ALPER TEMİZ - Türkiye, Niğde Engelsiz Yaşam Bakım ve Rehabilitasyon Merkezinde yaşanan korkunç olaylarla sarsıldı. Uzun süredir devam eden ihmaller, engelli bireylerin karşılaştığı şiddet ve kötü muamele, kamu vicdanında derin yaralar açtı. Mustafa Çelik adında 9 yaşındaki bir engelli çocuğun dövülerek hayatını kaybetmesi, bu ihmallerin en acı göstergesi olarak hafızalara kazındı. Yaşanan bu trajik olaylar, toplumda derin bir üzüntü yaratırken, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın sessiz kalışı tepkilere neden oldu.
Konuya ilişkin bir açıklama yapan Engellilerin Haklarına Erişim Platformu Sözcüsü Av. Turhan İçli, bu olayların sadece sosyal devlet anlayışının değil, insanlık onurunun da ağır bir darbe aldığının göstergesi olduğunu belirtti. Av. İçli'nin açıklamasında, yaşanan ihmallerin uluslararası insan hakları sözleşmeleri ve Türkiye Anayasası'nda yer alan sosyal devlet ilkesine aykırı olduğunu vurguladı.
İçli açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Türkiye, Niğde Engelsiz Bakım ve Rehabilitasyon Merkezinde uzun süreden beri engelli çocuklara uygulanan şiddeti, insanlık dışı muameleleri, Mustafa Çelik adında 9 yaşındaki engelli çocuğumuzun dövülerek öldürülmesini, 19 Kasım 2024 günü gazeteci İsmail Saymaz’ın makalesinden öğrendi. Son derece sarsıcı olan bu haberle kamu vicdanında derin yaralar açıldı.
Uşak’ta, Antalya’da ve son olarak Bursa’da ana-babaların, ‘Biz öldükten sonra ne olacak’ kaygısının getirdiği çözümsüzlük ve gelecekten umutlarını kesmeleri yüzünden engelli çocuğunu öldürüp ardından intihar etmeleri, Anayasa'nın ikinci maddesinde yer alan ‘Sosyal Devlet’ anlayışının ciddi bir biçimde sorgulanmasına yol açmıştı. Kadın cinayetlerinden, Narin ve Sıla gibi çocuklarımızın hunharca katledilişinden, beş çocuğumuzun dumandan boğularak ölümünden ve Yeni Doğan Çetesi haberlerinden sonra Niğde Engelsiz Yaşam Bakım ve Rehabilitasyon Merkezindeki olaylar, bu acılarımızın üzerine tuz-biber ekti. Bu, sadece ‘Sosyal Devlet’ anlayışının değil, aynı zamanda insanlık vicdanı ve onurunun ağır bir biçimde darbe aldığı anlamına geliyor."
Av. İçli, Niğde’deki trajik olayların insan haklarına aykırı olduğunu belirterek, Türkiye'nin taraf olduğu Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi başta olmak üzere, Çocuk Hakları Sözleşmesi gibi uluslararası sözleşmelerin ihlal edildiğini vurguladı. "Evrensel insan haklarının, Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin ve özellikle tarafı olduğumuz BM Engelli Hakları Sözleşmesi’nin ‘Engelli Çocuklar’ başlıklı 7, ‘Kişi Özgürlüğü ve Güvenliği’ başlıklı 14, ‘İşkence, insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele ve cezaya maruz kalmama’ başlıklı 15, ‘Sömürü, Şiddet veya İstismara Maruz Kalmama’ başlıklı 16 ve ‘Kişisel Bütünlüğün Korunması’ başlıklı 17. Maddelerinin ağır bir ihlalidir. Gerçekten de sözün bittiği yerdeyiz" dedi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı’nın sessiz kalışını eleştiren İçli, hükümet yetkililerinin de bu konuda herhangi bir açıklama yapmamasını kınadı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’a çağrıda bulunan Av. İçli, "Biz, 158 engelli örgütü ve 84 bireysel aktivistin oluşturduğu Engellilerin Haklarına Erişim Platformu olarak, bu insanlık dışı muameleleri ve başta Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş olmak üzere ölüm sessizliğine bürünen yetkilileri şiddetle kınıyoruz" dedi.
İçli, Bakan ve yetkililerin uluslararası sözleşmelere, Anayasaya ve yasalara uymaları gerektiğini hatırlatarak, "İvedilikle uluslararası sözleşmelerden ve Anayasadan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmelerini, aksi halde görevlerini bırakıp gitmelerini istiyoruz" şeklinde konuştu.
