Son Mühür - Ayşegül Koç/ Son Mühür TV de Ercan Pala'nın sorularını yanıtlayan Zafer Partisi İzmir İl Başkanı Naşit Birgüvi, programda partisinin kongre sonrası çalışmalarına ve İzmir'deki teşkilatlanma faaliyetlerine odaklandı. Olası bir erken seçim için yoğun bir şekilde hazırlık yaptıklarını belirten Birgüvi, özellikle son dönemde üye sayısında önemli bir artış yaşandığını vurguladı. İzmir'deki sandık güvenliği ve teşkilatlanma süreçlerine dair ayrıntılar paylaşarak, her sandığa iki görevli koyabilmek adına 22 bin üye hedefine doğru ilerlediklerini ifade etti. Ayrıca seçim günü için sandık görevlilerini eğitmeye başladıklarını ve seçmenlerle daha etkili temas kurmayı hedeflediklerini dile getirdi.

Birgüvi, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerinin yönetimini de eleştirerek, belediyenin halka hizmet sunma konusundaki yetersizliğine ve zam politikalarına dikkat çekti. Birgüvi, Cemil Tugay’a sert çıkıştı: “Demokrasiye inanmıyorsa istifa etsin!” Erken seçim hazırlıklarından İzmir’deki belediyecilik skandallarına kadar birçok konuda açıklama yapan Birgüvi, gazeteci Hasan Tahsin’e yapılan mobbingin intikam operasyonu olduğunu savundu.

Büyükşehir Belediyesi’nin çarpık bir yönetim anlayışına sahip olduğunu öne süren Birgüvi, belediyenin iş gücünü verimli kullanamadığını ve İzmir halkının hak ettiği hizmeti alamadığını söyledi. Partisinin gençlik ve kadın kollarının yoğun çalışmalarıyla toplumun farklı kesimlerine ulaşmaya devam ettiklerini de ekledi.

Naşit Birgüv

Zafer Partisi’nin İzmir çalışmaları

Zafer Partisi İzmir İl Başkanı Naşit Birgüvi, olası bir erken seçime yönelik hazırlıklarını hızlandırdıklarını açıkladı. Kongreyi bir dönüm noktası olarak değerlendirdiklerini belirten Birgüvi, artan üye sayısıyla teşkilatlanma çalışmalarını süratle tamamlamayı hedeflediklerini ifade etti. Ercan Pala’nın İzmir bazında Zafer Partisi daha güçlü olmak için nasıl bir tabana yayılmış bir çalışma gerçekleştiriyor sorusunun üzerine Birgüvi, “Özellikle Bahçeli’nin Öcalan’ı Gazi Meclisine çağırmasından bu yana çok ciddi bir üye patlaması yaşıyoruz. Cumhuriyet Halk Partisinden, İYİ Parti’den ciddi bir üye kayışı var bizlere. İnsan kaynağının artmasıyla birlikte taban teşkilatmasını daha kolay yapabilir hale geldik. İzmir de 11 bin seçim sandığı var. Her sandığa en az iki görevli koyabilmeniz için 22 bin bandında üye kaydınızın olması lazım. Bizim bu sayıları yakalayan bir üye kaydımız yoktu. Fakat şu an emin adımlarla 22 bin dahi önümüzdeki aylarda geçecek üye kaydımızın olması elimizi rahatlattı. Biz olabilecek ihtimaller üzerinde hazırlıklarımızı yapıyoruz. Bir şeyi çok iyi biliyoruz, sandık güvenliği bir parti için çok önemlidir. Sandıklara yansıyan teşkilatlanmayı yapmaktaki gayemiz, seçmenlere temas etmek hem de şimdiden seçim günü görev yapacak olan sandık görevlilerimizi eğitmeye başlamak" açıklamasında bulundu.

Gazeteci Hasan Tahsin’e ve eşine yapılan haksızlık

Gazeteci Hasan Tahsin’e uygulanan mobbingden kaynaklı belediyede çalışanken, işinden ayrılmak ve istifa etmek zorunda kaldığının altını çizen Birgüvi, "Ben çok iyi biliyorum ki Hasan Tahsin son seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi’ne dolayısıyla Cemil Tugay’a destek veren bir gazeteci ve bir seçmendi. Seçim bitti, Cemil Tugay’ın İzmirliye hak ettiği hizmeti vermediğinden kaynaklı biz nasıl tenkit ediyorsak, o da tarafsız bir gazeteci bakışıyla Cemil Tugay’ı hizmet yapmamakla ilgili tenkit eden yazılar yazıyor. Bunun intikamını Hasan beyin eşinden önce mobbing uygulayarak sonra işten çıkararak hesaplaşmış oluyor. Bununla ilgili bir makamı temsil eden kişinin, özellikle atama değil seçilme yoluyla geldiyse böyle bir hakkı inanıyorum. Demokrasiye inanıyorsak eleştiriler konusunda da herkese hoşgörü ile yaklaşmak zorundayız. Beyefendi bu hoşgörüye sahip değil. Bu yüzden Cemil Tugay’ın böyle bir makamı hak etmediğini ve demokrasiye inanmayan ama demokrasinin şartlarıyla orada seçilmiş bir kişi olarak istifa etmesi gerektiğini kamuoyuna ben medya aracılığıyla duyurmuş oldum" dedi. 

