Son Mühür/Gamze Eskiköy- CHP İzmir Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Rıfat Nalbantoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve belediye çalışanlarına yönelik tutuklamaların ardından başlayan protesto eylemlerine karşı emniyet güçlerinin orantısız müdahalesine ve iktidarın baskıcı politikalarına tepki gösterdi. Türkiye’nin evrensel hukuk normlarından uzaklaştığını belirten Nalbantoğlu, yaşananların sadece bir güvenlik meselesi değil, doğrudan demokrasiye yönelmiş bir tehdit olduğunu söyledi.
“Anayasal haklar hiçe sayılıyor”
Nalbantoğlu, “19 Mart’tan itibaren İstanbul’da başlayan ve dalga dalga tüm yurda yayılan protesto gösterilerine karşı emniyet güçlerinin biber gazı, ses bombası ve tazyikli su kullanarak müdahalede bulunması, savunmasız gençlere, öğrencilere, kadınlara ve yaşlılara karşı orantısız güç kullanarak şiddet uygulaması, evrensel değerlerin ve Anayasal hakların hiçe sayılması demektir.
Protesto hakkını kullanmak isteyen kitlelere karşı yapılan bu insanlık dışı şiddetin yanı sıra yüzlerce gösterici gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır. Yine Anayasal bir hak olan halkın haber alma özgürlüğü engellenmeye çalışılmış, gazetecilik mesleğini yerine getirmeye çalışan gazeteciler gözaltına alınmış, tüm ana sosyal medya platformlarında bant genişliği kısıtlamaları ile çevrimiçi bilgiye erişim ciddi şekilde engellenmiş, yayınlara müdahale edilerek televizyonlar lisans iptali ile tehdit edilmiştir” dedi.
“Keyfi gözaltı ve tutuklamalarla göz dağı”
Meydanlara akan kitlelere düşman hukuku uygulamak, keyfi gözaltı ve tutuklamalarla gözdağı vermeye çalışmak, iletişim kanallarını tıkayarak haber alma özgürlüğünü engellemek, kanunsuz emir ve uygulamaların görülmemesi için baskı ve sansür uygulamak, Türkiye’nin artık tam bir otoriter ve kapalı rejime dönüştüğünün açık bir göstergesidir” diyen Nalbantoğlu, “Nitekim Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor da X hesabından yaptığı paylaşımda “Tam bir otoriter devlete doğru tam gaz" yorumunu yapmıştır.
“12 Eylül darbecileri bile bu kadar zarar vermedi”
Nalbantoğlu şöyle devam etti:
“Ekonomik, sosyal, siyasal ve toplumsal boyutuyla 12 Eylül darbecileri bile bunlar kadar ülkeye zarar vermemiştir. Bütün bunlar ise Tayyip Erdoğan’ın ömür boyu tek adam olarak ülkeyi yönetme sevdası ve iktidarı kaybetme korkusunun sonucudur. Ancak cumhuriyetin ve demokrasinin sağladığı kazanımları korumak ve seçme ve seçilme hakkına sahip çıkmak da yurttaş olmanın gereğidir. Bu bilinçle yapılan protestoları ve eylemleri doğru okuyarak ülkemizin geleceğini tehlikeye atacak her türlü adımdan vazgeçilmesi, öncelikle ülkeyi yönetenlerin sorumluluğundadır”
