Tansu Çiller'in başbakanlığı döneminde, Türkiye'nin borçlarının ödenmesi gerekçesiyle Türk Telekom'un satılması ve yapılan sözleşmeye tepki olarak o dönem telefon kullanmayı bırakan vatandaş Gündüz Arcan, 1997 yılından beri telefon kullanmıyor... Kentteki ankesörlü telefonları kullanarak gündelik hayatını sürdüren Arcan zorluk yaşamadığını ankesörlü telefonların karşı aramalara kapanmasını doğru bulmadığını anlattı.
Gürcan dönemin hukuksuzluklarına tepki olarak aldığı bu kararı anlatırken şu ifadeleri kullandı:
Türk Telekom'un paylarını satıp, Türkiye'nin borçlarını ödeyecekler. Yasaları çıkarıyorlar, Anayasa Mahkemesi iptal etti. Yine bir yasa çıkardılar, numarası 4.461. Yüz lirayı bir sonuna eklemişler. Diyor ki, bu cep telefonunun sözleşmeli olarak yapılması, şirketlerin ihaleye girmeksizin bu işi sürdürmesi sağlanacak. Yirmi beş yıl işletme hakkı devri… Anayasa Mahkemesi bunu iptal etti. O tarihten beri ben cep telefonu kullanmıyordum zaten.
Cep telefonu kullanmamasının hayatını zorlaştırmadığını ifade eden emekli vatandaş Arcan, yaşadığı bir soruna örnek vererek şöyle konuştu "Pandemi döneminde aşı için bize yaşımızdan dolayı öncelik tanıyorlardı. Ön kayıt yaparlarken telefonum istendi, yok dedim. Oraya uydurma bir telefon yazılmış, sorunlar yaşadık ve beni hastaneden gönderdiler. Çok bana ağır geldi. Ertesi günü Sağlık Bakanlığı özel kalem müdürlüğüne bir mektup yazdım ancak oradan da sonuç alamadım"
"Ankesörlü telefonlar artık dışarıdan aranmıyor"
Ankesörlü telefonların karşı aramaya kapatılmasına tepki gösteren Arcan, şöyle konuştu:
"Telefonum olmadığı için hiç zorlanmıyorum. Çünkü o sokak telefonları benim işime yarıyor. Ancak onlar da dışarıdan aranmaları kapandı. Örneğin bankadaki temsilcim, benim telefonumun olmadığını biliyordu, ne zaman ankesörlü telefonu arayacağını da biliyordu.
Dışarıdan aramalara telefonları tekrar açmaları gerekiyor. Ayrıca İzmir'de çoğu telefon kulübesi atıl durumda. Kırık dökük bırakılmış. Ancak buraları kullanan başka insanlar da var. Tekrar tamir edilmesi ve kullanıma açılması lazım.
"Çocukların elinde bile telefon var"
"
İlerleyen teknolojinin de toplumda bağımlılık yaptığını ifade eden Arcan "Metroda, otobüste şahit oluyorum. Gereksiz pek çok konuşma için telefonlar kullanılıyor. Kimse elinden düşürmüyor. Haber okumak, bilgi edinmek bir yana oyun oynamak için kullanılıyor en çok. Benim tepki gösterdiğim nokta; küçük çocukların bile artık ellerine telefon verilerek susturulmak, ağlamalarının önüne geçilmek istenmesi. Bunlar ilerleyen zamanlarda çok daha büyük sorunlara yol açacak"
Ne olmuştu?
1994`te kurulan Tansu Çiller başbakanlığındaki hükümet, artan bütçe açıklarını kapatmak için ülkenin en değerli kamu işletmesi olan Türk Telekom`u özelleştirmeye karar verdi. Çiller, `1994`te Türkiye`nin iç borcu 14-16 milyar dolardı. Telekom`un değeri ise 40 milyar dolar. Yüzde 50`sini satsak borç sorunumuz kalmaz` dedi.
1994 yılında, Türk Telekom'un özelleştirilmesi için ilk adımlar atılmaya başlandı. 1998 yılında, Türk Telekom'un %55'lik hissesinin özelleştirilmesi için bir ihale açıldı. 2000 yılında, Türk Telekom'un %55'lik hissesinin özelleştirilmesi, Oger Telecom adlı Lübnan merkezli bir şirkete satıldı. Oger Telecom, Türk Telekom'daki bu hissenin büyük bir kısmını satın alarak, Türk Telekom'un çoğunluk hissesine sahip oldu.