El attıkları hiçbir şeyi bir türlü bitiremiyorlar

Büyükşehir Belediyesi’nin billboardlarda yer alan “Daha yeni başladık” sloganı üzerine açıklama yapan Birgüvi, “İlle de bir şeyler yapılmıyor değil, mutlaka yapılacak fakat bir şeyi bir senede yapmak var on senede yapmak var. El attıkları hiçbir şeyi bir türlü bitiremiyorlar, hizmet İzmirlinin hak ettiği sürede yerine gelmedikten sonra bir şeylerin yapılıyor olmasının çok önemi yok. Burası büyükşehir. Burada halkın temposuna göre ayak uyduracak bir temposu olması lazım. 9 ay içinde ne yaptığına bakalım ortada bir şey yok. Yüzde 85 duya zam yaptı. Biz Zafer Partisi olarak o tarihte suyun metreküpünü 10 tl yapmayı tahattur ediyorduk. O tarihte suyun metreküpü Büyükşehir Belediyesi tarafından 30 liraya pazarlanıyordu. O günden bugüne maliyetler ne kadar artabilir ki. Siz gelmeden önce bunları tahattür ettiniz. Vatandaşa verilecek hizmetlerde ulaşımmış, su hizmetiymiş gibi hizmetler gelir gözetmeksizin belediyelerin sunulması zorunlu olan hizmetler. İzmir içilemeyecek suya yüksek bedel ödüyor. Onun için biz Büyükşehir Belediye Başkanı’nın hiçbir şey yapmadığını, hizmet olarak yapmadığını ama zam noktasına gelince de alabildiğine zam yaptığı kanaatindeyiz" ifadesini kullandı.

"Belediye gelirleri personele veriliyor"

Birgüvi, Belediye gelirlerinin yaklaşık yüzde 80’i personel maaşlarına gider olarak verildiğini belirterek, "Çarpık belediyecilik yönetimi var İzmir’de ve ilçe belediyelerinde. Siz tasarrufu personelle yapmıyorsanız, aldığınız personele göre de bir iş hizmeti üretemiyorsanız o zaman İzmirlinin hak etiği hizmeti siz veremeyeceksiniz. İzmirli işsiz. İzmir’deki Cumhuriyet Halk Partililerin beklentisine iş kapısı olarak sunmuş olsalar yine de saygı duyacağım fakat aldıkları başka şehirlerden getirilip burada işe alınıyorlar ki İzmirli işsiz kalıyor bu sefer. O toplu çıkarmalar bir önceki belediye başkanının belirli bölgelerden ideolojik olarak işe aldığı kişiler" dedi.

“Çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz”

Parti olarak yoğun çalışma temposu sürdürdüklerinin altını çizen Birgüvi, “Gençlik kollarımızın yoğun tempoda çalışmaları var. Her hafta tüm ilçelerde, Pazar yerlerinde maaş eşitsizliğine, emeklinin, asgari ücretlinin maaşlarının eşit olarak verilmesi noktasında bir kampanya yaptık. İmza topluyoruz. Her hafta stant çalışması yapıp vatandaşla buluşuyoruz. Kadın kolları faaliyetlerimiz çok yoğun şekilde devam ediyor. Biz toplumun tüm kesimlerine ulaşmak için tüm sosyal kesimlerin sorunlarını çözmek için yapılacak ilk seçimde parlamentoya güçlü girip milletin sıkıntılarına tercüman olacak projeleri vatandaşa şimdiden anlatıp desteğini almak için çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz" şeklinde konuştu.

Ankara’da siyaset kazanı

Son olarak Ankara gündemi üzerine değerlendirmelerde bulunan Birgüvi, şu açıklamalarda bulundu:

“O altılı masa bütün ayakları kırık bir masaydı. O kırık masanın altında kalıyor şu an mekanizması. Ben bir partiden bir başka partiye geçişin ahlaki olmadığına inananlardanım.   

Muhabir: Ayşegül Koç