İZMİR HABERLERİ

Kanserin önüne geçen teknoloji İzmir'de geliştirildi!

İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi'nden bir ekip, sindirim sistemi organlarındaki anormal dokuları kansere dönüşmeden yok edebilecek bir cihaz geliştirdi. Endoskopiye takılabilen bu başlık, hayvan deneylerinde başarılı sonuçlar elde ederek, kanser öncesi dönemde erken müdahale imkanı sağlıyor.

İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi'nden bir ekip, sindirim sistemi organlarında bozulmuş ve kanser riski taşıyan anormal dokuları kansere dönüşmeden yok edebilecek bir cihaz geliştirdi. Geliştirilen cihaz, endoskopi işlemlerinde kullanılabilecek bir başlık olarak tasarlandı ve yapılan hayvan deneylerinde başarı sağlandığı belirtildi. Bu yenilikçi teknoloji, Avrupa Araştırma Konseyi (ERC) tarafından desteklenen ve TÜBİTAK’ın da katkı sağladığı bir proje kapsamında ortaya çıktı. Proje, 1,6 milyon avro hibe desteği aldı.

Kanser öncesi dönemde erken müdahale

İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi’nde görevli Doç. Dr. Serhat Tozburun ve ekibi, sindirim sistemi organlarında kanserli dokuların artışını gözlemleyerek, 2021 yılında bu soruna çözüm üretmek amacıyla bir proje başlattı. TÜBİTAK ve Avrupa Araştırma Konseyi tarafından desteklenen "Clarisurge" adlı projede, endoskopi cihazına takılabilen 1 santimetrelik bir başlık geliştirildi. Bu başlık, kanser öncesi anormal dokuları tespit etmeyi ve hemen tedavi etmeyi amaçlıyor.
Doç. Dr. Serhat Tozburun, endoskopi cihazlarının genellikle kanser öncesi anormal dokuların teşhisi ve tedavisinde kullanılmadığını belirterek, geliştirdikleri başlık sayesinde bu sorunun çözüleceğini vurguladı. Tozburun, “Geliştirdiğimiz teknoloji, endoskopi girişimleri esnasında teşhis ettikleri yüzeysel anormal dokuların hemen tedavi edilmesini sağlayacak bir teknoloji” dedi.

Cihazın çalışma prensibi

Geliştirilen cihaz, anormal doku tespit edildikten sonra, tespit edilen bu dokulara odaklanarak tedavi sürecini başlatıyor. Tozburun, cihazın çalışma şekli hakkında şu bilgileri verdi: “Tespit edilen anormal doku yapılarına doğru cihazımız yaklaştırılacak ve negatif basınçla yani çekme kuvvetiyle anormal yüzeysel dokular bir kanala hapsedilecek. Bu kanalda çok düşük kuvvetli elektrik akımlarıyla hücre yapılarını bozarak, ısı olmadan anormal dokuların yok edilmesi sağlanacak. Böylelikle bu hücreler orada yok olmuş olacak. Anormal dokuyu oluşturan hücrelerin seçilerek zamanında yok edilmesini sağlamış olacağız.”
Cihazın içinde yer alan küçük elektrotlar sayesinde, düşük kuvvetli elektrik akımlarıyla anormal dokulara müdahale edilerek, kansere dönüşme riski ortadan kaldırılacak. Tozburun, cihazın tek kullanımlık ve hastaya özel olduğunu, işlem sonrasında aparatın atılacağını da sözlerine ekledi.

Sağlık teknolojileri alanında yeni bir dönem başlatma potansiyeli

Proje, sağlık teknolojilerinde devrim niteliğinde bir gelişme olarak görülüyor. Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz, projenin Türkiye’nin araştırma ekosistemine önemli katkılar sağladığını belirterek, “Projenin sağlık teknolojilerinde yeni bir çağ başlatma potansiyeline sahip olduğunu” ifade etti. Yılmaz, ayrıca alınan hibenin hem uluslararası alanda hem de Türkiye’de nitelikli araştırmaların desteklenmesi açısından büyük bir öneme sahip olduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Yılmaz, “Bu tür araştırmalar, hem ülkemizdeki bilim insanlarını uluslararası arenada daha görünür kılıyor hem de genç araştırmacılara ilham kaynağı oluyor” diyerek, projenin Türkiye'deki bilimsel gelişmelere olan katkısına dikkat çekti.