SON MÜHÜR- BERİVAN KAYA/ CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 1 milyon 600 bini bulan CHP üyesinin katılımıyla partinin Cumhurbaşkanı adayını belirlemeye karar verdi.

İzmir'in önceki dönem CHP'li Milletvekilleri Atila Sertel, Musa Çam ve Tacettin Bayır ön seçime ilişkin çarpıcı mesajlar verdi. 

HALKIN OYLARIYLA VEKİL SEÇİLDİK 

12 Eylül 1980 öncesi seçim yasasında tüm siyasi partilerin milletvekili adaylarını, belediye başkan adaylarını,  meclis üyesi adaylarını ön seçimle belirlediğini hatırlayarak sözlerine başlayan  26 ve 27. Dönem CHP  İzmir Milletvekili Atila Sertel, "Üyeler sandığa giderdi ve hakim denetiminde yapılan ön seçimde halk kendilerini yönetecek kişileri seçerdi. O zaman demokrasiden söz etmek mümkündü. 12 Eylül darbesiyle faşist Kenan Evren bu yasayı kaldırdı. Bu yasa kalkınca 1980 sonrası seçilenler liderlerin iki dudağı arasında seçilen ve halkın onayına sunulan kişiler oldu. 1991 yılında SHP Genel Başkanı Erdal İnönü ön seçim uyguladı. 1999 yılında da uygulandı. Son olarak da 2015 yılında Kemal Kılıçdaroğlu tarafından uygulandı. Bizler o sayede halkın oylarıyla vekil seçildik" ifadelerine yer verdi. 

Atila Sertel

ÖN SEÇİMLERDE PARTİ OYLARI ARTTI 

Ön seçimin geniş çaplı kamuoyu oylamasını da getireceğini vurgulayan Atila Sertel, "Şimdi Cumhurbaşkanı adayı dahil tüm adayların ön seçimle gerçekleşeceği noktasında bir açıklama var. Doğrusu da bu. Bizi yönetecek insanların üyeler tarafından seçilmesi yararlıdır. Öncelikle en geniş bir biçimde kamuoyu oylamasına yapmış olursunuz. Halkın tercihinin doğru olacağını görüyorsunuz. İstediğimi atarım yerine halk seçerse daha doğru sonuçlar olacaktır. Ön seçimlerin olduğu tüm seçimlerde partinin oy oranı artmıştır" ifadelerini kullandı. 

İZMİR'DE 400 BİN OY AZALDI! 

31 Mart yerel seçimlerinde oy oranın azaldığını dile getiren Sertel, "Son yerel seçimlerde atamalarda gelen durumda CHP'nin İzmir'de oyları azaldı. Ne yazık ki istenilen sonuç alınamadı. 400 bin civarında oy azalması oldu. İzmir'de bizim 1 milyon daha fazla oy olmamız lazımdı. Genel Başkanımızı ve Genel Merkezi kutluyorum. Bu adım demokrasi yolunda atılmış en önemli adımdır. Kendi partisi içerisinde demokrasi uygulayanların ancak ülke genelinde demokrasiden bahsetmesi inandırıcı olur. Demokrasi bana göre, sana göre değil herkes için gereklidir. Herkes parti içindeki demokrasiden alacağı güçle büyük bir mücadele vermiş olacak. Kim seçilirse bizim baş tacımızdır" ifadelerine yer verdi. 

KENDİNE GÜVENMEYEN HALKIN KANTARINA ÇIKMASIN! 

Örgüt içinde yaşanan 'üye yapısı' tartışmalarına tepki gösteren Sertel, "Üye yapısına güvenmiyorum diyenler halka da güvenmeyenlerdir. Kendi üyesine güvenmeyen halkın kantarına çıkmasın. Kendi üyesine güvenmeyen halka nasıl güvenecek? Yaşamım boyunca ön seçimi savundum. Doğru olan yola nihayet gelindi" dedi. 

