Çeşme’de çevreciler, Musalla Mahallesi’nde planlanan Güneş Enerjisi Santral Projesi’ne karşı çıkarak Çeşme Cumhuriyet Meydanı’nda bir basın toplantısı düzenledi. Açıklamada, "Nadir kalan doğal yaşam alanları, tarım arazileri ve doğal sit alanları her gün yeni bir bahane ile yok ediliyor. Bu kez enerji üretimi bahanesiyle tarım arazisi yapılaşmaya açılmak isteniyor" denildi.
''Toplantı ertelendi''
Çeşme Musalla Mahallesi’nde Vega Rüzgar Enerjisi Elektrik Üretim A.Ş. tarafından planlanan "Çeşme Rüzgar Enerji Santrali Yardımcı Kaynak Güneş Enerji Santrali" projesinin ÇED katılım toplantısı bugün gerçekleştirilecekti. Ancak, İzmir’in çeşitli bölgelerinden gelen çevreciler ve yerel halkın yoğun tepkisi nedeniyle toplantı ertelendi. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, gelişmeler üzerine resmi sitesinden toplantının ileri bir tarihe alındığını duyurdu.
''Yeniden yok edilmesine karşı çıkıyoruz''
Çeşme Kent Konseyi ve Çeşme Çevre Platformu’nun çağrısıyla bir araya gelen çevre örgütleri, toplantının yapılacağı salonun önünden Çeşme Meydanı’na yürüyüş düzenledi. Toplantının ertelenmesinin ardından çevre örgütleri adına konuşan Av. Seher Gacar, projenin hedef aldığı bölgenin doğal SİT alanı olduğunu ve tamamının tarım arazisi ile bir kısmının yangın sonrası ağaçlandırma sahası olduğunu belirtti. Gacar, "Toplumda yenilenebilir enerji kaynaklarının temiz ve zararsızlığı yönünde oluşturulan yapay algının arkasına saklanarak, Çeşme'nin son kalan bakir alanlarından bir bölümünün daha SİT korumasından çıkarılıp yapılaşmaya açılmasına, tarım arazilerimizin enerji üretimi bahanesi ile yine ve yeniden yok edilmesine karşı çıkıyoruz" dedi. Ayrıca, 18 bin 163 panel içeren GES projesinin flora ve fauna üzerinde olumsuz etkileri olacağını, bunun da hayvancılığı tehdit edeceğini belirtti.
''Proje gerçekleştirlirse olumsuz sonuçlar olacak''
Gerçekleştirilecek proje kapsamında, toplam 18.163 adet panelin yerleştirileceği alan için toprak sıyrılacak ve beton dökülecek. Bu süreç, bölgede hiçbir canlının yaşama ihtimalini ortadan kaldıracak. Projenin hayata geçirilmesiyle birlikte, bu alanın doğası, flora ve faunası ciddi şekilde zarar görecek. Ayrıca, 169.000 metrekarelik tarım arazisi yok olacak. Bu özel mülkiyetteki araziler, kamulaştırma yoluyla şirketin eline geçecek. Projenin hayata geçmesiyle, bölgede mevcut olan hayvancılık faaliyetleri de olumsuz yönde etkilenecek.