İzmir Berberler, Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Şükrü Bilgin, Hasan Tahsin Kocabaş’ın pandemi sonrası ekonomik kriz ve esnafın durumu hakkında yönelttiği soruya, “Pandemiden sonra Türkiye genelinde ekonomik olarak para kazanmaya başladık. Bu bir gerçek ve bunu inkar etmiyorum. Çünkü pandemi döneminde vatandaşlarımız berberlerin değerini daha iyi anladı. Pandemide yalnız kaldıktan sonra, berberlerimize evlerine davet edilerek, değerlerinin farkına varıldı. Hatta çok duygusal bir anı paylaşmak istiyorum; tıraş olmadan karşılıksız para gönderen müşteriler oldu. Bu tür destekler, mesleğime duyduğum gururu artırdı” şeklinde yanıt verdi.
Bilgin, berberlik mesleğinin toplumda ne kadar değerli bir yer tuttuğunu belirterek, geçmişte de berberlerin referans olarak kullanıldığını, günümüzde de bu durumun devam ettiğini vurguladı.
Berberlik mesleğinin evrimi
Çağın değişmesiyle berberlik mesleğinin kapsamındaki değişiklikler hakkında konuşan Bilgin, “Fuarlar mesleği geliştirme noktasında büyük bir etkiye sahip. Çıraklık dönemimizde yurtdışında büyük fuarların olduğunu bilmezdik ama zamanla bu fuarlar ülkemize geldi. Burada mesleği geliştirecek materyaller ve teknikler öğreniyoruz. Özellikle dört makasa hareketiyle saç kesimi gibi yeni teknikler mesleğin ne kadar ilerlediğini gösteriyor” dedi.
Bilgin, İzmir’de her yıl düzenledikleri fuarların mesleki gelişime büyük katkı sağladığını belirterek, “Ekim ayında dördüncüsünü gerçekleştireceğimiz fuar, mesleğin gelişimine önemli katkılar sunuyor. Yeni materyaller ve ürünler öğrenmek, bizi bir adım öne taşıyor” diye ekledi.
"Çırak bulmak zorlaştı"
Bilgin, berberlik eğitimine dair bilgiler verirken, eğitim sistemindeki değişikliklerin zorluklara yol açtığını belirtti. “1988’de teşkilatta yönetici oldum, 2002’de ise çıraklık eğitim komisyonu başkanıydım. Çıraklık eğitiminde değişiklikler oldu ve 4+4+4 eğitim sistemiyle birlikte çırak bulmak zorlaştı. Önceden çocuklar yaz tatillerinde berberlerin yanına çırak olarak verilirken, şimdi bu durum değişti” şeklinde konuştu.
Çıraklık eğitiminin haftada bir gün okula gidilerek ve bir gün atölye dersleri alınarak sürdürüldüğünü ifade eden Bilgin, eğitim sürecinin dört yıl sürdüğünü ve ustalık belgesinin bu sürecin sonunda alındığını açıkladı. Ayrıca, çırakların eğitim sürecinde yaşadığı zorluklara ve hükümet desteklerinin eksikliğine de değindi.
"Belgesiz berberler için yaptırımımız yok!"
Pazar günü tatili konusuna da değinen Bilgin, bu konuda uzun yıllardır süregelen bir mücadelenin olduğunu belirtti. “Pazar günü kapatma talebi, İstanbul Berberler Odası başkanının 2018’deki kongrede İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu’ya ilettiği bir talepti. Ancak bu süreç, kadın kuaförleri ve diğer güzellik salonlarını da kapsayacak şekilde genişletilmesi gerektiği için ertelendi. Şu anda, pazar tatili konusunda yetersiz altyapı nedeniyle uygulama ertelendi ve Temmuz 2024’e kadar uzatıldı” dedi.
Belgesiz berberler konusuna da değinen Bilgin, “Önceden belgesiz berberlerin açtığı dükkanlara karşı yaptırımlarımız vardı ama şu an bu yetkilerimiz yok. Bu nedenle belediyelere başvurmak zorundayız ve bu durum haksız rekabet ortamını artırıyor” şeklinde konuştu.
"Fiyatlar orada daha yüksek oluyor"
Alaçatı’daki yüksek tıraş fiyatlarına ilişkin olarak Bilgin, "Pandemiden önce klasman yapacak olursak; kendini ilerletmeyen, çağırıldığı eğitimlere gitmeyen, fuarlara katılmayan arkadaşlarımızın geliri standartı aşamaz ancak bunları tersini yapmış kendini geliştirmiş arkadaşlarımız standartların üstünde kazanç elden ediyor. Alaçatı üzerinden konuşacak olursak dışarıdan gelen berberler oraya ayrıca hizmet götürüyor. Oradaki giderler daha yüksek olduğu için fiyatlar orada daha yüksek oluyor. Biz de birinci sınıf, ikinci sınıf, üçüncü sınıf olarak ayırdığımız üç tarife var. Tarifeyi, dükkan giderleri, BAĞ-KUR ve sar malzemeleri gibi giderler eklenerek belirleniyor. Şuanda en düşük saç sakal tıraş ücreti 350 Türk lirası bu birinci kademe ücret, ikinci kademe 500 ve üçüncü kademe 1.000 Türk lirası. Ama bu tarife bile düşük kaldı, yeni tarife ne zaman çıkacak diye merak ediyorlar." dedi.
