SON MÜHÜR - ATAKAN BAŞPEHLİVAN / Eğitim-İŞ İzmir 4 No'lu Şube Başkanı Elbey Kale, açıklamasına İKÇÜ’deki mobbing sorununa dikkat çekerek başladı. Kale, üniversite yönetiminin, tüm çalışanlar arasında ayrım yapmadan mobbing uyguladığını belirtti ve “İKÇÜ’de her personel mobbing görmekte. Konu mobbing olduğunda İKÇÜ Yönetimi, çalışanlar arasında ayrım yapmamaktadır. Profesöründen araştırma görevlisine, memurundan işçisine, dekanından bölüm başkanına kadar herkes mobbinge maruz kalabilmektedir.” dedi.

Kale, ayrıca güvenlik ve temizlik personeline yönelik baskıların da altını çizerek “İşlerini layıkıyla yapan güvenlik ve temizlik personeline sudan sebeplerle tutanaklar tutulmakta, soruşturma tehdidi altında çalışmaları beklenmektedir.” ifadelerini kullandı.

Kale, mobbingin daha ileri boyutlara vardığını, çalışanların bazen istifaya zorlandığını, bazen de intihara sürüklendiğini dile getirdi. Bu iki seçeneği reddedenlerin ise uydurma bahanelerle işlerinden atıldığını söyledi.

“Amiri ve müdürü tarafından hedef alındı”

Eğitim-İŞ İzmir 4 Nolu Şube Başkanı Elbey Kale, İKÇÜ’de yaşanan mobbingin somut bir örneğini Nuray Aras’ın yaşadıklarıyla verdi. Aras, temizlik görevlisi olarak çalıştığı İKÇÜde amiri ve müdürü tarafından mobbinge uğradığını iddia etti. Kale, Aras’ın 2022 yılında KPSS puanı ile atandığını ve engelli oğlunun bakımına yardımcı olmak için idari izin hakkı talep ettiğini söyledi. Ancak, üniversite yönetimi, Aras’ın talebini reddetti ve Aras’ı izin kullanmaya zorlayarak baskı yaptı. 

Kale, Aras’ın taleplerine karşı tutumu şöyle açıkladı: “‘Bakmakla yükümlü olduğu ağır engelli yakını olan memurun fazla çalışma ve gece çalışmasından muaf olduğuna dair dilekçe verdiği güne kadar hafta sonları yapılan ÖSYM ve AÖF sınavlarında çalışması için birim amiri Sara Turgut ve Şube Müdürü Abdullah Görkem Ünal tarafından baskı görmüştür.”

İkçüde Mobbi̇ng İddi̇asi (4)Aras’ın sağlık raporu ve karşılaştığı zorluklar

Elbey Kale, Nuray Aras’ın geçirdiği iş kazası sonucu aldığı sağlık raporuna rağmen işyerindeki tutumun değişmediğini belirtti. Aras’ın sağlık raporunda uzun süre ayakta durmasını gerektiren işlerin sakıncalı olduğu belirtilmesine rağmen, İKÇÜ yönetimi bu durumu göz ardı etti. Kale, Aras’ın 29 Mayıs 2024 tarihinde sağlık raporlarıyla birlikte üniversiteye dilekçe vererek daha hafif bir görev talep ettiğini, ancak üniversitenin 30 Temmuz 2024’te bu talebi reddettiğini ifade etti ve şöyle konuştu: 

“29 Mayıs 2024 tarihinde sağlık raporlarıyla birlikte, ‘MEB onaylı Dış Giyim Kalfalığı ile Bilgisayar İşletmenliği sertifikalarının olduğunu, üniversitenin beden gücüne ihtiyaç duymayan ve uzun süre ayakta kalmayı gerektirmeyen bir biriminde çalışabileceğini’ bildiren dilekçesini Rektörlüğe vermiş, cevap verilmemesi üzerine yazdığı ikinci dilekçesine 30 Temmuz 2024 tarihinde ‘talebiniz uygun bulunmamıştır’ şeklinde yanıt verilmiştir.” 

Kale, ayrıca Aras’ın durumu hakkında İKÇÜ Genel Sekreterliği’yle görüşmeler yaptığını ve yetkililerin kendisine sağlık raporları almaya devam ederse işine son verileceğini söylediklerini şu sözlerle aktardı: 

“Nuray Aras, Okula verdiği dilekçesinden Rektör ve Genel Sekreterin haberinin olup olmadığını öğrenmek için Eğitim İş 4 No.lu Şube Özlük-Hukuk Sekreteri Ozan Akşar ile birlikte Genel Sekreter Nuretdin Memur ile görüşmeye gittiğinde, Nuretdin Memur, kendisinin ve Rektörün durumdan haberdar olduğunu belirtmiş, eğer bu şekilde sağlık raporları almaya devam ederse, işine son vermek zorunda kalacaklarını söylemiştir.”

