Prof. Dr. Şener, “Yaraya et basmak, yarayı tükürükle sıvazlamak, yaraya ketçap dökmek, diş macunu veya salça sürmek ya da aktardan alınan yara macunlarını kullanmak ciddi sorunlara yol açabiliyor. Özetle yaranıza basacağınız herhangi bir şey yaranıza merhem olmayabilir” dedi. Şener, özellikle açık alanlarda meydana gelen yaralanmalarda halk arasında uygulanan yanlış tedavi yöntemlerinin ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceğine dikkat çekti.
Yaz mevsiminde parklarda, bahçelerde ve deniz kenarlarında vakit geçiren vatandaşların yaşadığı küçük yaralanmaların önemine vurgu yapan Prof. Dr. Şener, “Özellikle 65 yaş üstü bireylerde ve 7 yaş altındaki çocuklarda ev içi ve ev dışı yaralanma olayları sıkça görülüyor. Bu tür yaralanmalar, özellikle şeker hastaları ve damar problemleri olan kişilerde çok ciddi sorunlara yol açabiliyor. Örneğin, yaşlı bir hastanın ayağına çivi batması veya kıymık batması gibi durumlarda, yara uzun süre fark edilmeyebiliyor. Bu tür durumlarda tetanos riski büyük. Eğer son 10 yıl içinde tetanos aşısı yapılmamışsa ve yaralanma ciddi bir kanama veya cilt bütünlüğü bozulması ile gerçekleşmişse, mutlaka tetanos bağışıklaması yapılmalıdır. Çünkü tetanos ölümcül bir hastalık olabilir” şeklinde uyarıda bulundu.
"Yaraya öncelikle su ve sabunla müdahale etmek gerekiyor"
Prof. Dr. Şener, vatandaşların kulaktan dolma bilgilerle yara bakımına müdahale etmelerinin yaratabileceği sorunlara da dikkat çekti. “Vatandaşlar, konu komşudan aldıkları yanlış bilgilerle yaraya müdahalede bulunabiliyor. Bu tür yanlış müdahaleler, özellikle şeker hastalarında ciddi problemlere yol açabilir. Örneğin, yaranın üzerine sürülen bir madde, aşırı duyarlılığa neden olabilir ve yara daha da kötüleşebilir. Bu nedenle, yaraya öncelikle su ve sabunla müdahale etmek gerekiyor. Kanamalı bir yarada ise mutlaka bir hekime başvurulmalıdır. Hekim, yaranın dikiş atmaya uygun olup olmadığını kontrol eder ve gerekli tedaviyi uygular. Bazı durumlarda antibiyotik tedavisi de gerekebilir” diye belirtti.
Ayrıca, Prof. Dr. Şener, hayvan temasları sonrası dikkat edilmesi gereken konular hakkında da bilgi verdi. “Kedi tırmığı hastalığı gibi bazı durumlarda, özellikle çocuklarda, yaraya antibiyotik tedavisi uygulanması gerekebilir. Köpek temaslarında ise kuduz aşısı yapılması önemlidir. Bu tür yaralanmaları hafife almamak ve sağlık çalışanı gözetiminde müdahale yapmak gerektiğini vurgulamak isterim. Kısacası, yaranıza basacağınız herhangi bir şey yaranıza merhem olmayabilir” dedi.