ALPER TEMİZ - Akbelen Ormanı'nında maden genişletme çalışması için binlerce ağacın kesilmesine neden olan YK Enerji A.Ş, yıllardır İkizköylüler tarafından dava ediliyordu. Hemen hemen tüm davalarda İkizköylüler haklı çıkarken, şirketin eylemleri iddialara göre politik destek nedeniyle tam olarak durdurulamıyordu. Aradan geçen yıllara rağmen şirket, ağaç kesme eylemlerine son vermemiş ve yöntemler geliştirdiği, köylülerce ortaya çıkartılmıştı. Bunların başında gelen gece ağaç kesip, gizlemek için toprak altına gömme faaliyeti, bu defa orman yangınlarının gölgesinde gerçekleştirildi.
Geçtiğimiz hafta sonu Karacahisar Köyü'nde çıkan yangına destek gönderdiğini söyleyen şirket, aynı gece zeytinliklerin hemen yanındaki ormanlık bir tepeyi kürüyerek yok etti. Köylülerin deşifre ettiği skandal görüntüler, vatandaşları şok etmişti. Bugün ise İkizköy, Çamköy ve Karacahisar Köylüleri, ağaç kesme faaliyetlerine yeniden "dur demek için bir araya geldi.
"Yangını fırsata çeviren bu ikiyüzlü şirketi uyarıyoruz"
Köylüler tarafından yapılan açıklamada şunlara yer verildi; "Gözümüz kulağımız üzerinizde! Attığınız her adımı takip ediyoruz. Bir sonraki adımınızı zeytinlerimize atacağınızı, gece gündüz bunun için çalıştığınızı biliyoruz. Fakat siz de şunu iyi bilin: Köyümüze bir adım daha yaklaşmanıza; topraklarımızı, zeytinlerimizi, köylerimizi talan etmenize asla ama asla izin vermeyeceğiz! Zeytincilik Kanunu'nu Akbelen'de uygulamayan, şirkete zeytinlerimizi peşkeş çeken yetkililer duyun sesimizi: Siz rahat koltuklarınızda Akbelen'e gözlerinizi kapatırken, biz köylüler sizin korumanız gereken zeytinleri gece gündüz korumaya çalışıyoruz"
Tarım ve Orman Bakanlığı'na çağrı!
"Milas İlçe Tarım Müdürlüğü, neredesin? Muğla İl Tarım Müdürlüğü, neredesin? Tarım Orman Bakanlığı, neredesin?" diyerek yetkili makamlara seslenen köylüler, şöyle devam etti; "Eğer uygulamayacaksanız, bu kanunları niye yaptınız? Köylünün, üreticinin sesini duymayacaksınız, niye o koltuklarda oturuyorsunuz? Bu şirketin yaptığı hukuksuzluklara niye sesinizi çıkarmıyorsunuz? YK Enerji şirketi, yıllardır kömür madenini köylerimize doğru genişletmek istiyor. Önündeki en büyük engel; yıllarca emek emek büyüttüğümüz, çocuğumuz gibi baktığımız zeytinlerimiz ve bu zeytinlere sahip çıkan biz köylüleriz, bizim haklı mücadelemiz. Bu ülkede bir zeytincilik kanunu var. Bu kanuna göre: kömür madeni, zeytinlerimize 3 km'den daha fazla yaklaşamaz. Zeytinlerimize zarar verecek faaliyetler yapamaz. Zeytinlerimize dokunamaz. Fakat YK Enerji şirketi kanun dinlemiyor; zeytinlikleri korumakla yükümlü kurumlar da köylüyü, zeytini, tarımı korumak, zeytincilik kanununu uygulamak yerine, şirketlerin cebini, kârını koruyor. Zeytinlere sahip çıkması gerekenler koltuklarında uyurken, şirket bir fırsat yaratıp önüne çıkan zeytinliklerden kurtulmanın peşinde. Bunun için kirli oyunlar oynuyor. Madenin büyümesine engel olan zeytinleri, zeytinliği yanan köye taşıma vaadiyle köylüleri ikna etmeye çalıştığını duyuyoruz. Böylelikle başka bir köyün mağduriyetini kullanarak, yok edeceği 30'a yakın köyü ve biz yüzlerce köylünün mağduriyetini örtbas etmeye çalışıyor.
Zeytincilik Kanunu'nu delmeye çalışan, gizli gizli zeytinleri kürümenin yollarını arayan, yangın mağduriyeti yaşayan komşu köylülerimizi kullanmaya çalışan YK Enerji şirketinin tüm oyunlarını görüyoruz! Bugüne kadar yönetmelikleri değiştirmeye çalıştınız, olmadı. Zeytincilik Kanununun altını oymaya çalıştınız, olmadı. Zeytinliklere kepçelerle girip gizlice sökmeye çalıştınız, olmadı. Şimdi de asılsız bilgilerle, yalan haberlerle, yangın mağduriyetini kullanarak insanların aklını karıştırmaya, kamuoyunu yanıltmaya çalışıyorsunuz. Köylüleri karşı karşıya getirmeye çalışıyorsunuz. Buna hiçbir zaman müsaade etmeyiz. Buradan komşu üç köy olarak, madenin yok etmek istediği Karacahisar'dan size sesleniyoruz: Yine başaramayacaksınız! Yıllardır aynı yörede birlikte yaşadığımız, birlikte ürettiğimiz insanlarla bizi karşı karşıya getiremeyeceksiniz.
Maden ile dayandığınız, tehdit ettiğiniz zeytinlerimize, topraklarımıza girmenize asla izin vermeyeceğiz! Eğer zeytinlerimizin dalına dokunmaya kalkarsanız, 7'den 70'e yıllardır bu topraklarda yaşayan, üreten, geçinen biz köylüleri karşınızda bulursunuz! Pis ellerinizi üzerimizden çekin, yaşamlarımızı rahat bırakın!"