Akar’ın konuşmasından satır başları şu şekilde:
Ateistle mi uğraşacaksınız, deistle mi uğraşacaksınız, LGBT ile mi uğraşacaksınız…
“Eğitimin amacı ne? Eğitim bilgi değil. Bilgi üniversitede oluyor, bilgi meslekte oluyor. Eğitimin amacı; 1- Allah korkusu, 2-Kuldan utanma. Eğer biz 4-12 yaş arasındaki çocuklarımıza Allah korkusunu verirsek, Allah’tan korkmayı, kuldan utanmayı verirsek, vatan sevgisini verirsek, millet sevgisini verirsek, bayrak sevgisini verirsek, başkaları için iyilik yapmayı öğretirsek ve diğer milli ve manevi değerlerimizi onlara yüklediğimiz takdirde ondan sonra bu çocuk nereye giderse gitsin bu çocuktan korkmayın. Eğer bu verilemezse ki bazı sıkıntılarımız var hepimizin de yakından bildiği gibi. Şu anda gördüğümüz tablo… Bu sefer ateistle mi uğraşacaksınız, deistle mi uğraşacaksınız, LGBT ile mi uğraşacaksınız, uyuşturucuyla mı uğraşacaksınız, şaşırırsınız.
Kendi çocuklarımız dahi bize yabancılaşıyor
Ve ondan sonra başlıyoruz; ‘Savcı nerede, polis nerede?’. Arkadaşlar; savcıyla, polisle bu iş olmaz. Bu işin adı, bu işin başı, bu işin ilacı eğitim, eğitim, eğitim. Bunu verdik, verdik. Veremedik, kendi çocuklarımız dahi bize yabancılaşıyor. Kendi torunlarımız dahi bize yabancılaşıyor. Ve biz müzedeki bir varlık haline dönüşüyoruz. Siz bir şeyler söylüyorsunuz ama çocuklar hiç anlamıyor. Siz söyledim zannediyorsunuz. Ve dolayısıyla bu konuda, başlangıç konusunda, inanç konusunda; devlet olarak, millet olarak, kişi olarak, aile olarak ne yapmamız lazım? Her şeyi yapmamız lazım.
Analar çok veballi… Çocuklar küçükken ‘sabah namaza kalkamaz, camiye gidemez’
Herkes devletin üzerine atıyor. Devlet devlet devlet… Önce bir ana kucağı. Arkasından okul. Ve arkasından çevre. Analar çok veballi. Çocuklar küçükken ‘sabah namaza kalkamaz, daha okula gidemez, daha eğitime gidemez, camiye gidemez vs. yatsın uyusun’. Babası ‘gitsin’ diyor, anası ‘gitmesin’ diyor. Bunu diyen anne aradan 10-15 sonra geçiyor çocuk laf dinlemez oluyor. Bu sefer anne ‘ben ne yapacağım? diyor. Ablacığım sen bunu başında düşünecektin.”