Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, "Deniz marulu, körfezin doygunluğa eriştiğinin bir göstergesidir. Arıtmaları çalıştırmazsak eski kötü günlere dönebiliriz" uyarısında bulundu.
Deniz Marulu Neden Artıyor?
Son dönemde, İzmir Körfezi'nde sıkça karşılaşılan ve halk arasında "deniz marulu" olarak bilinen alglerin sayısındaki artış dikkat çekiyor. Bu algler, daha önce Bostanlı ve Karşıyaka kıyılarında da görülmüştü. Şu an ise, Çakalburnu Dalyanı gibi doğal zenginliklerin bulunduğu bölgelerde deniz yüzeyini tamamen kapladı.
Uzmanlar, deniz marulunun bu şekilde çoğalmasının doğal bir durum olmadığını ve körfezdeki ekolojik dengenin bozulduğuna işaret ettiğini belirtti.
Prof. Dr. Doğan Yaşar, deniz marulunun körfezin doygunluğa erişmesinin bir belirtisi olduğunu ifade etti. Yaşar, 2012’den itibaren bu tür alglerin artış göstermeye başladığını ve 2002 yılında İzmir Körfezi'nde yapılan büyük kanal projesi sonrasında bütün arıtma tesislerinin faaliyete geçmesine rağmen, kirliliğin hala ciddi bir sorun olduğunu vurguladı. "Körfezimiz eskiden masmaviydi. Arıtmaları çalıştırmazsak tekrar eski günlere dönme riskiyle karşı karşıyayız" dedi.
Çözüm Yolu Ne?
Prof. Dr. Yaşar, deniz marullarının artışının yalnızca hava sıcaklığıyla değil, aynı zamanda körfezdeki kirlilik seviyeleriyle de doğrudan ilişkili olduğunu belirtti. Bu tür alg patlamalarının önlenmesi için arıtma tesislerinin tam kapasiteyle çalışması gerektiğinin altını çizdi. "Arıtma tesisleri faaliyete geçtiğinde, bir yıl içinde deniz masmavi olacaktır. Sorun sadece kirliliği ortadan kaldırmakla çözülebilir" ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Yaşar, İzmir Körfezi'nin sadece ekolojik değil, ekonomik açıdan da son derece değerli bir alan olduğunu belirtti. "İzmir İç Körfezi, Akdeniz'deki en değerli balıkçılık alanıdır. Ancak bu potansiyeli kullanabilmek için körfezdeki kirlilikten kurtulmamız gerekiyor. Kirlilik, en çok ekonomik olarak İzmir’i etkiliyor" diye konuştu.
"Yine Balık Ölümlerine Şahit Olabiliriz"
Sıcaklık artışlarının, denizlerde aşırı fitoplankton patlamasına yol açabileceğini ifade eden Yaşar, bu durumun deniz ekosistemini olumsuz etkileyebileceğini vurguladı. Sıcaklıkla birlikte besin zincirinde dengesizlikler yaşanabileceğini, bu da binlerce balığın ölümüne yol açabileceğini söyledi. "Eğer gerekli önlemler alınmazsa, bu yaz balık ölümlerine şahit olabiliriz" şeklinde uyarıda bulundu.