İkçüde Mobbi̇ng İddi̇asi (5)“Aras hayatı boyunca bu kadar aşağılanmamıştı”

Kale, Nuray Aras’ın yaşadığı duygusal ve psikolojik baskıları dile getirdi. Aras’ın, ağır engelli oğlunun askerlik işlemleri için izin istemesi üzerine birim müdürü Abdullah Görkem Ünal’ın ona hakaret ettiğini ve aşağılayıcı bir tavır sergilediğini belirtti ve şöyle devam etti: “Nuray Aras tüm bu süreç boyunca yoğun mobbinge maruz bırakılmıştır. Özellikle özel eğitim günleri için kullandığı yıllık ve mazeret izinleri bittiğinde ağır engelli oğlunu derslere götürmesi engellenmiştir.” 

Kale, Aras’ın izin talebine müdürünün sert tutumuyla karşılık verdiğini ve Aras’ın bu durumda ağladığını ekleyerek “A.G. Ünal ‘Yıllık ve mazeret izinlerini oğlunun özel eğitimi için kullandırarak engelli oğluna iyilik yaptığını’ söyleyerek bağırmaya devam etmiş, Nuray Aras ise ‘bu izni engelli oğlunun askerlik işlemlerini halletmek için kullanması gerektiğini, hastane randevularına gitmediği takdirde 2 aylık uğraşısının boşa gideceğini’ söylemiş, anne olduğunu hatırlatmıştır. 

A.G. Ünal’ın sert tutumu ve bağırmaya devam etmesi üzerine çaresizliğinden ağlamaya başlamıştır. 42 yaşındaki Nuray Aras hayatı boyunca böyle bir aşağılanmaya maruz kalmamıştır.” dedi.

“12,5 saatlik mesai kabul edilemez”

Elbey Kale, Aras’ın çalışma saatlerinin 08:00 - 20:30’a çıkarılmasına da sert tepki gösterdi. Kale, temizlik işini yapan bir çalışandan 12,5 saatlik mesai yapılmasının kabul edilemez olduğunu belirterek; 

“Nuray Aras’ın talebi sonrası, 08:00 – 17:00 olan mesai saatlerinin üniversite yönetimi tarafından 08:00 – 20:30’a çevrildiğini, üniversite yönetiminin bu kararıyla Aras’ın sadece sağlığını değil, eve dönmesi 23:00’ı bulacağı için canını da tehlikeye attığını söyledi.” dedi.

Sendika ve hukuki mücadele başlatıldı

Kale açıklamasının devamında, Eğitim-İŞ Sendikası’nın Nuray Aras’a yönelik yapılan haksızlıklar karşısında mücadeleye devam edeceğini vurguladı ve şöyle konuştu: “Nuray Aras, Eğitim İş Sendikası’nın İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Temsilcilik Başkanı’dır. 

Yoğun mesaisine rağmen haksızlıklara uğrayan ve hakkını arayan çalışanlar için mücadele etmektedir. İKÇÜ Rektörlüğü ise Nuray Aras’ı sağlığından etmek, ağır engelli oğlunu özel eğitiminden mahrum bırakmak için elinden geleni yapmakta, yasaları çiğnemekte, mahkeme kararlarını umursamamaktadır.” 

Kale, Eğitim-İŞ Sendikası tarafından İzmir Valiliği’ne yazı yazıldığını ve Aras adına yürütmenin durdurulması talebiyle dava açıldığını şu sözlerle açıkladı: “Temizlik işi yapan bir memurdan 12,5 saatlik mesai yapması beklenilemez. İKÇÜ Rektörlüğü derhal yaptığı yanlıştan dönmeli, başta YÖK, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve İzmir Valiliği olmak üzere tüm yetkili kurumlar bu konuda gereğini yapmalıdır. 

İnsan haklarını ayaklar altına alan bu uygulamalara karşı gereğinin yapılması için Nuray Aras İKÇÜ Rektörlüğüne itiraz dilekçesini vermiş, sendikamız Eğitim İş ise İzmir Valiliği’ne yazı yazmış, ayrıca Nuray Aras adına Eğitim İş Genel Merkezimiz tarafından İzmir 4. İdare Mahkemesinde yürütmenin durdurulması talepli iptal davası açılmıştır.”

Kale, Eğitim-İŞ Sendikası'nın, üyelerine yönelik yapılan haksızlıklara karşı durmaya devam edeceğini ve kararlılıkla hak arama mücadelesini sürdüreceğini belirterek “Eğitim İş Sendikası, temsilcilerine ve üyelerine yapılan haksızlıklar karşısında boyun eğmeyecek, kararlılıkla hak arama mücadelesini sürdürecektir.” sözleriyle açıklamasını sonlandırdı.

Muhabir: Atakan Başpehlivan