Göç ve Diaspora Vakfı, İstanbul Fatih’te düzenlediği basın toplantısında “Türkiye Göçmen Hareketliliği Raporu”nu açıkladı. Vakfın Yönetim Kurulu Başkanı Recep Seyyar, raporun sonuçlarına dayanarak, Türkiye’ye son 3 yıldır yeni Suriyeli göçü olmadığını ve ülkedeki göçmen algısının yanıltıcı bilgilerle şekillendiğini ifade etti.
Türkiye 12. sırada yer alıyor
Uluslararası göç verileri üzerinden değerlendirme yapan Seyyar, “Türkiye, göçmen sayısı itibarıyla dünyada 12. ülke. En çok göçmeni barındıran ülke biz değiliz. 2021 yılı itibarıyla son 3 yıldır Türkiye’ye artık Suriyeli akını yok. Suriyelilere geçici koruma kimliği vermeyi durdurduk. Dolayısıyla 2021 yılından beri sığınmacı gelmemesine, gönüllü geri dönüş süreciyle 500 binden fazla Suriyelinin geri dönmüş olmasına rağmen, hala sığınmacı nüfusunda biz 2. sıradayız ama dünya göçmen varlığında 12. sıradayız.” şeklinde konuştu.
2021 itibarıyla sığınmacı akını durdu
Vakfın 2016-2023 dönemini kapsayan raporunda, Türkiye’nin sığınmacı sayısı bakımından dünyada 2. sırada olduğu, ancak 2021 itibarıyla yeni sığınmacı akınının durduğu belirtildi. Raporda, Türkiye’deki esas sorunun yeni sığınmacıların gelişi değil, uzun yıllardır sığınmacı statüsünde kalanların durumu olduğu vurgulandı. Göçmen nüfusunun ülke nüfusuna oranının yüzde 7 olduğu ifade edilirken, Türkiye’nin genel göçmen nüfusu bakımından dünya sıralamasında 12. sırada yer aldığı kaydedildi.
“Sığınmacı varlığı yoğunluklu olarak var”
Türkiye’nin “dünyanın mülteci toplanma alanı” olarak görülmesinin gerçeği yansıtmadığını ifade eden Seyyar, “Türkiye’de sığınmacı varlığı yoğunluklu olarak var. Suriyeliler ana gündemimizi oluşturuyor.” dedi. Sığınmacıların, savaş ve insan hakları ihlalleri gibi ağır sebeplerle geldiklerini vurgulayan Seyyar, “Türkiye Göçmen Hareketliliği Raporu'nda yer alan verilerle ilgili çarpıcı bilgilere değindi.
Seyyar, 2022 ve 2023 yıllarında Türkiye’ye gelen düzenli göçmen sayısında ciddi bir düşüş, ülkeden ayrılan göçmen sayısında ise artış olduğunu belirtti. Türkiye’ye daha önce yerleşen, burada hukuki statülerle yaşamayı planlayan birçok kişinin de artık ülkeden ayrılma yoluna gittiğini ifade etti.