Son Mühür- Berivan Kaya/ İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 19 Mart'ta gözaltına alınmasıyla ülke genelinde protestolar başladı.
Protestolar kapsamında sokağa çıkan vatandaşlar polisin sert müdahalesi ile karşılaşırken bin 418 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan 478 kişi ise hakim karşısına çıkarıldı.
İmamoğlu protestoları devam ederken DEM Parti İzmir Milletvekili İbrahim Akın, vatandaşların demokratik toplumsal tepkisi ve yaşananlara karşı itirazı memnuniyet verici olduğunu dile getirdi. İktidarın İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne kayyum atamak istediğine dikkat çeken Akın, "Bu tepkinin ve insanların haklarının savunmasının sonucuydu. Niyetleri kötüydü ama pratik olarak bunu gerçekleştiremediler. Bu tepki kıymetli ve hak arayışı meşrudur" dedi.
Ali Yerlikaya'ya sordu
Protestolar sırasında polisin müdahalesini TBMM'ye taşıdığını dile getiren DEM Parti İzmir Milletvekili İbrahim Akın, "Türkiye'de son günlerde yaşadığımız durum olağanüstü. İnsanların demokratik toplumsal tepkisi ve yaşananlara karşı itirazı memnuniyet verici. Bu sürece karşı saldırgan ve insan haklarına saldırı gördük. Polisin müdahalesi ile ilgili İçişleri Bakanlığı'na soru sordum. Polislerin tespit edilip işlem yapmazlarsa insanlara karşı uygulanan yöntemin işkence olduğunu söyleyeceğim. İçişleri Bakanlığı gereğini yapmazsa görevini yerine getirmediğini düşüneceğiz. Eski Baro Başkanımız da gözaltına alındı. Sokaktaki gençlerin yaşadıklarını bırakın baro başkanına bile böyle bir işlem yapabilir hale geldiler. Bu normal değil. İktidara demokratik tepki kıymetlidir. İnsanların hak ve özgürlüklerine sahip çıkma bilinci değerlidir. Buna saygı göstermeleri gerekiyor. İnsanların güvenliğini sağlamak yerine onların hayatını riske eden bir tutum devletin politikası olamaz. Biz demokrasiden ve özgürlükten yanayız" ifadelerine yer verdi.
İBB'ye kayyum atamak istediler!
İktidarın, CHP'de 23 Mart günü gerçekleştirilen ön seçimin engellemek istediğini vurgulayan DEM Partili Akın, "CHP kendi içinde cumhurbaşkanı seçimi yapmak istedi. Bunu engelleme çabası olarak ortaya çıkan bir durumdu. Kayyuma dönük politik bir hamle geliştirdiler. Şişli'ye kayyum atadılar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne atayamadılar. Bu tepkinin ve insanların haklarının savunmasının sonucuydu. Niyetleri kötüydü ama pratik olarak bunu gerçekleştiremediler. Bu tepki kıymetli ve hak arayışı meşrudur" dedi.