Musa çam

SADECE ÜYEYE DEĞİL SEÇMENE DE SORMAK GEREKİR 

 Ön seçimin partinin her kademesinde yapılması gerektiğine dikkat çekerek sözlerine başlayan 24, 25 ve 26. Dönem CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, " Ön seçim meselesi artık sadece Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesi konusunda değil, partinin her kademesinde de yapılması gerekiyor. Cumhuriyeti kurmuş ve çok partili sistemi Türkiye'ye getirmiş bir partiyiz. Bizim geleneklerimiz var. Ön seçim bizde esastır. 1980'e kadar kanun gereği ön seçim siyasi partilerde mecburdu. Ancak 12 Eylül darbesinden sonra partilerin iç işlerine bırakıldı. Partilerin Genel Merkezleri işin kolayına kaçarak ön seçim yapmayacak merkezden adayları belirleme yolunu izledi. İstediklerini vekil, istediklerini belediye başkanı yapma şansı yakaladılar. Bu demokratik bir tavır değildi. Genel Başkanımız Özgür Özel'in  hem Cumhurbaşkanı adayının ön seçimle yapılacağını açıklaması önemli bir gelişmedir. Bunu Parti'nin tüm kademelerinde uygulanması gerekir. Belki üyeye sormak da yetmez. Seçmene de sormak lazım. Ancak bunu da bir kamuoyu yoklaması ile gerçekleştirebiliriz" ifadelerini kullandı.

'EKMELEDDİN VAKASI'

25, 26 ve 27. Dönem CHP İzmir Milletvekili ve eski CHP İzmir İl Başkanı Tacettin Bayır, " Biz ön seçimi daha önce Özgür Başkanımızla yaptığımız toplantılarda da dile getirdik. Bu çok önemli bir sorumluluk. Daha önce yaşadığımız sıkıntılar var. Özellikle Ekmeleddin vakası var. Her ne kadar anayasaya göre 'parti meclisi seçer' maddesi olsa da, Cumhurbaşkanı adayı kim olsun sorumluluğunu üyelere sormak çok daha adil olur" dedi. 

Tacettin Bayır

GÖREVİNDE KALMASIN! 

PM üyelerine 'aday dışlama' ihtimali üzerinden çağrıda bulunan CHP'li Bayır, "Birileri için tezat gözüken bir şeyler olabilir. Parti kurmaylarından, "bu kararı anayasayla göre parti meclisinin alması lazım" diyenler olacaktır. Benim onlara söyleyeceğim tek şey var, bir partinin 1 milyon 600 bin kayıtlı üyesinin seçtiği cumhurbaşkanını partiyi temsil eden parti meclis üyeleri dışlıyorsa zaten görevinde kalmasın, istifa etsin. Üyelerin seçeceği adaya parti meclisi de hayır demez. Üyelerden çıkan sonuç parti meclisinde karar olarak alınır ve bu sorun böyle kapanmış olur" diye konuştu. 

ÜYE YAPISI GENEL MERKEZ SİYASETÇİLERİNİN UYDURMASI 

'Üye yapısı' tartışmalarına tepki gösteren Bayır, "Üye yapısı uydurması, Genel merkez siyaseti yapan insanların uydurmasıdır. O üye yapısı ilçe başkanını, il başkanını ve ardından genel başkanı seçiyor. O zaman üyelerde sorun yok da Cumhurbaşkanı adayını seçerken mi sorun var? Bu kabul edilebilir değil. Aktif üye- pasif üye  bir olmaz ancak olayın bir başka boyutu da var. AKP iktidarında muhalefete bulaşan insanlar cezalandırılması durumu var. İnsanların ben CHP'liyim demeye çekindiği bir ortam var.  Devlette görev alamama korkusu devam ederken insanlar taraf olamaz durumda. Olanlarda paldır küldür içeri alınıyor. Demokrasi Türkiye'de askıya alındı. AKP bunu biraz da göz dağı için yapıyor. Gazeteciler görevleri dışında ne yaptı? Belediye başkanları ne yaptı da görevden alınıyor? Amaçları ise ülkedeki yoksulluğu gizlemek. Emekli maaşından, asgari ücretten kimse bahsetmesin. Herkes mavi deniz, yeşil ülke hayal dünyasında yaşayan insan topluluğu istiyorlar. Üç maymun istiyorlar. Görmedim, duymadım, bilmiyorum " dedi.

Muhabir: BERİVAN KAYA