Son Mühür'e konuşan ETİK Başkan Yardımcısı Bülent Tercan, Çeşme'nin yabancı turistleri kaybettiğini ve gitgide kötüleştiğini belirtti. Tercan, otopark sorunlarından yerli turistlere sunulan sorumsuz hizmetlere, Ilıca Plajı'nın eksikliklerinden Ilıca Termali'nin ihmaline kadar birçok konuyu eleştirdi. Tercan, 30 yıldır CHP tarafından yönetilen Çeşme'nin sorunlarının çözülmesi için CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e çağrıda bulunurken, son 10 yılda Çeşme'yi yöneten belediye başkanlarını da "katledilen" diye adlandırdığı Ilıca Termali'nde canlı yayında tartışmaya davet etti.

"Çeşme’nin ekonomik potansiyeli kullanılmıyor"

Ilıca Plajındaki çadırlarBülent Tercan, ülkemizin mevcut ekonomik zorluklarına dikkat çekerken Çeşme'nin turizm potansiyelini yeterince kullanamadığını vurguladı. Tercan, "Ülkemiz ekonomik olarak zor günlerden geçiyor ve hepimiz hayat pahalılığı ile enflasyondan şikayetçiyiz. Ancak Çeşme'nin bu durumda yapabileceği önemli bir şey var; o da yabancı turist ağırlayıp Türkiye'ye döviz kazandırmak" dedi. Çeşme'nin sahip olduğu doğal zenginliklerin kum, deniz, güneş ve termal kaynaklar gibi turistlerin ilgisini çekmesi gerektiğini belirten Tercan, "Çeşme'nin bu özellikleri ülkemize döviz kazandırmalı. Ne yazık ki, Çeşme bu ekonomik görevini yerine getirmiyor" şeklinde konuştu.

"Senin Çeşmen, Foçan, Kuşadan 30 yıldır perişan halde!

Tercan, Çeşme'nin son 30 yıldır CHP tarafından yönetildiğini ve bu sürede yeterli başarı sağlanamadığını belirterek sert eleştirilerde bulundu. Tercan, "Çeşme'yi 30 yıldır CHP yönetiyor. 30 yıldır burada yabancı turist çekmeyi başaramadınız. Buradan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e sesleniyorum; senin Çeşmen, Foçan, Kuşadan perişan halde! Sahip olduğun CHP ilçelerinde başarılı olamıyorken Türkiye iktidarına nasıl yürüyeceksin?" dedi. Tercan, Özel'e CHP'den müfettiş göndererek Çeşme'nin nasıl yönetildiğini denetlemesi çağrısında bulundu. Ve ekledi: "Çeşme 30 yıldır CHP'li başkanlarla yönetiliyor. Lal Denizli daha yeni, İstanbul'dan geldi, Çeşme'yi tanımaz. Sorunum yönetimin temelinde. Bu güne kadar olan başkanların tümüyle. Sadece Lal Denizli'ye yüklenmek doğru olmaz."

"Bu durum kabul edilemez"

Otopark eksikliği yüzünden arabalar kaldırımlara park ediyorTercan, Çeşme'nin plajlarına yönelik de eleştirilerde bulundu. Çeşme'nin, özellikle Ilıca Plajı'nın eksikliklerini vurgulayan Tercan, ilk olarak, “Dünyanın en önemli plajlarından biri olan Ilıca Plajı’na sahibiz. Ayrıca, Pırlanta Plajı, Altınkum Plajı ve Kleopatra Plajı da Çeşme’de bulunmaktadır. Bu plajların ülkeye döviz kazandıracak şekilde yönetilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
Bülent Tercan, plajların mevcut durumuna dair çarpıcı bir örnek vererek, “Ben Bülent Tercan olarak buraya gelip denize girdim. İzmir sıcaktı ve serinlemek için geldim. Ancak, bu plajların öncelikli amacı, sadece Türklerin serinlemesi olmamalı; bu plajlardan ülkemizin döviz ve para kazanması sağlanmalıdır. Bu plajların, tuvalet düzeni, duş düzeni ve genel plaj düzeni gibi insani standartlara uygun şekilde düzenlenmesi gerekiyor. Çeşme'de insani bir düzen bulunmuyor. Örneğin, Ilıca Plajı'ndaki tuvaletler o kadar kötü ki, giren bir kişi ciddi sağlık sorunları yaşayabilir. Bu, gerçekten kabul edilemez bir durum.” şeklinde konuştu.

