ALPER TEMİZ - 2023 yılında İstanbul Üniversitesi rektörlüğüne getirilen Prof. Dr. Osman Bülent Zülfikar, göreve geldiği günden bu yana üniversite personellerinin tepkisine neden oluyor. Türkiye'de üniversitelerde sık sık gündeme gelen adrese teslim açılan kadrolar, eş, dost, akraba atamaları hatta mobbingler nedeniyle intihara kadar giden vahim tablolar, bu defa kendisini İstanbul Üniversitesi'nde göstermeye başladı. Bilimsel gelişmelere ön ayak olması ve adını üretilen bilgi ile ön plana çıkarması gereken üniversitelerde kol gezen siyasetin, Türkiye'nin ilk ve en köklü üniversitesi olan İstanbul Üniversitesi'nde de yaşandığı ifade edildi. İstanbul Üniversitesi'nde görevli kamu personellerince Son Mühür'e aktarılan bilgilerde çalışanlar, rektör Prof. Zülfikar ve faaliyetlerine karşı çarpıcı bilgiler paylaştı.

"Kardeşini ve akrabalarını aynı anda üç farklı kuruma atadı"
Üniversitede yaşanan akraba atamalarına isyan eden personeller, "Rektör Prof. Zülfikar'ın kardeşi olan Prof. Dr. Haluk Zülfikar'ın İstanbul Üniversitesi Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü'ne başdanışman olarak atanmasıyla alevlenen süreç, hemen hemen tüm üniversite kademelerine sirayet eden eş, dost ve akraba atamalarıyla devam etti. Haluk Zülfikar'ın yine Teknokent yönetim kurulu üyesi, Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi ve İstanbul Üniversitesi Sosyal Tesisleri gibi farklı düzeylerde de aynı anda görevlendirildi. Rektörün akrabası olan Besim Müftüoğlu yine İstanbul Üniversitesi Sosyal Tesisleri Koordinatörü olarak görevlendirildi" diye konuştu.

Istanbuluniversitesi
"Mahkeme kararı, alenen hiçe sayıldı"
"Elbette usulsüzlükler bu kadar değil" diyen personeller; "Eski taşeron işçisi Bülent Saygılı tarafından iş mahkemesinde işe iade amacıyla açılan davada işe iadesi veya tazminatının ödenmesine yönelik verilen karara istinaden, tazminatı ödenmiş ve işine son verilmiş olan Bülent Saygılı mahkeme kararı uygulanması sonucu görevden ayrıldı. Ancak mahkeme kararına rağmen bu şahıs, göreve tekrar alındı ve bu da yetmezmiş gibi sorumlu yapıldı. Daha göreve geldiği ilk gün itibarıyla üniversitenin Sağlık Bilimleri Enstitüsü’nün müdürlüğünü yapan ve bir çok yüksek lisans doktora programı açmış olan, bilimsel ve araştırma anlamında enstitüyü önemli noktalara getiren Prof. Dr. Zeynep Karakaş’ı sırf düşmanlığı ve egosu yüzünden aşağılayarak görevden aldı. Prof. Karakaş, branşı dışında bulunan Diş Hekimliği Fakültesi'ne görevlendirildi. Aslında üniversitede kim rektör, karışmış durumda. Rektörümüz Bülent Zülfikar mı, Haluk Zülfikar mı, Nurkan Yağız mı, Yusuf Yüceyaltırık mı, Türk Hemofili Derneği üyeleri mi bilinmemektedir" diye konuştu.

Zülfikar

"Hukuk Müşavirliğine ise hukuk dışı atama"
Hukuk Müşavirliğinde de usulsüz atamanın olduğunu ifade eden personeller, "Bir üniversitenin en önemli birimlerinin başında gelen ve tecrübe, bilgi birikiminin hayati önem taşıdığı Hukuk Müşavirliğine avukatlık yetkisi dahi olmayan ve rektör yardımcısının bizzat şahsi asistani olan bir kişi atanmıştır. Bununla da kalmayan rektör, YÖK denetçilerine ait olan odayı boşaltıp danışmanına tahsis etmiştir. Çocuk kliniğindeki hocalara mobbing olsun diye birimlerde yapılan tüm toplantılara katılıp hakaretler yağdırmaktadır. Sürekli "Cumhurbaşkanın arkadaşıyım kimse bana dokunulmaz" diye sayın Erdoğan'ın da adını kullanmıştır" diye aktardı.

Personeller Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan yardım isteyerek İstanbul Üniversitesi'nde incelemelerin başlatılması gerektiğini dile getirdi.

Muhabir: Alper Temiz