Son Mühür - Seçil Ünlü / İzmirli üç firma, İzmir Ticaret Odası'nın (İZTO) ihracat konusunda sunduğu desteklerden faydalanarak Almanya’dan Rusya’ya, Amerika Birleşik Devletleri’nden Kanada’ya kadar farklı pazarlara açıldılar. Aile işletmesinde ikinci nesil olarak görev yapan Şule Karapınar Avcu, dostluklarını iş ortaklığına dönüştüren kadın girişimciler Aslı Şakran Yalın ve Nuriye Uzun, tasarımlarıyla e-ticaretin zirvesine ulaşan Emre Berber, sıfırdan başladıkları ihracat yolculuklarını anlattılar.

İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, üyelerinin başarı hikayelerinin en büyük motivasyon kaynağı olduğunu belirterek, doğru stratejik planlama ve buna paralel hazırlanmış bir yol haritasıyla başarının kaçınılmaz olduğunu vurguladı.

İhracat Destek Ofisi 8 bin katılımcıya ulaştı

İzmir Ticaret Odası, ihracat potansiyeli düşük veya düzensiz olan üyelerin uluslararası pazarlarda rekabet gücünü artırmak ve ihracat yapmayan üyeleri ihracata başlatmak amacıyla 2018 yılında T.C. Ticaret Bakanlığı ve TOBB arasında imzalanan protokol çerçevesinde İhracat Destek Ofisi projesini hayata geçirdi. Ofis, bire bir danışmanlık hizmeti sunmanın yanı sıra, çevrimiçi ve fiziksel eğitimler ile toplamda 8 binin üzerinde katılımcıya ulaştı.

İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, 2024 yılında İzmir’in 16,9 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini ve 4,3 milyar dolarlık dış ticaret fazlası vererek ülke ekonomisine önemli bir katkı sağladığını ifade etti. Özgener, şunları söyledi:

“Oda olarak, daha önce hiç ihracat yapmamış ya da ihracatta istediği noktaya ulaşamamış üyelerimize destek olmaktan memnuniyet duyuyoruz. Gerek verdiğimiz eğitimler, düzenlediğimiz toplantılar, gerekse Ticaret Bakanlığımızın desteklediği UR-GE projelerimizle üyelerimizin farklı pazarlara adım atmasına katkı sağlıyoruz. Üyelerimizin başarıları, bu yoldaki en büyük motivasyon kaynağımız. Bu başarı hikayelerinin, yola yeni çıkan üyelerimize ilham vermesini diliyoruz.”

İhracat kapasitemizi dijitalleşme ile artırabiliriz

Özgener, ihracatın gelişebilmesi için geleneksel güçlü sektörlerin yanı sıra teknoloji ve inovasyona daha fazla yatırım yapılması gerektiğini belirtti. Özellikle ileri teknoloji içeren ürünlerin üretimi ve ihracatının, uluslararası pazarda rekabet avantajını artıracağını vurgulayan Özgener, dijitalleşmenin önemine de değindi.
“KOBİ’ler için dijital dönüşüm, rekabetçi kalabilmenin temel koşulu. Üretimden pazarlamaya kadar tüm iş süreçlerinde dijitalleşmeye öncelik verilmesi gerekiyor. Bu noktada e-ihracatın önemine ayrıca değinmek istiyorum. E-ihracat yapabilme kabiliyeti, KOBİ’lere coğrafi engelleri aşma ve dünya genelindeki tüketicilere doğrudan ulaşma imkânı sunuyor. Bölgemizin ihracat kapasitesini e-ihracat ile artırmamız mümkün” dedi.

İzmir’den çıkıp dünyaya ulaşan 3 başarı öyküsü

İzmirli Aslı Şakran Yalın ve Nuriye Uzun’un başarı hikayesi, çocuklarının arkadaşlığıyla başladı. Güzel Sanatlar Fakültesi mezunu Nuriye Uzun, 2017 yılında kendi tasarımlarından oluşan bir tekstil markası kurdu. Aslı Şakran Yalın ise uzun yıllar kurumsal bir firmada ihracat departmanında çalıştı. 2019 yılında iş ortaklığına dönüşen dostlukları, kısa sürede büyüyerek toplamda 8 ülkeye ihracat yapmalarını sağladı.

