Prof. Dr. Engin Arık, Türkiye’nin en saygın bilim insanlarından biri olarak tanınan bir parçacık fizikçisiydi. Özellikle toryum madeninin enerji üretiminde temiz ve ekonomik bir çözüm sunabileceği yönündeki çalışmalarıyla adından söz ettirdi. Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü’nde uzun yıllar profesörlük yapan Arık, hem ulusal hem de uluslararası bilim camiasında önemli katkılar sağladı.

Arık’ın hayatı, 2007 yılında trajik bir uçak kazasıyla sona erdi. Isparta’daki bu kaza, onun ve ekibinin kaybıyla bilim dünyasında büyük bir boşluk yarattı. Ölümünün ardından ortaya atılan suikast iddiaları, hala tartışma konusu. İşte Engin Arık’ın kariyeri ve vefatına dair detaylar.

Engin Arık Kimdir? Akademik Kariyer ve Başarıları

Engin Arık, 14 Ekim 1948’te İstanbul’da doğdu. İstanbul Üniversitesi Fizik-Matematik Bölümü’nden 1969’da mezun olduktan sonra, Pittsburgh Üniversitesi’nde yüksek enerji fiziği alanında 1971’de master, 1976’da doktora yaptı. Londra Üniversitesi ve Rutherford Laboratuvarları’nda doktora sonrası araştırmalar yürüttü. 1979’da Türkiye’ye dönerek Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü’ne katıldı ve 1981’de doçent, 1988’de profesör oldu.

Engin Arik Kimdir

Arık, CERN’deki ATLAS ve CAST deneylerinde Türk bilim insanlarına liderlik etti ve yüzün üzerinde makale yayımladı. Türk Ulusal Hızlandırıcı Projesi’nin yürütücülüğünü üstlenerek Türkiye’nin bilimsel altyapısını güçlendirmeye çalıştı. Ayrıca, toryum rezervlerinin enerji potansiyelini vurgulayarak, Türkiye’nin enerji bağımsızlığına katkı sunabilecek bir vizyon ortaya koydu.

Toryum Çalışmaları ve Vizyonu

Engin Arık’ın en dikkat çekici katkılarından biri, toryum madeni üzerine yaptığı araştırmalardı. Türkiye’nin dünyanın en zengin toryum rezervlerine sahip olduğunu belirten Arık, 1 ton toryumun 1 milyon ton petrole eşdeğer enerji üretebileceğini savundu. Bu, ülkenin enerji ihtiyacını yılda sadece 50 ton toryumla karşılayabileceğini gösteriyordu. Arık, toryumun çevreci ve ekonomik bir alternatif olduğunu vurgulayarak, nükleer enerji alanında devrim yaratabilecek bir proje önerdi.

Bu vizyon, Arık’ı sadece bilimsel değil, aynı zamanda stratejik bir figür haline getirdi. Ancak bu çalışmalar, bazı çevrelerde jeopolitik çekincelere yol açmış olabileceği yönünde spekülasyonlara neden oldu.

Isparta Uçak Kazası ve Suikast İddiaları

Engin Arık, 30 Kasım 2007’de, Türk Hızlandırıcı Merkezi projesinin dördüncü çalıştayı için Isparta’ya giderken Atlasjet 4203 sefer sayılı uçakta hayatını kaybetti. Uçakta, Arık’ın yanı sıra Özgen Berkol Doğan, Engin Abat, Şenel Fatma Boydağ, İskender Hikmet ve Mustafa Fidan adlı bilim insanları da bulunuyordu. Kaza, resmi raporlara göre pilotaj hatası ve teknik arızalar nedeniyle gerçekleşti. Ancak, Arık’ın toryum ve hızlandırıcı projelerindeki liderliği, suikast iddialarını gündeme getirdi.

Bazı kaynaklar, kazanın MOSSAD veya başka istihbarat örgütleri tarafından düzenlenmiş olabileceğini öne sürdü. Arık’ın eşi Prof. Dr. Metin Arık, “En az dikkat çekecek şekilde ölüme gönderildiler” diyerek şüphelerini dile getirdi. Türk Fizik Derneği Başkanı Baki Akkuş da kazayı “kaza diyemeyeceğim, uçak düştü” şeklinde yorumladı. Yargıtay, 2024’te iki sanığa taksirle öldürme suçundan 5 yıl 10 ay hapis cezası verdi, ancak suikast iddiaları resmi olarak doğrulanmadı.

Kaynak: Haber merkezi