Son Mühür/ Merve Turan- Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İsrail hükümetinin Filistin'e yönelik işgal, soykırım ve etnik temizlik politikalarına sert tepki göstererek, bu politikaların tüm dünyada anti-semitizmi körüklediğini belirtti. Yılmaz, Türkiye'nin hiçbir zaman anti-semitik olmadığını vurgulayarak, bu tür suçlamaların aksine, İsrail yönetiminin insanlık dışı saldırganlığının anti-semitizmin asıl kaynağı olduğunu ifade etti.
"Medeniyetimiz anti-semitik olmadı, Avrupa tarihine bakın"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye'nin tarih boyunca farklı inanç ve kültürlere ev sahipliği yapmış bir medeniyet olduğunu ve hiçbir zaman anti-semitik olmadığını vurguladı. Yılmaz, "Anti-semitizm arayanlar, Avrupa tarihine baksınlar." diyerek, bu tür suçlamaların asılsız olduğunu ve gerçeği yansıtmadığını belirtti.
"İsrail'in soykırım politikaları anti-semitizmi tetikliyor"
Yılmaz, İsrail hükümetinin Filistin halkına yönelik işgal, soykırım ve etnik temizlik politikalarının, tüm dünyada anti-semitizmi tetiklediğini ve bu durumdan İsrail yönetiminin sorumlu olduğunu ifade etti. Yılmaz, "Netanyahu hükümetinin işgal, soykırım ve etnik temizlik politikalarını reddetmek anti-semitizm değildir. Tam tersine, tüm dünyada yükselen anti-semitizmin asıl müsebbibi İsrail yönetiminin izlediği insanlık dışı saldırganlıktır." dedi.
"Dünya çocuklar katledilirken susmayacak"
Yılmaz, İsrail yönetiminin, dünya kamuoyunun Filistin'de yaşanan vahşete sessiz kalmasını istediğini, ancak bu durumun kabul edilemez olduğunu belirtti. Yılmaz, "İstiyorlar ki çocuklar katledilirken dünya sussun. Bir halk topyekun yok edilmeye ve vatanından sürülmeye çalışılırken kimsenin sesi çıkmasın." ifadelerini kullandı. Yılmaz, yaşanan vahşeti reddeden Yahudiler de dahil olmak üzere, "İnsanlık İttifakı"nın bu çirkin propagandaları boşa çıkaracağını ve er geç hakkın yerini bulacağını vurguladı.
"Cumhurbaşkanımıza yönelik hadsiz sözler korkudan kaynaklanıyor"
Yılmaz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik rahatsızlıkların ve hadsiz sözlerin, hakikatin gür bir sesle ifade edilmesinden duyulan korkudan kaynaklandığını belirtti. Yılmaz, Türkiye'nin, iki devletli bir çözüm temelinde Filistin halkının haklı davasını ve insanlığın ortak değerlerini sonuna kadar savunmaya devam edeceğini vurguladı.
