TUSAŞ'a yönelik saldırı, Türkiye'nin savunma sanayisinin kritik tesislerinin korunmasıyla ilgili önlemleri gündeme getirdi. CHP Milli Savunma Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, TUSAŞ gibi ülkemiz savunma sanayisinin omurgasını oluşturan stratejik kurumların güvenlik zafiyetlerinin asla oldubittiye getirilemeyeceğini ve geçiştirilecek bir mesele olmadığını vurguladı.
Bağcıoğlu yazılı bir açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“TUSAŞ gibi stratejik öneme sahip bir kuruluşun hem fiziki güvenliği hem de çalışan güvenilirliği için gereken yasal zorunlulukların yeterince titizlikle yerine getirilip getirilmediğinin kamuoyuna açıklanması gerekmektedir.
TUSAŞ, ülkemizin savunma sanayiinde kritik bir rol oynamaktadır ve bu tür kuruluşlar, 5202 sayılı Savunma Sanayii Güvenliği Kanunu’na uygun olarak Milli Savunma Bakanlığı (MSB) tarafından belirlenen güvenlik tedbirleri altında faaliyet göstermelidir. Bu kanuna göre, gizlilik dereceli projeler üzerinde çalışan her bir kişi için “Kişi Güvenlik Belgesi” ve ilgili tesis için “Tesis Güvenlik Belgesi” alınması zorunludur. Ancak, 23 Ekim’de TUSAŞ’a düzenlenen hain saldırı, bu zorunlu belgelerin denetim süreçlerinin titizlikle uygulanıp uygulanmadığına dair ciddi soruları beraberinde getirmiştir.
İlave güvenlik önlemleri...
Savunma Sanayii Güvenliği Yönetmeliğine göre MSB Teknik Hizmetler Genel Müdürlüğü, yılda en az bir defa haberli veya habersiz denetim yapma, denetim kriterlerini güncelleme ve alınması gereken ilave güvenlik önlemlerini tespit etme görevini üstlenmektedir. Bu denetimler sonucunda eksiklik tespit edilirse, ilgili kuruluşa yazılı bildirim yapılmakta ve eksiklerin üç ay içinde giderilmesi zorunlu kılınmaktadır. Aksi takdirde, Tesis Güvenlik Belgesi’nin iptali gündeme gelmektedir.
Bağcıoğlu, TUSAŞ’a yapılan saldırı sonrası, Milli Savunma Bakanlığı ve TUSAŞ yönetiminin kamuoyuna açıklaması gereken bazı kritik sorular olduğunu belirtti:
-TUSAŞ bünyesindeki KGB sahibi personel için adli sicil takibi yapılmakta mıdır ve bu takibin 6 ayda bir güncellenerek kayıt altına alındığına dair güvence var mıdır?
-Savunma Sanayii Güvenliği Yönetmeliği’ne göre zorunlu olan denetimler, TUSAŞ’ta düzenli olarak yapılıyor mu? MSB Teknik Hizmetler Genel Müdürlüğü, TUSAŞ tesislerini son yıllarda hangi tarihlerde denetlemiştir? Denetimlerde herhangi bir eksiklik veya güvenlik zafiyeti tespit edilmiş midir?
-Tesis Güvenlik Koordinatörü ’nün görevleri arasında yer alan risk analizi yapılmakta mıdır? Terör saldırıları da dâhil olmak üzere, tesisin güvenlik ihtiyacına uygun caydırıcı tedbirler alınmış mıdır?
Tesis Özel Güvenlik El Kitabı...
-Olağanüstü Hal ve Sabotajlara Karşı Koyma Planları, TUSAŞ için detaylandırılmış mıdır? Kolluk kuvvetleriyle koordinasyon ve olası bir terör saldırısında yapılacak hareket tarzı detaylıca belirlenmiş midir?
-TUSAŞ tesislerinde gizlilik dereceli bilgi, belge ve projelerin korunması için gerekli güvenlik önlemleri içeren “Tesis Özel Güvenlik El Kitabı” hazırlanmış ve uygulamaya geçirilmiş midir? Bu el kitabında yer alan güvenlik çemberleri oluşturulmuş mudur? 23 Ekim saldırısı, bu tedbirlerin eksikliğinden mi kaynaklanmaktadır?
Bağcıoğlu, açıklamasının sonunda, TUSAŞ gibi ülkemiz savunma sanayisinin omurgasını oluşturan stratejik kurumların güvenlik zafiyetlerinin asla oldubittiye getirilemeyeceğini ve geçiştirilecek bir mesele olmadığını vurguladı. “Milli güvenliğimizin ve ülkemizin bağımsız savunma kapasitesinin sağlanmasında büyük rol oynayan TUSAŞ’a yönelik bu saldırının meydana gelmesindeki ihmal veya güvenlik açığının kimde olduğu mutlaka tespit edilmelidir,” dedi.