İzmir'de 13 yaşındaki A.E.K.'nın HIV nedeniyle yaşamını yitirmesinin ardından sosyal medyada ve basında, virüsün Kızılay tarafından temin edilen kan yoluyla bulaştığına dair çeşitli söylentiler yayıldı. Ancak Türk Kızılayı, bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirterek yazılı bir açıklama yaptı.
Açıklamaya göre, İzmir'deki çocuğun babası K.K., 2024 yılı Ocak ayında Muğla’nın Milas ilçesindeki Atapark Kan Bağış Merkezi’ne başvurarak ilk kez kan bağışı yapmak istemişti. K.K.’dan alınan kan örneği, güvenli kan temini için yapılan kapsamlı testlerden geçirildiğinde, HIV pozitif olduğu anlaşılmıştı. Bu durumda, Kızılay derhal ilgili sağlık ve kolluk birimlerine bilgi vererek kanı imha etmiş ve bağışçı K.K.’yı Kızılay’ın ret listesine almıştı.
"Modern testler uygulanmaktadır"
Kızılay, açıklamasında şu ifadeyi kullandı: "Babaya ilk kez HIV teşhisini koyan ve tüm devlet birimlerini uyaran kurum Kızılay’dır. Bu süreçte, Kızılay tarafından gerçekleştirilen testlerde HIV pozitif olduğu tespit edilen kan kesinlikle hastanelere gönderilmemiştir ve bağışçının kanı imha edilmiştir.
Türk Kızılayı, kan bağışı sürecinde halk sağlığını korumak amacıyla tüm testleri uluslararası standartlara uygun şekilde yürütmektedir. Türk Kızılay, kan bağışı sürecinde halk sağlığını koruma sorumluluğu doğrultusunda tüm süreçlerini titizlikle yürütmekte ve bağışlanan her kan bileşenine uluslararası standartlara uygun modern testler uygulamaktadır."
"Risk dahilinde kabul imkansızdır"
Açıklamada ayrıca, bağışlanan kanların HIV, Hepatit B, Hepatit C ve Sifiliz gibi enfeksiyonlara yönelik ileri tarama ve doğrulama testlerinden geçirildiği ve testlerde enfeksiyon riski saptanması durumunda kan bağışının kabul edilmediği belirtildi.
Kızılay, 2020 yılından bu yana Bölge Kan Merkezlerinden HIV riski taşıyan herhangi bir kan bileşenine dair hastanelere ya da sağlık otoritelerine herhangi bir bildirimde bulunulmadığını ve benzer şekilde hastanelerden de bu konuda bir bildirim almadıklarını ifade etti. Kurum, "Bölge Kan Merkezlerimizden HIV riski taşıyan herhangi bir kan bileşenine dair hastanelere veya sağlık otoritelerine bir bildirim yapılmamış, aynı şekilde hastanelerden de Kurumumuza bu yönde bir bildirim ulaşmamıştır." ifadelerini kullandı.
Duyarlılık çağrısı yapıldı
Türk Kızılayı, yılda yaklaşık 3 milyon ünite kan alarak 9 milyon hasta ve yaralının kan ihtiyacını karşıladığını hatırlatarak, sorumsuzca yapılan açıklamaların, Kızılay’ın yürüttüğü bu ulusal göreve ve kan bağışı bekleyen hastalar ile yaralılara zarar verebileceğine dikkat çekti. "Sorumsuz ve muğlak açıklamaların Kızılay’ın yürüttüğü bu milli göreve ve kan bağışı bekleyen hasta ve yaralılara vereceği zarar her türlü açıklamanın dışındadır." denildi.
Açıklama, son olarak tüm kurum, kuruluş ve kişilere duyarlılık çağrısı yapılarak, bu tür asılsız iddialara karşı dikkatli olunması gerektiği ifade edildi. "İlgili tüm kurum, kuruluş ve kişileri duyarlı olmaya çağırır, konuyu her yönüyle takip ettiğimizi bildiririz." şeklinde son bulan açıklama, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına Kızılay’ın süreçle ilgili takiplerini sürdüreceğini de vurguladı.
