Son Mühür/ Beste Temel- Sosyal medya platformlarında "Bombacı Mülayim" kullanıcı adıyla tanınan, polis teşkilatındaki sorunları ve polis memurlarının haklarını cesurca dile getiren Vedat Kılıçel, yeniden tutuklandı. Daha önce bir emniyet müdürünün eşine devlet aracı tahsis edildiği iddiasını gündeme getirmesi nedeniyle 70 gün cezaevinde kalan ve ardından meslekten ihraç edilen Kılıçel, bu kez kişisel verilerin ele geçirilmesi suçlamasıyla tutuklanarak Trabzon E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. CHP İçişlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Avukat Murat Bakan, Kılıçel'i cezaevinde ziyaret ederek, kamuoyuna önemli mesajlar verdi.
Bakan'dan net mesaj: "Bombacı Mülayim yalnız değil!"
Ziyaret sonrası cezaevi önünde açıklama yapan CHP'li Murat Bakan, Vedat Kılıçel'in haksız bir şekilde tutuklandığını vurgulayarak, "Şu an Trabzon E Tipi Cezaevindeyim. Üniversiteli gençleri ve bu defa da bir polis memurunu ziyarete geldim. Ancak bu sıradan bir polis memuru değil. Polis hakları savunucusu, haksızlıklara itiraz eden, angaryaya karşı çıkan, polislerin haklarını ve hukukunu savunan, intihar eden polislerin sesini duyuran ve bir kamu görevlisinin eşinin devlet malını kullanmaması gerektiğini söylediği için daha önce 70 gün cezaevinde yatan bir isim. Şimdi de disiplin soruşturmasında yardımcı olmaya çalıştığı polis memurlarının kişisel verileri nedeniyle tutuklu. Yani tamamen hukuksuz bir şekilde. Adı 'Bombacı Mülayim' Vedat Kılıçel. Sağlığı iyi. Bombacı Mülayim yalnız değil. Bu sisteme karşı çıkan, 'Ben kamu görevlisiyim ve kamu görevlisinin hakkını savunacağım' diyen hiçbir polis memuru da yalnız değil. Bunu herkes bilsin," ifadelerini kullandı.
Kılıçel'den meslektaşlarına umut dolu mesaj: "Mücadeleye devam edeceğiz"
Vedat Kılıçel, cezaevinden gönderdiği mesajda, meslektaşlarına ve destekçilerine selamlarını ileterek, "Değerli meslektaşlarım, değerli takipçilerim, hepinize kucak dolusu selam ve sevgilerimi gönderiyorum. Sizlerin yıllardır dile getirdiği taleplere, maruz kaldığınız haksızlıklara ve hukuksuzluklara ses olduğum için maalesef haklılığımızın bedelini ödüyoruz. Tıpkı Bitlis olayında olduğu gibi, mesnetsiz iddialarla gece yarısı evim arandı ve sizlerin gönderdiği disiplin soruşturma evrakları bahane edilerek kişisel verileri hukuka aykırı şekilde ele geçirdiğim iddiasıyla gözaltına alındım ve haksız yere tutuklandım. Soruşturma, en başından beri ısrarla dile getirdiğimiz gibi, CMK 160-161 hükümlerine aykırı bir şekilde yürütüldü ve devamında hukuksuz işlemlerle tutuklandım. Sizlerin sesi olmaktan, haksızlıkları dile getirmekten hiçbir güç bizi alıkoyamaz. Allah nasip ederse bu günler de geçecek ve mücadelemize kaldığımız yerden son hızla devam edeceğiz. Hepinize tekrar kucak dolusu selamlarımı gönderiyorum," dedi.
