Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, Galatasaray-Fenerbahçe derbisi sonrası yaşananlarla ilgili basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Çok sert konuşan Başkan Özbek, şu ifadeleri kullandı:

'Gerekli suç duyurularını yaptık'

'Bu olaylara sebep olan baş ahlaksız, yancıları ve onlara çanak tutan görevliler hakkında gerekli suç duyurularında bulunduk. Dünkü olaylar, yapılan ahlaksızlıklar tüm spor kamuoyu gözünde cereyan etti. Bu olaylara sebep olan baş ahlaksız ve yancıları, ona çanak tutan kamu görevlileri hakkında gerekli suç duyurularını yaptık.

'Hesabını tek tek soracağım'

'Ali Koç maç sonrası polis eşliğinde trafik durdurularak, polis eşliğinde stada kaldı. Güvenlik görevlileri şehir eşkıyasının korumalığını yapmıştır. Bu söylediklerim tek tek kameralarda var. Ali Koç iyi dinle, bu yaptıklarının hesabını senden tek tek soracağım! Ali Koç senin tüm camiaları karşı karşıya getirmek için bir proje olduğunu Türkiye görecek! Son altı ayda yapılanları hatırlayın!"

'Ali Koç bu yaptıkların bana sökmez'

"Ali Koç bu yaptıklarını bana sökmez, bunu bil! Ben Galatasaray'ın başkanıyım! İyilik kazanacak, Galatasaray şampiyon olacak!

'Galatasaray bu şampiyonluğu önceliğe almıştır'

'Galatasaray bu şampiyonluğu önceliğe almıştır'

"Galatasaray bu şampiyonluğu önceliğe almıştır, inşallah 24 olacak! Değerli bir şampiyonluk! "Burada söylediklerimizin hepsi aklımızdan geçen, icat edilmiş şeyler değil. Hepsi kameralar var. Daha önce yapılanların hepsi basında, videolarda var. Bir tarafta stadyumun koruması için 2400 tane devlet polisi buraya memur edilmiş. Teşekkür ediyoruz devletimize. Bu maç önemli bir maç, şampiyonluğu etkileyecek bir maç. Stadyumu korumakla görevli arkadaşlar, maç bittikten 1.5 saat sonra escort ediyorlar, stadyuma giriliyor, akreditasyon alanlarına giriliyor. Daha fazlasını söylemeye gerek yok. Herkes kamera kayıtlarına baksın. Orada her şey var. Dünkü olayla ilgili söylemek istediklerim bundan ibaret."

'İsmini söylemek istemiyorum'

'Yapabilecekleri tek şey bu. Ellerinden gelen bu. Gerek bahsettiğiniz oyuncu (Mert Hakan Yandaş), ismini söylemek istemiyorum. Isınmadan beri tek yapabilecekleri bu, kaos ve gerginlik yaratmak. Olayı futbolun dışına taşımak."

'Polis görevlisi arkadaşlara sesleniyorum'

'Polis görevlisi arkadaşlara sesleniyorum. Yahu siz bunları bilmiyor musunuz! Siz bunların farkında değil misiniz! Silahlı korumaların stadyum içinde ne işi var! Stadyum boşalmış herkes evine gitmiş. Orada sadece görevliler var. Görevlilere ne yaptıkları kameralarda yok mu! Çekilmedi mi! Gözlerinizle gördünüz olanları. Bizim bir şey söylememize gerek bile yok aslında. Fakat, camiamızı temsilen duruşumuzu ifade etmek istiyoruz. Boş sahada yanına silahlı korumalar, 70-80 tane yancısı..."

'Bu işin bir statüsü var'

'Bu işin bir statüsü var. Burası Galatasaray'a ait bir yer. Belli bir süre TFF'nin yetkisi altında, takip eden insanları var federasyonun. Akreditasyon alanına giren kişiler bellidir. Ben dahi belli bir süre dahi akreditasyon alanına giremem. Bu TFF'nin görev süresi bitince orası Galatasaray'ın evidir. Sen geliyorsun, aynı haneye tecavüz eder gibi... Tek başına da gelemiyorsun. Silahlı korumalar, 80 kişi, stadyum boşalmış, seyirci boşalmış, sahte kabadayılık değil de nedir. Sahte kabadayılık değil de nedir. Niye yapıyorsun? Galatasaray gibi büyük bir camiada, daha önce söyledim, sen camiaları birbirine kırdırmak için bir proje yapıyorsun."

