Türkiye'nin 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar Kurtuluş savaşı zamanlarında Yunan çeteleri tarafından ilk öldürülecekler listesinde yer aldığında İzmir'in Tire ilçesinden dağları geçerek Aydın'ın Germencik ilçesine bağlı Dağyeni Mahallesi'ne sığınır. Köyde 'Galip Hoca' adıyla bilinen Bayar, köyün ileri gelenleri tarafından saklanarak bir süre köyde misafir edilir. Bir süre köyde misafir edilen Celal Bayar'ı köydeki bazı kişiler hariç herkese sıradan bir imam olarak 'Galip Hoca' olarak tanıtılır.Aydın'ında Yunanlarca işgal altında olduğu bu dönemde, köylüler büyük fedakarlık ve cesaretle köy imamı olarak tanıtılan Celal Bayar'ı yaklaşık 40 gün misafir olarak ağırladıktan sonra trenle Ankara'ya gönderilmel üzere Germencik İstasyonu'na götürürler
‘O köy benden ne isterse ben yapacağım'
Dedelerinden kalan bu hikayeyi aktaran Ahmet Aydın şu ifadelerle yer verdi; Bayar'ın Dağyeni Mahallesi'nde kaldığı ev korunma altında olmasına rağmen ev sahibi olan Ahmet Aydın, Bayar'ın hatırası olan eve koruma altında olmasından dolayı herhangi bir fiziksel müdahalede bulunamadıklarından evin çürümeye yüz tutmak üzere olmasından yakınarak yetkililerden evin restore edilmesini talep etti. Bayar'ın evlerinde kaldığı dönemdeki hikayeyi anlatan Ahmet Aydın; “Dedemler zamanında kalmış burada Celal Bayar bizim evde. Çete zamanında geliyor buraya ve köyde saklıyorlar. Köyün ileri gelenlerindenmiş sanırım dedem. Burada saklamışlar Bayar'ı, 1 ay kadar kalmış bizim evde. Oradan Bayar'ı hasarın veya kilimin arasına mı sarıyorlar bilmiyorum da sarıp Kızılcapınar'a götürüyorlar. Oradan Ankara'ya gidiyor. Sonra oradan buraya adamlarını gönderiyor. ‘O köy benden ne isterse ben yapacağım' diyor. O zaman cumhurbaşkanıymış. Çeşme yaptırmış buraya. Bu su çok zirveden geliyor. O seneden beri akıyor bu su. Bizde kaldığı ev de o zamandan beri duruyor öyle. Koruma altına alındığı için biz bir şey yapamıyoruz. Tamir yaptıracağız ama yaptıramıyoruz. Bu evle ilgilenseler çok iyi olur. Çürüyüp gitmesin” dedi
“Mezarına buradan toprak götürülüyordu”