ALPER TEMİZ - Türkiye'de tarımsal üretim ve tarım ürünleri ticareti, geçtiğimiz yıl artan nakliye fiyatları ile birlikte durdurulamaz bir hâl almıştı. Artan sebze ve meyve fiyatlarına karşın, hane halkının yaşadığı diğer girdilerdeki enflasyon etkisi, alım gücünü daha da zorlaştırmış ve vatandaş kredi kartlarına muhtaç hale gelmişti. Vatandaş ve kredi kartı arasında oluşan bağ, fırsatçılığı da körükledi. İzmir özelinde vatandaşlar "Nakit bulmakta zorlanıyoruz, sebze meyve alış verişini çoğu zaman marketlerden yapıyoruz" diyor. Ancak marketlerde satılan sebze ve meyvelerin düşük kalitesi, odunsulaşmış yapısı ve gıda değerinde yaşanan düşüş, vatandaşı çileden çıkartıyor. İzmir Pazarcılar Odası Başkanı Hamdin Erişen, gıda tüketiminde vatandaş ve marketler arasındaki düzensiz ve haksız ticari ilişkiyi değerlendirdi.
"Kimse bu halka tarım ürünü diye odunsulaşmış mal satıp para kazanamaz"
Marketlerde taze ürünün bulunmasının zor olduğunu ifade eden Erişen, "Marketlerin ana işi zaten halcilik değil. Biz Oda olarak öncelikle, vatandaşlara, bu marketlerden alışveriş yapmamalarını öneriyoruz. Zaten taze olmayan ürün sattıkları gibi, sıcakta ve çok kötü muhafaza koşullarında çok uzun süre bekletiliyor. Bir ürün, öyle bir ortamda bozulur. Taze ürün pazardadır; dün koparılır, bugün pazarda yerini alır. Ancak önceden marketlerden 'maddi durumu iyi' insanlar alışveriş yapardı. Orta sınıf veya daha düşük gelire sahip vatandaşlarımız da pazarlardan alışveriş yapardı. Ancak bu sosyal yapı dönüştü. Artık nakiti olan ve olmayan diye iki tür müşteri var.
Durumu kötü olan ve kredi kartına muhtaç olanlar, artık marketlerden sebze meyve alıyor ve bu ürünlerin kalitesi düşük bile değil; kalitesi hiç yok. Kurumuş soğan, yumuşamış ve kokmuş patates, odunlaşmış yeşil fasulye veya acebek ve kokmuş domatez, suyu kurumuş limon, muz v.b. ürünler... Bu mallar normal şartlarda imha edilmeli ancak marketlerde satılıp halka yediriliyor. Odunsulaşmış ürünü sebze diye satıyorlar. Maalesef enflasyon nedeniyle halk, kredi kartı ve düşük kalite nedeniyle ucuz ürünü marketten alırdı ancak bu defa bozuk ve odunsulaşmış ürünler de taze sebze meyve fiyatına satılıyor. Böyle bir enflasyonda, nakit sorunu olan vatandaşların ise maalesef yapacak bir şeyi kalmıyor. Marketler de halkın bu durumundan faydalanıyor. Artık Tarım İl Müdürlüklerinin ve Belediyelerin denetime başlaması gerekiyor. Kimse bu halka tarım ürünü diye odunsulaşmış mal satıp para kazanamaz" diye konuştu.