'En tehlikeli kısmı orası'

'Bir tek amaç görüyorum. Maç bitmiştir, sonuç tescil edilmiştir. Ondan sonrası işte en tehlikeli kısmı orası. Türkiye'de 80 milyon kişi futbolla ilgilidir, yaşlısı genci çoluğu çocuğu. Herkes futbolla ilgilidir. Sen bunu yaptığın zaman insanları tahrik ettiğinin farkında değil misin? Sokakta Fenerbahçelisi Galatasaraylısı birbirini gördüğü zaman nasıl davranır? Biz bunları yaşamadık mı? Başka ülkelerde yaşanmadı mı?"

'Bir seçimi kazanmak uğruna'

'Bir seçimi kazanmak uğruna'

'Türkiye'nin, özellikle bugünlerde ne bu gerginliğe ihtiyacı var ne bu günlerde bu kavgalara ihtiyacı var. Sükünete, birliğe en ihtiyaç duyduğumuz yerde böyle iki büyük camiayı birbirine düşürerek, kendisi ifade ediyor, biz de sen de seçime gireceksin diyor. Bir seçim için, bir seçimi kazanmak uğruna bu insanları birbirine düşürmek uygun mu?"

'Böyle bir şey delikanlılıkta var mı?

'Dursun Özbek: "Ali Çelikkanat, stadyumdan sorumlu bir arkadaş. 7-8 kişi çocuğun üzerine yükleniyorlar. Yani böyle bir şey delikanlılıkta var mı? Spor yöneticiliğinde var mı? Olayları nereden nereye taşıyorlar nereden nereye? Kendisi federasyona gidip hakemleri tartaklayın demedi mi? İzmir grubuna şöyle böyle yapın demedi mi? AVM'lerde fotoğraf çekin demedi mi? Bu nasıl bir spor adamı! Ya sen neyine güveniyorsun, bu desteği gücü nereden alıyorsun da bu kadar.... Bu ifadeler ışığında hakemler yumruklanmadı mı? Bu ifadeler ışığında sahalarımızda istenmeyen olaylar olmadı mı? Niye kaşıyorsun? Bunu kimse sadece futbolla izah edemez. Çünkü futbol camiaları ilgilendiren bir olay. Türkiye'deki 80 milyon kişi futbolla ilgili. 7-8 tane Fenerbahçeli, orada sahanın görevlisini, çimden bakımdan görevli arkadaşı hücum et onları döv."

'Ne oldu, ne kazandın?'

'Bu sahte, sokak kabadayılığı var ya öyle bir şeydir ki, öyle mecralara taşır ki ortamı, önüne geçilemez. Ben oradan, onun için bugün emniyet müdürüme, sayın valime, değerli savcılarıma, devletime sesleniyorum. Bu gidiş, iyi bir gidiş değil. Demin ifade ettim, peşisıra son 6 aydaki olayları gözden geçirin. Sahaya çıkmamalar falan. Riyad'dan beri olan olayları izleyin. Hep bir provakasyon, hep bir şeyin peşinde. Tekrar ediyorum; bu gidiş, iyi bir gidiş değil. Buradan en son devletime sesleniyorum. Bu gidiş, iyi bir gidiş değil. En önemlisi de nereden cesaret alıyor ya! Normal bir insan, vatandaşlar, buradaki kişiler cesaret edemez ya! Nasıl oluyor, boş bir sahaya giriyorsun, maç bitmiş, aradan 1.5 saat geçmiş, korumaları yanına alıyorsun, 70-80 adamı yanına alıyorsun, polis escortuyla geliyorsun, sahaya girip adam dövüyorsun. Ne oldu ne kazandın Ali Bey, ne oldu ne kazandın!"

"ALİ KOÇ ORAYI TERK ETMİŞTİ"
"Sporun birleştirici, sportif arkadaşlık ruhunu kaybetmeye çalışıyor. Onun için sözlerime bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, huzura birlikteliğe en çok ihtiyacımız olan dönemde bu yapılanlar çok iyi değerlendirilmeli. Maç bittikten sonra hocamız basın toplantısına çıkacaktı, onun odasındaydım, ailem de oradaydı, çocuklarım torunlarım... Artık sahadan ayrılmak istedim. Yola çıktık. Haber geldi ki böyle böyle bir durum var. Dönüp gelene kadar, Ali Koç orayı terk etmişti."