"Derhal iyileştirme yapılmalı"

Tercan, Çeşme’nin plajlarını düzenleme ve iyileştirme konusunda acil bir vizyon eksikliği olduğunu vurgulayarak, “Bu kadar önemli doğal kaynaklara ve plajlara sahip bir bölgenin, bu standartlarda olmaması CHP'nin ileri vizyonunu sorgulatıyor. Ben diyorum ki; "Ey vizyon, biraz da Çeşme'ye uğra!" Çeşme’nin sahip olduğu güzelliklerin ekonomik değerini artırmak için derhal bir iyileştirme yapılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

"Türk halkına ayıp ediliyor"

Tercan plajda tek tuvalet olduğunu onun da çok pis olduğunu söylediBülent Tercan, Çeşme plajlarının yönetimini sert bir şekilde eleştirerek şöyle dedi: “Halka ayıp ediliyor. Türk halkına 'havlunu al gel, plaj ücretsiz' dendi. Peki, bu mu Türk halkını davet ettiğiniz yer? Eğer Türk halkını çağırıyorsanız, onlara temiz bir tuvalet ve hijyenik bir duş sunmanız gerekirdi. Hadi turistten vazgeçtim, madem Türk halkını çağırdınız, çoluğu çocuğu pis tuvaletlere mi yönlendireceksiniz? Çeşme'nin altyapısını, otoparkını ve temiz tuvaletlerini düzenlemeden sadece 'havlunu al gel' demek yeterli değil. Bedava duş kampanyasında bile düzenlemeler yetersiz. Belediye, duşlarda köpüklenmeye izin vermiyor, ancak halk şampuan kullanıyor, köpüklü pis sular denize akıyor. Bunlar denetlenmiyor, engellenmiyor. Çeşme'nin cote d'azur olabilecekken şu anda dökülmesi, esnafın para kazanamaması gibi sonuçlar doğuruyor. Günlükçüler İzmir’den her şeyini getirdiği için bu politikanın kimseye faydası yok. 'Havlunu al da gel, her şey bedava' demek kabul edilebilir bir yaklaşım değil” 

"Çeşme'nin kalitesi düştü"

Tercan, Çeşme'nin son dönemde kalitesinin belirgin şekilde düştüğünü vurgulayarak, “Çeşme'nin kalitesi son yıllarda çok ciddi şekilde azaldı. Eskiden burada kaliteli mekanlar vardı, ancak şimdi birçok dükkan yalnızca nargile kafe haline gelmiş durumda. Çeşme'nin eski cazibesinden eser yok,” dedi. Tercan, bölgedeki vizyon eksikliğine de dikkat çekerek, “Buraya biraz vizyon gerekiyor. 30 yıldır seçilen belediye başkanları vizyonlu olsaydı, Çeşme'nin de bir vizyonu olurdu. CHP Genel Merkezi'ne sesleniyorum: Bu bölgeyi pırlanta gibi, muhteşem bir tatil beldesi haline getirmelisiniz ki, tüm Türkiye'ye örnek olabilsin. Şu an örnek gösterebileceğiniz bir Çeşme'niz kalmadı. Çeşme daha fazlasına layıkken, neden böyle bir duruma düşürüldü?” şeklinde konuştu.

"Çeşme plajlarında tam bir kakafoni var"

Tercan, Çeşme plajlarında yaşanan kaosu eleştirerek, “Çeşme plajlarında tam anlamıyla bir kakafoni var,” dedi. Tercan, CHP yönetiminin başlattığı ücretsiz plaj uygulamasında ortaya çıkan sorunları vurgulayarak, “Belediye halka 'bedava havlunu al gel' dedi ve insanlar havlusunu alıp geldi. Ancak, yanlarına küçük çadırlar da getirdiler ve belediye çadır kurmayı yasakladı. Böyle bir uygulamayı başlatırken, kuralların belirlenmesi gerekirdi. Şimdi belediye kurallarını değiştirdi ve çadırları kaldırmak için polis talimatı verdi. Halk ise 'bizi belediye davet etti, neden karışıyorsunuz?' diyerek karşılık verdi. Belediyenin bu süreçte sonunu düşünmeden başlattığı bu girişim, halk ile polisi karşı karşıya getirdi. Sonuçta, plajlar bir uyumlu senfoni değil, kaotik bir kakafoniye dönüştü. Kural yok, uygulama eksik ve belediye sürekli değişen talimatlarla problemi daha da karmaşık hale getirdi,” şeklinde konuştu.

"Çeşme'de neden yabancı turist yok?"

