Milli Beka Hareketi, Ordu'nun Aybastı ilçesinde görevli Cumhuriyet Savcısı Mücahid Şaamil Koca'ya yapılan saldırıyı kınadı. Koca'nın restoran dolu olduğu için yemek yiyemediği ve mekanın sahiplerini ve çalışanlarını gözaltına aldırdığı yönünde haber yapan, görüntüler ortaya çıkınca da özür dileyen İsmail Saymaz'ı protesto eden Milli Beka Hareketi üyeleri, Halk TV önünde toplandı.
Milli Beka Hareketi Başkanı Murat Şahin açıklamalarda bulundu; “Geçtiğimiz günlerde Ünye Cumhuriyet Savcısı Sayın Mücahit Kamil Koca hakkında kabul edilmesi mümkün olmayan bir hadiseye yanlış haber yaparak kamuoyuna servis eden ve akabinde bu dezenformasyon içerikli haberin yayılarak milyonlarca kişinin, yalan yanlış anlamasına ve yanlış yorum yapılmasına sebebiyet veren Halk TV ve İsmail Saymaz'ı protesto etmek için toplandık. Şerefli bir Türk savcısına yapılan bu kabul edilemez haberi kamuoyuna servis eden kim varsa hepsini kınamak ve bu hadiseye tek kelime etmeyen, en ufak bir tepkiyi vermeyen ‘sözde' cumhuriyet savunucularını da büyük Türk milletine şikayet etmek için buradayız" şeklinde konuştu
Şahin, "Ancak ne yazık ki Halk TV ve İsmail Saymaz'ın özellikle bir Türk savcısının onuru ve haysiyetiyle oyarcasına servis ettikleri bu sözde haberi ne habercilik, ne gazetecilik, ne de televizyonculuk anlayış ve değerleriyle uyuşmadığını en gür sesimizle haykırmak için buraya geldik. Şerefli bir Türk savcısının yanında eşi de 9 aylık bebeğiyle uğradığı saldırı büyük Türk milletinin yüreklerine dağlamıştır. Sayın savcımızın 9 aylık bebeğinin yere düşmesi sonucu başından ağır yaralanması da kalplerimizi paramparça etmiştir. Bu üzücü hadisede sayın savcımız hem lokanta çalışanları tarafından saldırıya uğramış hem de sanki haksızmış gibi bazı buradaki Halk TV gibi medya organları tarafından maalesef ki itibar suikastına maruz kalmıştır. Hadisenin malum medya organları ve gazetecilerin servis ettiği gibi çıkmaması üzerine yapılan yayınlar alelacele silinmiş ve ardından da Halk TV'de görev yapan İsmail Saymaz bir özür mektubu yayınlamıştır. İşte burada bulunmamızın en önemli sebeplerinden birisi de bu hadisenin yaşandığı mekanın eğer ki ön girişinde tabela olmasaydı sayın savcımıza ve ailesine yapılan saldırı anı tespit edilmeseydi ne olacaktı. Suçsuz, günahsız ve tam aksine saldırıya uğramış olan şerefli bir Türk savcısı bu dezenformasyon haberler ile açığa alınma tehlikesiyle karşı karşıya mı kalacaktı? İtibarı yerle yeksan mı olacaktı? Olmaz, olamaz bu yalan haber kabul edilemez bir haldir” dedi