Aslı Şakran Yalın, İzmir Ticaret Odası'nın verdiği eğitimleri ve sunduğu desteklerin işlerini büyütmelerine katkı sağladığını belirterek, şöyle dedi:
“İzmir Ticaret Odası İhracat Destek Ofisi’nin sihirli bir değnek gibi bize dokunduğunu söyleyebilirim. Yol haritamızı belirlemede çok yardımcı oldular. Şu an bünyemizde bir ihracat departmanı kurduk. İhracatımız şu an yüzde 30 oranında. Hedefimiz; ABD ve Kanada pazarında büyümek ve Türk Cumhuriyetleri'ne girmek.”

Nuriye Uzun ise, ihracat yaparken özgün olmaya özen gösterdiklerini belirtti:
“Ürünlerimizde Anadolu motiflerini kullanıyoruz. Kültürümüzü dünyaya tanıtmak bizi ayrıca mutlu ediyor. Her müşterimize özel yeni tasarımlar, yeni Ar-Ge çalışmaları yapan butik bir işletmeyiz. Bunun, başarımızda önemli bir etken olduğunu düşünüyoruz.”

İzmir Ticaret Odası, dönüm noktası oldu

İzmirli Şule Karapınar Avcu, üniversitede endüstri mühendisliği bölümünü bitirdikten sonra, 2008 yılında babası Yusuf Karapınar tarafından kurulan Lider Etiket adlı aile şirketinde çalışmaya başladı. İkinci nesil olarak firmada yer alan Karapınar, özellikle teknolojik gelişmeler ve ihracatın artırılması konusunda araştırmalar yaptı. 2018 yılında baba-kız, yeni yatırımlar ve üretim kapasitesinin artmasıyla yerel ve uluslararası fuarlara katılmaya başladılar.

Bir fuarda İzmir Ticaret Odası yetkilileriyle tanıştıklarını belirten Karapınar, şunları söyledi:
“Bu bizim dönüm noktamız oldu. Bize ihracat konusunda rehberlik ettiler. İzmir Ticaret Odası İhracat Destek Ofisi ile görüşmemiz sayesinde şu an katılımcısı olduğumuz UR-GE projesine dahil olduk. Bugün, İzlanda, İsveç, Almanya, Gürcistan, Fransa ve Kıbrıs’a ihracat yapıyoruz. Hedefimiz ihracat kapasitemizi kademeli olarak artırarak 5 yıl sonunda yüzde 35’e çıkarmak. İhracata yeni başlayacak olan firmalara en önemli tavsiyem, Ticaret Odası gibi destek alabilecekleri kurumlarla iletişime geçmeleri ve sağlanan fırsatlardan faydalanmalarıdır. Doğru yönlendirme ve desteklerle ihracatta ivme kazanmak çok daha kolay hale geliyor.”

İhracat Destek Ofisi’nde yaptığı staj kariyerine yön verdi

İzmir Ekonomi Üniversitesi Dış Ticaret ve Finansman bölümü mezunu Emre Berber, stajını İzmir Ticaret Odası İhracat Destek Ofisi projesinde tamamladı. Mezun olduktan sonra, aile mesleği olan mobilya sektöründe bir girişim yapmaya karar verdi. İzco Design firmasını kurarak modüler mobilya üretmeye başladı.

E-ticarette büyük bir ivme yakaladığını belirten 26 yaşındaki Berber, şöyle dedi:
“İzmir Ticaret Odası İhracat Destek Ofisi projesinde yaptığım çalışmalar bana büyük katkı sağladı. 2 yıl boyunca ihracat üzerine araştırmalar yaptım. Sırbistan, Filistin, İngiltere gibi ülkelerle ihracat yapmaya başladım. Şimdi hedefim; İngiltere’de bir şirket kurmak ve yönümüzü tamamen ihracata çevirmek.”

Muhabir: Seçil Ünlü