CHP İzmir siyaseti 15 yılı Aziz kocaoğlu'na, 5 yılı Tunç Soyer'e ait olmak üzere toplamda 20 yıllık ezberini bu dönem kenara bırakacak gibi görünüyor. CHP İzmir İl Danışma Kurulu toplatısında Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın "Ben de bir parti üyesiyim. Kendi terchim var ancak o tercih asla belediyenin kapısından içeri girmez. Belediyede kimsenin siyaset yapmasına izin vermem ben de yapmayacağım. Parti içindeki yarışlara dahil olma gibi bir durumum yok. Lütfen bunu kenara not edin" sözleri yeni dönemin ipuçlarını vermesi açısından ayrı bir önem taşıyor.

Erbakan: İdam mutlaka TBMM gündemine alınmalı Erbakan: İdam mutlaka TBMM gündemine alınmalı

Aziz Kocaoğlu-Selçuk Ayhan atışmasıyla başlamıştı...

Ahmet Piriştina'nın şok eden vefat haberinin ardından koltuğun yeni sahibi olan Aziz Kocaoğlu'nun, dönemin CHP İzmir İl Başkanı Selçuk Ayhan'la yaşadığı tartışma, 'Büyükşehir-Örgüt' hiyerarşisinde yeni bir düzene kapı açması açısından milat olmuştu. O tarihten sonra Büyükşehir koltuğunda oturan kim varsa il başkanından ilçe başkanına, yönetimlerden kurultay delegeliğine kadar örgütü istediği gibi dizayn etti. İlk başlarda Deniz Baykal'ın, daha sonra ara sıra Kemal Kılıçdaroğlu'nun hamleleri de bu yapıyı değiştirmeye yetmedi. Büyükşehir'in bu kadar baskın olduğu bir dönemde, ilçe örgütlerinin de ilçe belediye başkanlarının emir komutasına girmesiyle süreç kendi içinde netleşmiş oldu.


Tunç Soyer dönemi; yeni tas, eski hamam!

Aziz Kocaoğlu dönemi sonrası koltuğa ilk oturduğu dönemde örgüt işlerine karışmayacağuı mesajları veren Tunç Soyer'in bu laflarının havada kaldığı kısa zamanda ortaya çıktı. Heval Savaş Kaya, Mustafa Özuslu, Rıfat Nalbantoğlu gibi isimler Büyükşehir'in gücüyle örgütü istediği gibi dizayn etmek konusunda adım atarken her zaman sırtını Tunç Soyer'a dayadı. Bugünlerde siyasi geleceği tartışılan Şenol Aslanoğlu da bu ekip istediği için o koltuğa gelebilmiş isimler zincirinin bir halkasıydı. Tıpkı vakti zamanında Deniz Yücel'in elinden tutup onu o koltuğa oturtan Aziz Kocaoğlu gibi.

Gelinen nokta? Siyaset boşluk kaldırmıyor!

Cemil Tugay'ın belediyeyi örgüt işlerine, örgütü de belediyenin işlerine katmak istemediği en azından ilk üç aylık başkanlık performansıyla, 'evet, gerçekten böyle galiba' dedirtti. Ancak İzmir siyasetinin en önemli koltuğunun belediye-örgüt bu kadar içiçe geçmişken kendini dışarda tutması kolay değil. Tugay'ın boşluğunu bugünlerde kim, nasıl dolduracak sorusu hala belirsiz. İlçe belediye başkanlarının henüz siyasi rüştünü ispatlamaması gözlerin Deniz Yücel ve Murat Bakan'a çevrilmesine neden oluyor.


Yeni dönemde Çağdaş Kaya ismine dikkat...

CHP'nin İl Kadın Kolları seçiminde Zahide Kurun rakibi Pınar Sert Ceylan'ı geride bırakmayı başardı. Bu başarının arkasındaki isim CHP Buca İlçe Başkanı Çağdaş Kaya'ydı. Çağdaş Kaya'nın hedefi Şenol Aslanoğlu'ndan sonra il başkanlığı koltuğuna oturmak. İl kadın kolları seçimine bu kadar asılmaları önümüzdeki il gençlik kolları seçiminde de alacakları pozisyonu göstermeleri bakımından önemli. Deniz Yücel destekli Çağdaş Kaya'nın, Şenol Aslanoğlu'nun ilk il başkanlığı öncesinde CHP Genel Merkezi'nde Oğuz Kaan Salıcı'ya, 'il başkanlığına aday olduğunu' söylediğini hatırlatmakta fayda var. O tarihte Salıcı, Tunç Soyer'in desteğini alan 'Kooperatif' kadrosunun adayı Şenol Aslanoğlu'nu tercih etmişti. 


'Topal Ördek' konumunda Şenol Aslanoğlu...

Parti içinde ne Genel Merkez'de ne de Büyükşehir'de tutunacak dalı kalmayan Şenol Aslanoğlu için şu anda en kuvvetli senaryo il kongre sürecinin sonunda aday bile olmadan kongrede koltuğu yeni sahibine teslim etmesi olarak görülüyor. Siyasetin dizayn edildiği şekilde gelişmesi halinde o ismin Çağdaş Kaya olma ihtimalini de şimdiden bir yere not almanızda fayda var.


En kuvvetli potansiyel aday... Ömer Eşki ismine dikkat...

Cemil Tugay'ın kenara çekilmesinin İzmir siyasetinde yaratacağı boşluğun bir şekilde dolacağı kesin. Soru, bu boşluğu kimin, nasıl dolduracağı yönünde. İl kadın kolları seçiminde ortay çıkan tabloyu ilçe belediye başkanları Cemil Tugay'ı alt etti mantığıyla okumak çok doğru bir yaklaşım değil. Bir tarafta Deniz Yücel, Murat Bakan, Çağdaş Kaya öncülüğünde oluşacak güç merkezine karşı eğer Cemil Tugay devrede olmazsa en güçlü çekim merkezi adayı Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki olur. Genel Merkez'deki güçlü bağlantıları, sendika geçmişi, gençliği ve hırsıyla Tugay'ın boşluğunu doldurma konusunda Ömer Eşki'yi dikkatle takip etmekte fayda olabilir. Kongre sürecinin uzun zamana yayılması nedeniyle İzmir'deki güç savaşlarının da düşük tempoda devam etmesi en güçlü ihtimal olarak önümüzde duruyor.

Muhabir: Bünyamin Dobrucalı