Altın ithalatındaki belirsizlik ve kaçakçılıkla mücadele, Türkiye’nin altın piyasasında yeni bir tartışma başlattı. Altın ve Para Piyasaları Uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, ithalat sürecinde kime ne kadar altın getirildiğinin açıklanmasını ve kaçak altın yakalandıktan sonra nasıl bir işlem uygulandığının kamuoyuna şeffaf bir şekilde bildirilmesini talep etti. Takı Üreticileri ve İhracatçıları Derneği (TÜİD) Başkanı Mustafa Kamar ise vatandaşın yüksek talebinin fiyat farklarını artırdığını ve bunun kaçakçılığı körüklediğini vurguladı. Uzmanlar, halkın bu süreçte ekonomik kayba uğradığını belirterek daha sıkı denetim ve şeffaflık çağrısında bulundu.
Altın ve Para Piyasaları Uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, Türkiye’nin altın ithalatında yaşanan şeffaflık sorunlarına dikkat çekti. Uluslararası piyasa ile Türkiye arasındaki kilogram altın fiyat farkının 3.700 dolar seviyesinde olduğunu vurgulayan Yıldırımtürk, bu farkın yıl sonunda 4.500 dolara kadar çıkabileceği uyarısında bulundu.
Aylık 12 ton altın ithalatı yapılıyor ama kime ne kadar gidiyor?
Altın ithalat süreçlerinde kime ne kadar izin verildiği ve yakalanan kaçak altınlara nasıl bir işlem uygulandığı konusunda bilgi eksikliği olduğunu belirten Yıldırımtürk, “Aylık 12 ton altın ithalatı yapılıyor ama bu altın kime ne kadar dağıtılıyor? Bazıları neden daha fazla ithalat yapabiliyor? Bu konuda ciddi bir şeffaflık eksikliği var. Yakalanan kaçak altınlarla ilgili de kamuoyuna bilgi verilmiyor. Kaçak altınlar müsadere edildikten sonra ne oluyor? Liste yayınlanmalı, kimin ne kadar altın getirdiği açıkça paylaşılmalı" dedi. Yıldırımtürk ayrıca, Türkiye’nin yıllık altın ihtiyacının 250-300 ton arasında olduğunu ancak resmi ithalatın bu talebi karşılamadığını belirterek, açığın kaçak yollarla doldurulduğunu ve bunun piyasa dengelerini bozduğunu ifade etti.
Vatandaş kaçakçılığın bedelini ödüyor
Takı Üreticileri ve İhracatçıları Derneği (TÜİD) Başkanı Mustafa Kamar ise altın piyasasındaki sorunların temelinde, Merkez Bankası ve vatandaşın talep artışının yattığını söyledi. Talep artışının uluslararası piyasa ile Türkiye arasındaki fiyat farkını büyüttüğünü ve kaçakçılığı teşvik ettiğini belirten Kamar, “Bugün bir Ata Lira (Cumhuriyet altını) 19 bin 500 TL olması gerekirken 20 bin 500 TL’ye satılıyor. Aradaki bin lira kaçakçıya gidiyor. Vatandaş bunun bedelini ödüyor. Yıllık 44 ton kaçak altın riski var, bu da yaklaşık 4 milyar dolarlık bir değer kaybı demek. Kaçakçıların kazancı, uluslararası piyasa farkları nedeniyle büyüyor ve halk bu farkı cebinden ödüyor" dedi.
Kamar, kaçakçılıkla mücadele edilmediği takdirde bu durumun piyasada daha büyük sorunlara yol açacağını ifade etti.
