyonun önemini “Komşunla yükselir, onunla düşersin” sözleriyle vurguladı. Türkiye'nin Çin'e kadar uzanan Orta Koridor'un önemli bir parçası olduğunu söyleyen Şimşek, Irak-Türkiye Kalkınma Yolu Projesi ile Londra’dan Pekin’e uzanan yeni lojistik ağlarının Türkiye'yi bölgesel merkez konumuna getireceğini ifade etti.
Enflasyon mesajı: “Düşüyor, düşecek”
Enflasyonla mücadelede net bir mesaj veren Bakan Şimşek, “Enflasyon düşüyor, düşecek. Programımıza güveniyoruz, güçlü siyasi destek ve kararlılıkla süreci yönetiyoruz” dedi. Kurda sınırlı değer kaybının petrol fiyatlarındaki düşüşle dengeleneceğini, sıkı para politikası ve bütçe disiplini sayesinde dezenflasyon sürecinin süreceğini belirtti.
Dünyada borç seviyelerinin yükseldiğine dikkat çeken Şimşek, Türkiye’nin toplam borçluluğunun gelişmekte olan ülkelere göre daha düşük olduğunu ifade etti. Ayrıca Türkiye'nin genç nüfusu ve yılda yaklaşık 1 milyon üniversite/meslek lisesi mezunu vermesiyle yatırımcılar için cazip bir ülke olduğunu belirtti.
Savunma sanayii ve yapay zekada Türkiye’nin gücü artıyor!
Türkiye’nin savunma sanayi yerli üretim oranının %80'e çıktığını ve ülkenin artık savunma ihracatında ilk 10’da yer aldığını söyleyen Şimşek, 3.500 savunma şirketi ve 1.100 aktif proje ile büyümenin sürdüğünü kaydetti. Yapay zekâ, fiber altyapı, 5G, uzay limanı ve nükleer enerji yatırımlarıyla Türkiye'nin teknoloji alanında da güçlü bir aktör haline geldiğini söyledi. Enerji ithalatını azaltmak ve sürdürülebilir kalkınmayı desteklemek adına yenilenebilir enerji yatırımları hız kazandı. Elektrik üretiminin %50’si yenilenebilir kaynaklardan sağlanıyor; hedef ise bu oranı %70’e çıkarmak. Şimşek, şimdiye kadar su ve sulama altyapısına 90 milyar dolar yatırım yapıldığını da belirtti.
Büyüme, yatırım ve istihdamda güçlü gelecek vurgusu!
Son 20 yılda ortalama %5,3 büyüme sağlandığını ve Türkiye’nin reel GSYİH’sinin 3 kat arttığını hatırlatan Şimşek, artık geçmişle övünmek yerine geleceği sağlam temellerle inşa etme zamanı olduğunu söyledi. Kur korumalı mevduatların azaltıldığını, CDS primlerine rağmen borçlanma maliyetlerinin gelişmekte olan ülkelerle aynı seviyeye geldiğini de vurguladı. Medikal turizm, oyun sektörü, çay ihracatı ve inşaat gibi birçok alanda Türkiye’nin küresel ölçekte öne çıktığını belirten Şimşek, altyapıya yapılan 300 milyar dolarlık yatırımın yanı sıra 200 milyar dolarlık yeni projelerin yolda olduğunu ifade etti. İstanbul Havalimanı’nın “dünyanın en iyi bağlantılı havalimanı” seçildiğini de sözlerine ekledi.