İzmir’in Tire ilçesinde yaşayan Murat (48) ve Pınar Vatan (46) çifti, geleneksel Türk el sanatlarından naht ve kazaziyeyi yaşatmak için Tire Kutu Han’daki atölyelerinde özveriyle çalışıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından "Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı" unvanı verilen çift, bu nadide sanatların nesilden nesile aktarılması için üretimlerine devam ediyor.
Devlet memurluğundan naht sanatına uzanan yolculuk
Asıl mesleği laborantlık olan Murat Vatan, yaklaşık 25 yıl boyunca laboratuvar teknisyeni olarak çalıştıktan sonra, tutkusu haline gelen naht sanatına kendini adamak üzere görevinden istifa etti. Vatan, “Hobi olarak gemi modelciliğine başlamıştım, kıl testereyi kullanmayı öğrenince naht sanatını tanıdım, hoşuma gitti. 18 seneden beri bu sanatı icra etmekteyim. Bu sanata duyduğum aşk yüzünden devlet memurluğundan istifa ettim ve bu sanat dalı üzerinde kendimi daha çok geliştirdim” dedi.
Naht sanatının Selçuklu ve Osmanlı dönemine dayandığını vurgulayan Vatan, ahşap üzerine oyma yapılarak hazırlanan bu sanat dalının günümüzde çok fazla bilinmediğine dikkat çekti. Vatan, “Çoğu kişi naht sanatını bilmiyor” sözleriyle farkındalık eksikliğine dikkat çekti.
Tarihi Kutu Han’da sanatın izinde
Yaklaşık dört yıl önce Tire’deki tarihi Kutu Han’da atölye açan Vatan çifti, burada hem bireysel hem de ortak çalışmalara imza atıyor. Üretimlerini hem atölyede hem de ev ortamında sürdüren çift, gümüş ve ahşabı bir araya getirdikleri eserlerle dikkat çekiyor. Murat Vatan, “Türkiye'de karı-koca olarak farklı dallarda sanat yapan çok nadirdir. Birbirimizle ortaklaşa yaptığımız çalışmalarımız oluyor. Ortak üretmek güzel oluyor” ifadelerini kullandı.
Kazaziye ile tanışma ve sanata adım atış
Devlet okulunda sınıf öğretmenliği yapan Pınar Vatan ise yaklaşık sekiz yıl önce tesadüfen karşılaştığı kazaziye sanatıyla ilgilenmeye başladı. Tespih püsküllerinde gördüğü detayların ilgisini çekmesiyle bu alana yönelen Vatan, kendi çabasıyla bu zanaatı öğrenerek geliştirdi.
“Kazaziye bin ayar gümüşün ibrişim denilen ipek iplik üzerine çekilmesiyle hazırlanıyor. Kendine has motifleri, düğümleri var” diyen Vatan, bu sanatın da zamanla unutulmaya yüz tuttuğuna dikkat çekti.
Birlikte üretiyor, birlikte yaşatıyorlar
Vatan çifti, farklı dallarda olsalar da sanat üretiminde birbirlerine destek oluyor. Eşinin sanata olan bağlılığına her zaman yardımcı olmaya çalıştığını belirten Pınar Vatan, “Türkiye'de çok nadirdir karı-koca birlikte farklı sanat dallarında somut olmayan kültürel miras ürünlerini yapmak. Birlikte çalışmak çok güzel. Beraber güzel şeyler çıkarıyoruz” dedi.
Emekli olduktan sonra kazaziye sanatını öğretmek istediğini söyleyen Pınar Vatan, öğretmenlik mesleğinin de bu süreçte kendisine avantaj sağlayacağını belirtti. “Sanatların devamı için kursların yaygınlaşması gerektiğini düşünüyorum” sözleriyle, kültürel mirasın korunmasında eğitimin önemine vurgu yaptı.