2020 yılında Marmara Denizi’nde etkili olan ve kamuoyunda geniş yankı uyandıran müsilaj problemi, aradan geçen yıllara rağmen belirli dönemlerde yeniden kendini gösteriyor. Özellikle ilkbahar aylarında artan su sıcaklıklarının etkisiyle Çanakkale Boğazı başta olmak üzere Marmara Denizi'nin bazı bölgelerinde yeniden müsilaj oluşumu gözlemleniyor. Bu çevresel sorun, bölge ekosistemi üzerinde kalıcı etkiler bırakmaya devam ediyor.

Ekosistemi tehdit eden kirlilik kaynağı

Bilim dünyası uzun süredir Marmara Denizi'ndeki kirliliğe ve bunun sonucunda oluşan müsilaj tehlikesine karşı uyarılarda bulunuyor. Yetersiz arıtma sistemleri nedeniyle doğrudan denize bırakılan atık sular ile deniz trafiğinden kaynaklanan kirletici unsurlar, deniz ortamının dengesini bozarak müsilaj oluşumuna zemin hazırlıyor.

Özellikle 2020 yılında müsilaj, deniz yüzeyinin yanı sıra deniz tabanında da yoğun olarak görülmüş; balıkçılık ve turizm faaliyetlerini sekteye uğratmıştı.

Bahar aylarında risk artıyor

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Temel Bilimler Bölüm Başkanı ve Çanakkale Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yeşim Büyükateş, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, su sıcaklıklarının artmasıyla birlikte müsilaj oluşumunun da hız kazandığını belirtti. Büyükateş, "İlkbaharla birlikte su sıcaklıkları yükseldi. Bu da bazı fitoplankton türlerinin artışına neden olarak mevcut müsilaj oluşumuna katkı sağladı. Bu dönemde yüzeyde zaman zaman müsilaj gözlemledik. Ancak müsilaj yalnızca yüzeyde değil, su kolonunda ve deniz tabanında da varlığını sürdürüyor" dedi.

Yaz döneminde etki azalabilir

Prof. Dr. Büyükateş, yaz mevsimiyle birlikte ekosisteme dahil olacak yeni plankton türlerinin müsilajın yayılımını sınırlayabileceğini ifade etti. “Su sıcaklıklarının artmasıyla farklı planktonik organizmaların devreye girmesi, bu oluşumu baskılayabilir. Bu nedenle yaz aylarında etkisinin kısmen azalabileceğini öngörüyoruz. Ancak elbette süreci dikkatle izlemeyi sürdüreceğiz. Çalışmalarımız tüm boyutlarıyla devam ediyor.” şeklinde konuştu.

Balıkçılar sezonu erken kapattı

Müsilajın deniz ürünleri sektörü üzerindeki ekonomik etkilerine de değinen Büyükateş, balıkçılık faaliyetlerinin olumsuz etkilendiğini belirtti. “Bu yıl av sezonunu normal süresinden önce kapatmak zorunda kaldık. Balıkçılarımız, ağlarını toplarken müsilaj nedeniyle ciddi sorunlar yaşadı. Av malzemelerinde biriken müsilaj, hem zaman hem de maliyet açısından büyük kayıplara yol açtı.” dedi.

Çözüm için atık yönetimi ve denetim şart

Müsilaj sorununun tekrar yaşanmaması adına kapsamlı çevresel önlemlerin alınması gerektiğini vurgulayan Büyükateş, arıtma tesislerinin düzenli ve etkin biçimde çalışmasının önemine dikkat çekti. “Atıkların kontrolsüz bir şekilde denize ulaşmasını engellemeliyiz. Deniz ortamına taşınan besin elementlerinin dengelenmesi, doğal ekosistemin kendi kendini onarabilmesine olanak sağlayacaktır. Bu, sadece bugünü değil geleceği de güvence altına almak için kritik” değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: İHA