ETİK Başkan Yardımcısı Bülent Tercan, Çeşme'deki yabancı turist eksikliğini eleştirerek, “Çeşme'de yabancı turist yok. Peki, neden yabancı turist yok? Neden buraya turist getirmiyorsunuz?” diye sordu. Tercan, Çeşme'nin 30 yıldır CHP tarafından yönetildiğini hatırlatarak, “Bu bölge 30 yıldır CHP'nin yönetiminde ve bu süre zarfında sorunların neden çözülemediği sorusunun cevabını arıyorum. Lal Denizli'nin göreve yeni başladığını, İstanbul'dan geldiğini ve Çeşme'nin sorunlarını bilmediğini biliyorum. Bu nedenle onunla bir sorunum yok. Ancak, 30 yıldır CHP'nin yönetimindeki bir bölge olarak CHP'nin bu eleştirilere cevap vermesi gerekiyor,” şeklinde konuştu. Tercan, CHP'nin bu bölgeyi ciddi bir vizyonla, yabancı turistlerin ilgisini çeken, muhteşem bir tatil beldesine dönüştürmesi gerektiğini belirterek, “Burada bir plan ve organizasyon eksikliği var. Çeşme’nin mevcut hali, herhangi bir plan ve öngörü olmadan terkedilmiş bir durumda. Çeşme'yi gezdiğinizde bu durumun ne kadar kötü olduğunu görüyorsunuz,” dedi.

"Bu otopark neden 10 yıldır kullanılamıyor?"

ETİK Başkan Yardımcısı Bülent Tercan, Çeşme'deki otopark sorununa dikkat çekti. Tercan, “Çeşme'de otopark sorunu başlı başına bir problem. Ilıca'da bulunan bir otopark var, ancak bu otopark 10 yıldır çalışmıyor. Ilıca garajının üstündeki bu belediye otoparkı, yanlış yapıldığı için hala kullanılmıyor. Otopark mevcut ama bir türlü işlevsel hale getirilmiyor. Otopark eksikliği yaşanırken, arabalar kaldırımlara ve yollara park ediliyor. Bu otopark neden boş duruyor? Özgür Özel, 30 yıllık CHP yönetiminin bu sorunları nasıl çözüme kavuşturmadığını görmeli ve ilgilenmelidir. Bu sorunlar yeni değil, uzun zamandır çözüm bekliyor,” dedi.

"Kahroluyorum!"

ETİK Başkan Yardımcısı Bülent Tercan, Çeşme'nin potansiyelinin yeterince değerlendirilemediğini vurgulayarak büyük bir hayal kırıklığı yaşadığını belirtti. Tercan, Ilıca'daki termal alanın Avrupalı turistleri çekebilecek bir merkez olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Ancak, belediyenin bu alanın üzerine büyük perakende mağazaları yapmasını eleştirdi ve bunun siyasi bir kavga değil, Çeşme'nin potansiyelinin yok edilmesi olduğunu söyledi. Tercan, “Belediye sosyal demokrat bir çizgide olmasına rağmen, Çeşme esnafına rakip büyük mağazalar açmak yerine, termal alanı yeşillikler içinde, sessiz ve sakin bir merkez haline getirmeliydi. Burada günümüzün vizyonuna ve fizibilitesine uygun bir yapı yapılmıyor. Ben yıllardır turizmciyim ve bu dertlerin içindeyim. Çeşme’nin 12 ay boyunca turizm potansiyeline sahip olması gerekirken sadece 2 ay turizmden faydalanıyor olmak beni derinden üzüyor. Kahroluyorum.” dedi.

Tercan'dan açık çağrı

Bülent Tercan, son 10 yıl içinde Çeşme’yi yöneten belediye başkanlarını sorunları tartışmaya davet etti. Tercan, "Son 10 yıl boyunca görev yapmış tüm belediye başkanlarını, halkın önünde, ister Çeşme Meydanı'nda ister bir televizyon kanalında, benimle canlı yayında sorunları tartışmaya çağırıyorum. Ben tek başıma geleceğim ve onlardan bu sorunlara ilişkin cevaplar alacağım. Halk da orada olacak ve halkın sesi olacağım. Herkesin bu tartışmaya katılmasını ve bu meselelerin halkla birlikte açıkça konuşulmasını sağlamak istiyorum. Ayrıca bu tartışmayı katledilen Ilıca Termali'nde de yapabiliriz," dedi.

Vizyonlu yönetim çağrısı

Son olarak, Tercan, Çeşme’nin sadece yaz aylarında değil, yıl boyunca turizm potansiyeline sahip olması gerektiğini belirterek, "Çeşme’yi yıllık turizme açacak vizyonlu bir yönetim anlayışına ihtiyaç var. Çeşme’nin alt yapısı, otoparkı, temiz ve hijyenik tuvaletleri düzenlenmeli. Bu vizyon, hem Türk halkını hem de turistleri tatmin edecek şekilde oluşturulmalı" diye ekledi.

Muhabir: Ayşegül Koç