CHP’nin önceki lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Yerel seçimlerde başarısızlık olursa oturup tartışacağız. Aday belirleme süreci daha sağlıklı olabilirdi. Bu süreçte benim fikrim sorulmadı” sözlerine gazeteci Bahar Feyzan ‘Hangi sıfatla? Diye sormuş ve büyük tepki çeken şu değerlendirmeyi yapmıştı.
Partiyi mezhep partisi yapamadınız hevesiniz kursağınızda mı kaldı?
Alevi olmayanın görev alamadığı CHP’den, inancına bakmaksızın görev alan CHP zorunuza mı gitti?
Türkiye siyaset tarihinin en karanlık ve en utanmaz eski genel başkanı olarak tarihe geçme utancı da size yetmiyor anlaşılan…
Türkiye’nin ve CHP’nin yakasından düşün.
Bahar Feyzan’ın bu paylaşımına Kemal Kılıçdaroğlu’nun en yakın mesai arkadaşlarından olan Eski Genel Başkan Yardımcısı Devrim Barış Çelik’ten tepki gecikmedi.
Bahar Feyzan’a ‘haddinizi bilin’ hatırlatmasında bulunan Çelik şunları söyledi…
Hatırlatmak isterim,
“Cumhuriyet Halk Partisi
Gücünü Kuva-yı Milliye’den ve Kurtuluş Savaşından,
Meşruiyetini Amasya’dan, Erzurum’dan ve Sivas’tan,
Umudunu Adalet Yürüyüşü’nde sel olup akan milyonlardan alan bir partidir.”
Cumhuriyet Halk Partisi, masa başında değil savaş alanlarında kurulan bir partidir.
Cumhuriyet Halk Partisi, eskinin yeniden ihyası değil, geleceğin yeniden inşası için çabalayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çizgisinde siyasi kadroların olduğu bir partidir.
Düz üyesinden genel başkanına kadar tüm örgütüyle tam ve bütündür. Bizim için esas olan kimlik siyaseti değil, önce milli birlik ve bütünlük sonra da Cumhuriyet Halk Partili olmaktır.
7nci Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun görev döneminin neredeyse tamamında mesai yapmış biri olarak bu iftira niteliğindeki isnatlarınıza hiç tanık olmadım. Tam tersine kimlik siyasetinin öncelikle ülkemize, dolayısıyla da partiye zarar vermemesi için özel çaba sarfeden bir genel başkan olarak çalıştım ve böyle tanıdım.
Bahar hanım kim olduğunuzu bilmiyorum ama amacınızı anlayabiliyorum. Bu nefret söylemini de içeren ırkçı ve ayrımcı dilinizle amacınızın ne olduğunun farkında olarak sizi şiddetle kınıyorum.
Haddinizi bilin!