Geçtiğimiz günlerde özellikle Adalar’da tartışmaya sebep olan minibüs seferleriyle alakalı eğitimci yazar Levent Kazak sosyal medya üzerinden yazdığı mektupta, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na konuyla alakalı uzun bir yazı yazdı.

Fahrettin Altun ABU'da konuştu: "Batılılaşma tahakkümü son buldu!" Fahrettin Altun ABU'da konuştu: "Batılılaşma tahakkümü son buldu!"

Levent Kazak Ekrem İmamoğlu'na seslendi

‘Ada protestoları hakkında bilmek istenip de sormaya çekinilen her şey’ başlığıyla yazılan mektupta Levent Kazak, İmamoğlu’na seslenerek; “Bir adalı olarak, son günlerde kamuoyunu meşgul eden azman minibüs sorunuyla ilgili, halk ile kurumlar arasında düzgün bir iletişim kurulamadığı görüşündeyim. Yanlış bilgiler havada uçuşuyor, ortam buram buram provokasyon kokuyor. Sadece kamuoyunun değil, İBB tarafının da eksik bilgiye sahip olduğu düşünüyorum ki aksi gerçekten kabul edilemez.” ifadelerini kullandı.

Levent Kazak: Sığmıyoruz!

Yazdığı mektubunda Adalar’ın ulaşım sisteminden ve Ada halkının yaşadığı sıkıntılardan da bahseden Kazak, “Bilmeyenler için söylüyorum, adalarda akülü bisiklet, motor türü şeyler kullanılabiliyor ama bunlar da yasal değil. Toplu taşıma çözüm olarak sunuluyor ama yetmiyor. Adayı çevreleyen Nizam ve Yılmaztürk caddeleri sözde cadde ama aslında küçük bir sokak genişliğindeler, adanın tabiatı gereği bazı noktalarda yol 3 metre genişliğine kadar daralabiliyor. Tüm adayı taşıyan bu daracık yolu adalılar, işe, alışverişe gidenler, dönenler, öğrenciler, bisikletliler, akülü bisikletliler, akülü motorlular, bir işten diğerine giden esnaflar, küçük elektrikli taksiler, küçük elektrikli otobüsler, elektrikli polis araçları, çöp kamyonları, diğer kamu araçları, köpekler, kediler, martılar, kirpiler, mamalara çöken kargalar, pazarcılar, sucular, korsan vasıtalar ve tabii ki her gün adaya ziyarete gelen 40-50 bin kişi paylaşıyor. Sığmıyoruz.” diye yazdı.

"İBB iyi niyetle bu sorunu çözmek istiyor"

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin söz konusu sorunu iyi niyetle çözmeye çalıştığını da belirten Levent Kazak, mektubunda İBB’nin çözüm önerilerinden şu sözlerle bahsetti: “İBB iyi niyetle bu sorunu çözmek istiyor. Şu andaki mevcut elektrikli (akülü) taksi ve elektrikli otobüs sistemi aslında çok iyi çalışıyor ama yaz nüfusu 100 binleri bulunca yapılacak hiçbir şey yok, yetmiyor. Faytonlar kalktıktan sonra gelen bu elektrikli araçlara dört senedir ruhsat alınamadı. Alternatif olarak (şimdilik) 12 adet azman minibüs getirildi. Bunlar eski minibüslere benzeyen, Sarıyer-Beşiktaş, Kartal-Pendik arası çalışan minibüslerin bire bir aynıları, fakat elektriklisi. Bu taşıtlar adayı tanımayan, adaya hiç adımını atmamış bir ekip tarafından onaylanmış belli ki.”

"Adalar'ın yaşam kültürünü, ekosistemini ezerek geçilemez"

Adalar halkının İBB’nin çözüm önerilerine neden destek vermediğini de detaylı bir şekilde anlatan Levent Kazak, “En büyük neden, çözüm diye sunulanın bir çözüm olmaması. Bu azman minibüsler yollara sığmıyor, iki minibüs yan yana geçemiyor; eşyanın tabiatına aykırı, yukarıda tarifi yapılan yollara sığmıyorlar. Olmuyor. Geçerken tüm yayaları, bisikletlileri yolun dışına itmek zorundalar. Çirkin değil, çok çirkinler. Şimdi çirkinlik izafidir diyen olacaktır ama bu onların güzelliği! Bu durum için geçerli değil bu laflar, ansiklopedide çirkinlik maddesine bakarsanız karşısında azman minibüs çıkar. Dünyaya sirayet eden bir çirkinlik. Kapasiteleri cüsseleri ile aynı oranda değil, şu anda hizmet eden minik otobüslerin taşıma kapasitesi ile aynı, ikisi de 13 kişi. Fark yok. Ama hacim olarak onların tam üç katı. Adalar bir yaya bölgesi, SİT alanı. Sadece turizm odaklı çözümler doğru değil, ada sakinlerinin yaşamlarını, düşüncelerini gözetmek, adanın tarihi, kültürel ve doğal yapısını koruyarak ilerlemek gerekiyor. Adalar'ın yaşam kültürünü, ekosistemini ezerek geçilemez.” İfadelerine yer verdi.

"Belediye halk ile İBB arasında kalmış durumda"

Son olarak Adalar’da bu sorun üzerinden ortaya çıkan protestolar hakkında da bilgilendirme yapan Kazak şu cümlelerle mektubunu sonlandırdı: “İlk protestolara 16 bin nüfuslu ilçede (muhtemelen yazlıkçılar hariç) 5 bine yakın imza toplandı, protestolara 27 Mayıs’ta ara verildi ve olması gerektiği gibi ada kent konseyinde bir toplantı yapıldı. Adalıların, Adalar belediye başkanın katıldığı toplantıda İETT Genel Müdürü İrfan Demet, tuhaf ihaleler sonucu bu araçları almak zorunda kaldıklarını, adalıların herhangi bir itirazıyla karşılaşmayan, mevcut küçük otobüslerin tescillerini uzatmaya çalışacaklarını söyleyerek ulaşım konusunda bundan sonra hep beraber karar verileceğinin sözünü verdi ve minibüsleri geri çekti. Üç gün evveline kadar da her şey yolundaydı. Tam bayram öncesi İETT sözünü tutmadı ve bu azman minibüsleri tekrar çalıştırmaya başladı. Protestolar yine başlayınca hiç olmaması gereken oldu ve İETT çevik kuvvetle halkı karşı karşıya getirdi. Adalılar bayramın ilk gününden beri gözaltına alınıyor, dayak yiyor. Bugün darp raporu alanlar var. Adalar Belediyesi ise tam olarak halk ile İBB arasında kalmış durumda, hareket edemiyor.”

Muhabir: ATAKAN BAŞPEHLİVAN