"SİLAHLI ADAMLARLA STADYUM BASIYOR!"
"Olayın üstüne yetişsem iyi miydi, gidince dönebildim o mu iyiydi... Tartışılır. Şöyle bir manzara düşünün, ben de oradayım, tabii bizim güvenlik görevlilerimizin bir kısmı futbol takımını koruduğu için otobüsle oradan ayrılmış. Biz ne yapmalıyız? Sahalardaki bu olayların önüne geçmek için ne yapmalıyız? Kimin aklına gelir ki, bir gün birileri böyle grup halinde gelecek, yanlarında silahlı adamlarla, korumalarla, stadyumu basacak. Yahu kimin aklına gelir! Sadece sahadaki güvenliği sağlamak için bazı arkadaşlar kalmış. 1-2 tane normal bizim gece güvenliği sağlayan kişiler var. Bundan sonra şöyle mi olması lazım, stadyumları korumak için bir koruma ordusu oluşturup silahlı, birileri basar diye, böyle mi düşünmek lazım."

'Yazıklar olsun'
'Olayların boyutunu şöyle analiz edin; orada mı olsam iyiydi, orada olmamam mı iyiydi? Biz ne yapmaya çalışıyoruz yahu, biz ne yapmaya çalışıyoruz. Bizi seçen camialar, onu da beni de, biz spor yapalım, yeşil sahalarda yarışalım diye, bu işleri yönetelim diye seçiyorlar. Bizi bir gün silahlı adamlar burayı basar, onlara karşı koruma için seçmiyorlar. Yazıklar olsun! Yazıklar olsun ki sen değerli bir ailenin çocuğusun. Yazıklar olsun sana!

'Devlet seni niye gönderdi?'

'Bu beklenen, bu olması gereken husus. Bunu bir tarafa koyalım. Ben Galatasaray'a başkan adayı olduğumdan beri Dursun Özbek olarak ideali bu. Öyle olmasın diyemez kimse. Türkiye'de 6 aydan beri olanları inceleyin. Futbolun içinde şu vardır, çocukluğumda da vardı. Mithatpaşa Stadyumu'nda beraber seyrederdik, yarısı Fenerbahçeli yarısı Galatasaraylı idi. Mağlup olan takıma o gün yapılan tek hareket, bir tabut bulurlardı, yenilenin bayrağını koyar Taksim'e kadar taşırlardı. Karıncaezmez Şevki ne yapardı rahmetli, bir tek bayrak sallardı stadyumda. Bugün geldiğimiz duruma bakın, bugün adam silahlı korumalarla, 70-80 kişi alıyor, konvoy halinde geliyor, stadyum boşalmış, sadece güvenlik, birkaç yönetici arkadaş var. Stadyuma polisin escortunda hem de, en önemli kısım burası, burayı pas geçmeyin. Onlar bu hareketleri yapan, sorumlu arkadaş orada geziyor. Yahu arkadaş devlet seni oraya niye gönderdi?'

7-8 kişi Ali Çelikkanat'ı yumruklarken orada hiç polis gördünüz mü?'

7-8 kişi Ali Çelikkanat'ı yumruklarken orada hiç polis gördünüz mü? Hiç gördünüz mü? Bu işin bence analiz yapılmak isteniyorsa şöyle yapmak lazım; futbol bütün çoluk çocuk büyük küçük kız kadın herkesi ilgilendiren bir şey. Tribünlere bakın, tribünde artık böyle bir kompozisyon var. Herkes futbolla ilgili. Başka bir amacın varsa, proje dememin sebebi o, en kolay manipüle edilecek durum bu sportif camiaları birbirine düşürmek. Birbirimizle şakalaşırız, geçmişte de var, kendi ifadesinde dalga geçme gibi söylüyor. Futbol kurulduğundan beri var. Rakip takımlar nezaket çerçevesinde bu şekilde galibiyet sonrası şey yapabilir.

Kaynak: HABER MERKEZİ