MÜSİAD İzmir Başkanı Gökhan Temur, bu gelişmenin Türkiye için "sıcak para" girişlerinde artış anlamına gelebileceğini belirterek, ekonomik risklerin yönetilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Temur, "Sıcak para giriş-çıkışlarının riskleri mutlaka göz önünde bulundurulmalı. MÜSİAD olarak görüşümüz orta ve uzun vadeli portföy yatırımları ve doğrudan yatırımların artırılmasına odaklanılması gerektiği yönündedir." ifadelerini kullandı.

"Piyasalar üzerinde kalıcı hasarlar bırakabilmektedir"

Son dönemde Türkiye'nin CDS risk primindeki düşüşü ve kredi derecelendirme kuruluşlarının olumlu revizyonlarıyla birlikte ülkenin yatırımcılar için yeniden güvenli bir liman haline geldiğini ifade eden Temur, bu durumun iç piyasaya olumlu yansımalar sağlayabileceğini dile getirdi.
Temur açıklamalarında, kısa vadeli sermaye girişlerinin piyasaları geçici olarak rahatlattığını ancak kalıcı çözümler sunmadığın tecrübelerle sabit olduğunu, bu nedenle MÜSİAD olarak odaklanılması gereken noktanın orta ve uzun vadeli portföy yatırımları ile doğrudan yatırımların artırılması olduğunu belirtti. 

"0rta ve uzun vadeli yatırımlara odaklanmalıyız"

Sıcak para giriş-çıkışlarının ani ve öngörülemez hareketlerinin ekonomi üzerindeki potansiyel etkilerinin göz ardı edilmemesi gerektiğini söyleyen Temur, Türkiye'nin ekonomik büyümesini üretim, ihracat ve istihdam odaklı sürdüreceği inandığını söyledi. Temur sözlerini şöyle sonlandırdı: "Bu noktada ekonomi yönetimi tarafından oluşturulacak politikaların uzun vadeli etkinliğine sahip olması gerektiğini ifade ediyor, Türkiye ekonomisinde üretim, ihracat ve istihdam odaklı büyüme sürecinin devam edeceğine olan inancımızı yineliyoruz."

"Sağlam büyüme için uzun vadeli politikalar gerekir"

MÜSİAD İzmir Şube Müdürü M. Özcan Yetişenoğlu ise konuya ilişkin olarak, Türkiye ekonomisinin sağlam bir büyüme süreci için uzun vadeli politikalara ihtiyaç duyduğunu vurgulayarak, ekonomi yönetiminin bu doğrultuda etkin politikalar geliştirmesi gerektiğini belirtti.

Kaynak: Haber Merkezi