Ekonomi alanında Türkiye'nin en saygın gazetelerinden biri olarak öen çıkan Dünya Gazetesi kendini bir anda ilginç bir tartışmanın öznesi olarak buldu. Fikret Çengel ve Recep Erçin imzalı haberde devletten maaş alanların sayısının 21 milyon 700 bin 644'e ulaştığı belirtilerek, 'her dört kişiden biri devletten geçiniyor ve bunun için yedi ayda 2 trilyon 960 milyar TL ödendi' ifadeleri dikkat çekiyordu.


Prof. Dr. Aziz Çelik: Haber gerçek dışı...

Emek dünyasının en önemli kalemlerinden biri olan Prof. Dr. Aziz Çelik, devletten maaş alanların içine emeklilerin de dahil edilmesi karşısında tepkisini sert bir üslupla dile  getirdi. Dünya Gazetesi'nin haberini paylaşan ve 'hayır doğru değil! Devlet 21.700.644 kişiye maaş ödemiyor. Bu sayı 5,3 milyondur!
Haber gayri ciddi, özensiz ve manipülatiftir. Dünya Gazetesi'nde yer alan aşağıdaki haber gerçek dışıdır, bilim dışıdır. Dahası manipülatiftir' ifadelerine yer verdi.

Temel kavramlardan bihaberler...

'Haberde emekliler, hak sahipleri, memurlar ve kamu işçileri toplanarak Türkiye'de her dört kişiden birinin devletten maaş aldığı iddia edilmiş.  Bu yaklaşım her şeyden önce sosyal güvenlik ve çalışma ekonomisinin temel kavramlarından bihaber olmak demektir' diyen Aziz Çelik, 'Emekliler maaş almaz.  Emekliler istihdamda değildir. Emekliler sosyal güvenlik kurumlarından aylık alır.  Devlet sadece 5,3 milyon memur ve işçiye maaş ve ücret ödüyor. Emekli aylığı maaş değildir. Emekli aylığını devlet ödemiyor!
Sosyal güvenlik kurumlarının gelirleri de esas olarak primlerden ve kamu katkısından oluşur.  Türkiye'de sosyal güvenlik kurumunun (SGK) emeklilik ve sağlık harcamlarının yüzde 86,6'sı prim gelirlerinden oluşmaktadır. Bu oran 2022'de (EYT'den önce) yüzde 76,1 idi. Haberi hazırlayanlar dikkat etselerdi SGK'nin gelir-gider dengesinin düzelmiş olduğunu göreceklerdi. 
Prim gelirleri ihsan veya hükümet ödemesi değildir. Çalışanlar adına yatırılan sosyal güvenlik katkılarıdır. Dolayısıyla yüzde 86,6'sı prim gelirlerinden ödenen emekli aylıklarını devlet ödüyormuş gibi yazmak ya ciddiyetsizlik ve ya bilgisizliktir. İkisi de vahim!' hatırlatmasında bulundu.

Almanya ve Fransa'da durum ne?

'Öte yandan böyle bir elma-armut toplamasının haber değeri bile yoktur. Çünkü emeklileri hesaba katarsanız Almanya'da  100 kişiden 34'ü Fransa'da ise yüzde 39'u devletten maaş alıyor!' vurgusu yapan Aziz Çelik, 'Dünya'daki haberin üslubunu kullanacak olursak bu ülkelerde "devlette maaş alanların" oranı Türkiye'den çok yüksek.  Ancak Bu ülkelerde kimsenin aklında "emekliler devletten maaş" alıyor diye haber yapmak gelmez. Çünkü bu gayri ciddi olur.  
Böyle hesap olmaz! Böyle habercilik olmaz! Sosyal güvenlik veya kamu istihdamı alanında haber yapıyorsanız sosyal güvenlik ve çalışma ekonomisi kavramlarından bihaber olamazsınız.    
Böyle safsata haberler sosyal güvenlik harcamalarının abartılmasından başka bir işe yaramaz. Bu tip haberler emeklilerin aldığı üç kuruş aylığı daha da kısmanın bahanesi olur.  Bu tip haberler üniversitelerde çalışma ekonomisi ve sosyal güvenlik  ve elbette gazetecilik bölümlerinde  "vaka" olarak okutulmalı. Tek yararları bu olur!' mesajı verdi.

Çelik'e ilk tepki Kahveci'den...

Prof. Dr. Aziz Çelik'in tepkisi kadar tepkisini gösterme biçimi de dikkat çekti. Çelik'in yaklaşımına sessiz kalmayan ekonomi gazetecisi İbrahim Kahveci, Devletin resmi rakamlarına bilim dışı diyorsanız sizi sizinle bırakıyorum...  Üslup hiç hoş değil...' hatırlatmasında bulundu.

Muhabir: Bünyamin Dobrucalı