Üretimi ilk kez 1900'lerin başında başlayan plastikler, 1950'de 1,7 milyon ton iken, bugün dünya genelinde yılda 400 milyon tonu aşıyor. Süpermarketlerden alınan sebzelerden evde kullandığımız ambalajlara kadar hayatımızın her köşesine giren bu malzeme, aynı zamanda ciddi sağlık riskleri taşıyan mikro ve nanoplastikler olarak da beslenme zincirimize nüfuz etmiş durumda.
Mikroplastikler Nedir ve Nerelerde Bulunur?
Mikroplastikler, 5 milimetreden küçük plastik parçacıklar olarak tanımlanıyor. Bu parçacıkların daha küçük alt kategorisi olan nanoplastikler ise gözle görülmeyecek kadar küçük boyutlara inebiliyor. Bu maddeler, okyanusun derinliklerinden Arktik karlarına kadar birçok ortamda tespit edilmekte. Özellikle içme sularında yaygınlaşan mikroplastikler, şişelenmiş su örneklerinin %93’ünde, musluk sularının %83’ünde bulunarak tehlikenin boyutunu gözler önüne seriyor. Deniz ürünlerinden, meyve ve sebzelere kadar birçok yiyecekte rastlanan mikroplastikler, soluduğumuz havada bile asılı kalıyor.
İnsan Sağlığı Üzerindeki Etkileri Ne Kadar Ciddi?
Mikroplastiklerin insan sağlığı üzerindeki etkileri henüz tam anlamıyla anlaşılmış değilse de birçok araştırma, bu maddelerin potansiyel sağlık sorunlarına neden olabileceğini gösteriyor. Yapılan çalışmalar, solunan mikroplastiklerin akciğerlerde iltihaba yol açabileceğini, bazı balıklarda nörotoksisiteye ve oksidatif hasara neden olabileceğini ortaya koyuyor. Ayrıca, mikroplastiklerin hormon dengesi üzerinde etkili olan endokrin bozucu kimyasallar içermesi, bağışıklık sistemine zarar verme ve üreme sağlığını olumsuz etkileme riski taşıyor.
Mikroplastiklerin yüzeylerine ek toksik maddeler veya ağır metaller çekebileceği de biliniyor. Bu durum, mikroplastikleri yiyen insanlar ve hayvanlar için zehirleyici bir etkide bulunabileceğini ortaya koyuyor. Rutgers Üniversitesi araştırmacıları, mikroplastiklerin vücutta nasıl taşındığını anlamak için fareler üzerinde yaptıkları çalışmalarda, plastik parçacıkların plasenta yoluyla fetüse geçebileceğini keşfettiler.
Mikroplastik Tüketimini Azaltmanın Yolları
Uzmanlar, mikroplastiklerden tamamen kaçınmanın zor olduğu bu dönemde maruziyeti azaltmak için bazı önlemler öneriyor. Plastik ambalajla kaplanmış gıdalardan uzak durmak, şişelenmiş su yerine musluk suyu içmek gibi basit tercihler, günlük yaşamda plastik tüketimini azaltmada etkili olabilir. Tekrar kullanılabilir su şişeleri, bez torbalar ve cam kaplar gibi seçenekler de plastik atıkların azalmasına katkıda bulunabilir.
Küçük adımlarla plastik kullanımını sınırlandırmak, çevreye ve insan sağlığına olan zararı azaltmada önemli bir rol oynayabilir. Bilim insanları, plastik kullanımının kısıtlanması ve geri dönüşüm çalışmalarının artması gerektiğini vurgularken, mikroplastiklerle çevre ve sağlık üzerindeki etkileri azaltmak için yeni çözüm yolları aranması gerektiğini belirtiyor.