İZMİR HABERLERİ

İzmir ekonomisi Türkiye’nin gerisinde kaldı

İZTO Başkanı Mahmut Özgener, aralık ayı meclis toplantısında yaptığı konuşmada, "İzmir, son dört yıllık büyümesinin, Türkiye ortalamasının altında kaldı" dedi.

SON MÜHÜR- GAMZE ESKİKÖY/ İzmir Ticaret Odası (İZTO) Aralık ayı olağan meclis toplantısı, 12 Haziran 2024’te temeli atılan İzmir Ekonomi Üniversitesi Güzelbahçe Kampüsü’nün açılışının planlandığı Temmuz 2026 da açılacağını duyurdu. Toplantıya İZTO Meclis Başkanı Selami Özpoyraz başkanlık ederken, İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, İzmir’in son dört yıllık ekonomik büyümesinin Türkiye ortalamasının altında kaldığını söyledi.2023 yılında İzmir ekonomisinin yalnızca yüzde 0,9 oranında büyüdüğünü, bu durumu sanayi sektöründeki daralma ile ilişkilendirerek, 2025 yılı için küresel ekonominin yumuşak iniş yapmasının beklendiğini ve teknolojik gelişmelerin ekonomik büyümede önemli bir rol oynayacağını vurguladı.

"İzmir büyümede geride kaldı"

Özgener, 2023 yılı ekonomik değerlendirmesinde İzmir’in büyüme oranının Türkiye ortalamasının altında kaldığını belirtti. Türkiye ekonomisinin yüzde 5,1 oranında büyümesine rağmen, İzmir ekonomisinin sadece yüzde 0,9 oranında büyüdüğünü vurgulayan Özgener, bunun en önemli nedenlerinden birinin sanayi sektöründeki daralma olduğunu söyledi.

Özgener, Türkiye genelinde yüzde 1,7 büyüyen sanayi sektörünün İzmir’de yüzde 3,6 oranında daraldığını, bu durumun kentin ekonomik büyümesine olumsuz yansıdığını ifade etti.

Özgener, tarım ve inşaat sektörlerinde de benzer bir daralma yaşandığını belirtirken, İzmir’in büyümesinin yüzde 2,3’lük kısmının hizmet sektörü kaynaklı olduğunu, ancak bu büyümenin diğer sektörlerdeki daralmayı telafi etmeye yetmediğini dile getirdi.

Ayrıca, çevre illerin sanayi alanındaki büyümeleri göz önüne alındığında, İzmir’in hizmet sektörü alanındaki yatırımlarını ve kapasitesini artırması gerektiğinin altını çizdi ve  “İzmir’in gelişmesi için sanayi, tarım ve inşaat sektörlerinde toparlanma sağlanması ve hizmet sektöründe yapılacak yatırımların arttırılması gerekiyor.

Bu sayede kentin ekonomik büyüme potansiyeli daha da güçlenecek” dedi.

2024 yılı değerlendirildi

İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, 2024 yılı ekonomik değerlendirmesinde pandeminin dünya ekonomisindeki etkilerine değindi. Özellikle pandemi sonrasında yaşanan eş zamanlı arz ve talep şoklarının küresel ekonomiyi derinden etkilediğini belirten Özgener, bu tür bir şokun dünya tarihinde ilk kez görüldüğünü ifade etti. “Pandemi sonrası dönemde enflasyonun düşüş kaydettiği bir yıl olması önemliydi. Ancak, küresel ekonominin yeniden toparlanması için atılacak adımlar hala belirsiz” diyen Özgener, ekonomik belirsizliklerin devam ettiğini vurguladı.Özgener, dünya ekonomisi için 2024 yılının zorlu başladığını ancak resesyon riski ile birlikte küresel ekonominin daha sağlam bir duruş sergilediğini belirtti. “2024 yılı kötü başladı, fakat dünya ekonomileri resesyona girmedi. Bununla birlikte, ekonominin geleceği açısından olumlu sinyaller bekleniyor” dedi.

2025 yılı ekonomik beklentileri

2025 yılına dair beklentilerin de ele alındığı toplantıda Mahmut Özgener, küresel ekonominin 2025 yılında nasıl şekilleneceğine dair değerlendirmelerde bulundu. “2025 yılı için genel beklenti, resesyonun görülmediği ve küresel büyümenin yumuşak iniş senaryosu ile gerçekleşmesi,” diyen Özgener, 2025’te küresel ekonominin pandemi öncesi döneme geri dönmesinin zor olduğunu belirtti. Ancak, enflasyonun pandemi öncesi seviyelere ulaşmasının da beklenmediğini söyledi. Ayrıca,  faiz oranlarının 2025 yılında düşmeye devam etmesinin beklediğini, fakat bu düşüşün 2010’lu yıllara kıyasla sınırlı olacağına dikkat çekti. Özellikle Amerika Merkez Bankası (FED) ve Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz politikaları ile ilgili gelişmeleri izlediklerini belirten Özgener, “FED ve ECB gibi merkez bankalarının faiz indirimlerinde dikkatli bir yaklaşım sergilemesi gerektiğini düşünüyoruz. Her ne kadar faiz indirimleri söz konusu olsa da, küresel ekonominin toparlanması için daha fazla zamana ihtiyaç olduğu ortada” diye konuştu.

Yapay zeka ve teknoloji

Özgener, küresel ekonomik büyüme için bir diğer önemli faktörün ise yapay zeka ve yüksek teknoloji kullanımı olacağını vurguladı. “Yapay zeka ve teknoloji alanındaki gelişmeler, 2025 yılı itibariyle dünya ekonomisi için önemli bir büyüme kaynağı olacak,” diyen Özgener, bu teknolojilerin yalnızca gelişmiş ülkelerde değil, gelişmekte olan ülkelerde de büyük etkiler yaratması bekleniyor.

JP Morgan’ın değerlendirmelerine göre, küresel büyümenin gelecekte sadece fiziksel ve insani sermayeden değil, aynı zamanda teknoloji ve yapay zeka gibi gelişmelerden de beslenmesi gerektiği ifade ediliyor. “Yapay zeka ve diğer teknolojiler, toplam faktör verimliliği üzerinde büyük bir etki yaratacak. Bu da ekonomilerin büyümesine katkı sağlayacak,” diyen Mahmut Özgener, gelişmiş ülkelerde verimlilik artışı sağlansa da gelişmekte olan ülkeler üzerinde aynı etkinin yaratılmasının beklenmediğini belirtti.

Türkiye ekonomisinin geleceği

İzmir Ticaret Odası’nın değerlendirmeleri arasında Türkiye ekonomisi de önemli bir yer tutuyor. Mahmut Özgener, Türkiye’de de enflasyonla mücadelenin devam ettiğini belirterek, “Türkiye, diğer gelişmiş ülkeler kadar hızlı bir şekilde enflasyon hedeflerine ulaşamasa da, ekonomik programın etkisiyle önemli kazanımlar elde etti,” dedi. Merkez Bankası rezervlerinin arttığına, kur korumalı mevduat uygulamasının etkili olduğuna ve Türk Lirası’na olan ilginin arttığına dikkat çekti. Bununla birlikte, enflasyonun hala düşüş kaydetmesine rağmen dezenflasyon sürecinin tam anlamıyla etkili olmadığını belirtti. “2025 yılı, enflasyonla mücadelenin en ön planda olduğu bir yıl olacak. Ancak, küresel ekonomik belirsizlikler ve iç piyasa dinamikleri, Türkiye’nin enflasyonla mücadeledeki hızını etkilemeye devam edecek,” dedi