İnanın bazen aklımın kitlendiğini hissediyorum. Ne oldu bize diye sık sık soruyorum. Empati duygumuzu, merhamet ve adalet anlayışımızı, liyakat hassasiyetimizi hepten kayıp mı ettik? Yardımlaşma, paylaşma, dayanışma hasletlerimiz çoktan gitti, “devlet ana” öldü yerine “patron devlet” icat oldu. Kim güçlüyse, kim elinde bir erk tutuyorsa, kim köşelere hakimse, herkesin kendi gibi düşünmesini ve en ağırı da kendine herkesin biat etmesini istiyor. Ve geçen yıllar ne yazık ki bu insanlık dışı düzenden hepimizin etkilediğini gösteriyor. 


Sokakta yürürken uzatılan mikrofona düşüncelerini söyleyen bir kadın, derdest edilip “böyle konuşamazsın” diye zindana atılabiliyor. Ama öte yandan, birbirinden tuhaf tarikatlar “sivil toplum örgütü” kılığından saygı ve itibar görebiliyor. Atatürk’ü eleştirmek değil, Atatürk’e küfretmek serbest ama iktidarın anlayışını eleştirmek suç! Düşünebiliyor musunuz “İzmir’i keşke Yunan alsaydı” diyen, ziyaretçi rekoru kırmıştı. Başında fesle nasıl da itibar görmüştü. 


Ya medya? İzmir’in Roman mahallesine kavgada söylenmeyecek şekilde üstelik de haber yapanlar “haberci gazeteci” görülebiliyor. İktidar ya da yandaşları hakkında iddia yazan haberler saniyesinde erişim yasağı getirilebilir ama bir koca mahalleye neredeyse küfretmek “haber özgürlüğü” sanılabiliyor. Veya biri ölünce ilan edilen yası eleştirmek suç olabiliyor üstüne de sosyal medya kapatılabiliyor mahkeme kararı olmadan. 


Sonra da diyorlar ki demokratız ve hakimiyet milletindir…
Tamam tamam öyledir kesin… Yersen tabii. 
Haydi eyvallah millet yarın da CHP’ye bakalım zira CHP de “değişmeye başladı AKP’ye bakarak”!

Kaynak: Haber Merkezi