Anadolu'nun kültürel mirası içinde özel bir yere sahip olan Efes Antik Tiyatrosu, bu yıl da büyüleyici atmosferinde sanatseverleri ağırlamaya hazırlanıyor. Sağtürk, festivalin sanatı tarihiyle harmanlayan yapısıyla her yıl daha fazla ilgi gördüğünü dile getirerek, bu yıl programın önceki yıllara kıyasla daha yoğun planlandığını söyledi.
Opera, bale, müzikal ve çocuk oyunu bir arada
Festival kapsamında bu yıl 3 opera, 2 bale, 1 müzikal ve 1 çocuk operası olmak üzere toplam yedi eser sanatseverlerle buluşacak. Toplamda dokuz temsile ev sahipliği yapacak olan festival, 27 Haziran'da Çaykovski’nin ünlü “Kuğu Gölü” balesiyle perdelerini açacak. Festival programında ayrıca Carl Orff’un “Carmina Burana” kantatı, Mozart’ın “Saraydan Kız Kaçırma” operası, Mikis Theodorakis’in “Zorba” balesi, Verdi’nin “La Traviata”sı ve Cem İdiz’in bestelediği “Aşk-ı Memnu” operası yer alıyor. Çocuklar için sahnelenecek “Şekeronya” ise küçük sanatseverlere özel hazırlandı.
Dünyaca ünlü sanatçılar sahnede
Etkinliğin uluslararası sanat çevrelerinden yoğun ilgi gördüğünü belirten Sağtürk, bu yıl festivalde dünyaca ünlü balet Daniil Simkin, baş balerin İana Salenko ve bariton Zeljko Lucic gibi isimlerin sahne alacağını açıkladı. Bu isimlerin katılımının, festivalin uluslararası itibarını pekiştirdiğini belirten Sağtürk, “Geçen yıl sahne alan sanatçılar, bu yıl tekrar gelmek istediklerini söylediler. Çünkü Türkiye’nin sunduğu sahneler, dünyadaki en özel alanlar arasında yer alıyor” dedi.
Sanatla turizme katkı
Festivalin yalnızca sanatsal değil, turizm açısından da önemli bir rol üstlendiğini ifade eden Sağtürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın öncülüğünde Efes Antik Tiyatrosu’nda yürütülen restorasyon çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu duyurdu. Bu çalışmalar sayesinde izleyicilerin daha konforlu bir ortamda eserleri takip edebileceğini belirten Sağtürk, festivalin kültürel mirasın tanıtımı ve korunması açısından da büyük bir öneme sahip olduğunu dile getirdi.
Sağtürk, Türkiye'nin opera ve bale alanında köklü birikime sahip olduğunu ve her yıl düzenlenen büyük çaplı festivallerle bu birikimin sanatseverlere aktarıldığını söyledi. Uluslararası İstanbul Opera ve Bale Festivali, Aspendos Opera ve Bale Festivali, Bodrum Bale Festivali, Anadolu Opera ve Bale Festivali ile Kültür Yolu Festivali gibi organizasyonların, Türkiye’nin kültürel çeşitliliğini ve sanatsal zenginliğini ortaya koyduğunu vurguladı.
Efes ve Aspendos’un farklı teknik ihtiyaçları
Sanatın tarihi mekanlarla buluşmasının ayrıcalıklı bir deneyim sunduğunu ifade eden Sağtürk, hem Efes hem de Aspendos antik tiyatrolarının kendine özgü yapıları dolayısıyla farklı teknik donanımlara ihtiyaç duyduğunu söyledi. Antik tiyatrolarda festival düzenlemenin büyük bir şans olduğunu belirten Sağtürk, bu eşsiz mekanlarda sanatın yaşatılmasının kültürel değer açısından taşıdığı önemin altını çizdi.
Sanat destinasyonu olma hedefi
Türkiye'nin dünya sanat sahnesinde daha görünür hale gelmesi için bu tür festivallerin kritik rol üstlendiğini ifade eden Sağtürk, “Kapalıçarşı’ya gelen bir turistin aynı zamanda operaya gitmesi gerektiğini düşünüyoruz. Festival, hem kültürel hem sanatsal etkileşimi artırarak uluslararası iletişimin daha net kurulmasına katkı sağlıyor” dedi.
