SON MÜHÜR - AYŞEGÜL KOÇ / Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Güler Yenipınar, özellikle sonbahar ve kış aylarında artış gösteren grip ve soğuk algınlığı gibi hastalıklara karşı sağlıklı beslenme alışkanlıklarının etkili bir savunma mekanizması sunduğunu belirtti.
Bağışıklık sistemi için doğru beslenme hayati önem taşıyor
Dr. Yenipınar, bağışıklık sistemini güçlü tutmanın ve hastalık sonrası hızlı iyileşmeyi desteklemenin mümkün olduğunu belirtti. “Bağışıklık sistemimizi güçlü tutmak ve hastalık sonrası hızlı iyileşmeyi desteklemek mümkün. Bunun anahtarı, doğru ve dengeli bir beslenme programını yaşamımızın bir parçası haline getirmektir.” diyen Dr. Yenipınar, bu süreçte beslenme alışkanlıklarının büyük rol oynadığını vurguladı.
Kahvaltı, sağlıklı günün başlangıcıdır
Kahvaltının, bağışıklık sisteminin desteklenmesindeki önemine de dikkat çeken Dr. Yenipınar, “Güne kahvaltıyla başlamak, bağışıklık sisteminin güçlü kalması için kritik bir adımdır. Atlanan öğünler, vücudun savunma mekanizmasını zayıflatabilir.” uyarısında bulundu. Bu nedenle, kahvaltının atlanmaması gerektiğini belirten Dr. Yenipınar, düzenli ve dengeli bir kahvaltının, gün boyunca vücudun ihtiyaç duyduğu enerji ve besin öğelerini sağladığını ifade etti.
Dengeli ve çeşitlendirilmiş beslenme şart
Dr. Yenipınar, günlük öğünlerde tüm besin gruplarına yer verilmesinin önemine değindi. Et, süt ürünleri, sebze-meyve ve tam tahılların dengeli şekilde tüketilmesinin, bağışıklık sistemini destekleyen vitamin ve minerallerin alınmasını sağladığını söyledi. “Günlük öğünlerde tüm besin gruplarına yer verilmesi gerekir. Et, süt ürünleri, sebze-meyve ve tam tahılların dengeli şekilde tüketilmesi, bağışıklık sistemini destekleyen vitamin ve minerallerin vücuda alınmasını sağlar.” diyen Dr. Yenipınar, özellikle vitamin ve mineral açısından zengin besinlerin bağışıklık için çok faydalı olduğunu vurguladı.
C vitamini kaynaklarını ihmal etmeyin
C vitamini, bağışıklık sistemini güçlendiren en önemli vitaminlerden biridir. Dr. Yenipınar, bu vitaminin vücudun hastalıklara karşı savunmasını arttırdığına dikkat çekti ve şu bilgileri paylaştı: “Limon, portakal, mandalina, kivi ve kırmızı kapya biber gibi C vitamini açısından zengin besinler sofralarımızdan eksik olmamalı. Grip ve soğuk algınlığı gibi durumlarda vücudun C vitamini ihtiyacı artar. Meyveleri taze tüketmek ve bekletmeden yemek, bu vitaminden tam anlamıyla faydalanmak için önemlidir.” Dr. Yenipınar, C vitamininin bağışıklık sistemine sağladığı faydaların altını çizerek, özellikle soğuk algınlıklarına karşı vücudun bu vitamini daha fazla ihtiyaç duyduğuna dikkat çekti.
Doğal antibiyotik: Sarımsak ve soğan
Sülfürlü bileşikler içeren besinlerin bağışıklığı desteklediğini belirten Dr. Yenipınar, “Soğan, sarımsak ve pırasa gibi besinler toksinlerle savaşarak vücudu korur. Sarımsak, içeriğindeki allisin maddesiyle hem antiviral hem de antibakteriyel özellik gösterir.” dedi. Sarımsağın ve soğanın, içerdiği bileşikler sayesinde bağışıklık sistemi üzerinde güçlü bir etkiye sahip olduğunu belirten Dr. Yenipınar, bu sebzelerin düzenli olarak tüketilmesinin hastalıklara karşı önemli bir koruma sağladığını söyledi.
Şifalı çaylar ve düzenli sıvı tüketimi
Bitki çaylarının bağışıklık sistemi üzerindeki olumlu etkilerine de değinen Dr. Yenipınar, özellikle kış aylarında bu çayların düzenli olarak tüketilmesi gerektiğini belirtti. “Ihlamur, adaçayı, zencefil, kuşburnu ve nane çaylarının kış aylarında düzenli olarak tüketilmesi gerektiğini belirtiyorum. Şekersiz tüketmek en sağlıklısıdır. Ancak tatlandırmak isteyenler bir tatlı kaşığı bal ekleyebilir.” önerisinde bulundu. Bu bitki çaylarının, bağışıklık sistemini güçlendirmede ve soğuk algınlıklarıyla mücadelede büyük rol oynadığını belirten Dr. Yenipınar, aynı zamanda vücudun sıvı ihtiyacını karşılamanın da önemli olduğunu ifade etti.
Zencefil, pancar suyu ve yağlı tohumların gücü
Dr. Yenipınar, bağışıklık sistemini destekleyen başka önemli besinleri de sıralayarak, zencefil, pancar suyu ve yağlı tohumların faydalarına dikkat çekti. Zencefilin, taze tüketildiğinde enfeksiyonlara karşı etkili bir koruma sağladığını belirten Dr. Yenipınar, “Zencefil, taze tüketildiğinde enfeksiyonlara karşı daha etkili bir koruma sağlar ve virüslerin yaşamasını zorlaştırır.” dedi. "Pancar suyu ise kan akışını düzenleyerek, özellikle grip sırasında sıkça yaşanan kas kasılmalarını önlemeye yardımcı olur. Ayrıca, fındık, ceviz ve badem gibi yağlı tohumların içerdiği E vitamini, çinko ve omega-3 yağ asitleriyle bağışıklık sistemini güçlendiren değerli besin kaynakları olur" dedi. “Bu besinlerin düzenli tüketimi, vücudu hastalıklara karşı daha dirençli hale getirebilir.” diye ekledi.
Sağlıklı beslenme kaliteli yaşamın anahtarıdır
Dr. Zeynep Güler Yenipınar, doğru beslenme alışkanlıklarıyla hastalıklardan korunmanın ve hastalık sonrası toparlanmanın kolaylaştırılabileceğini vurgulayarak, “Sağlıklı ve kaliteli bir yaşam için doğru beslenmeyi hayatımızın bir parçası haline getirmeliyiz.” ifadelerini kullandı. Dr. Yenipınar, sağlıklı beslenmenin yalnızca hastalıkları önlemede değil, aynı zamanda genel yaşam kalitesini artırmada da büyük önem taşıdığını belirtti. Bağışıklık sistemini güçlendiren doğru beslenme alışkanlıklarının, hem vücudu hastalıklara karşı koruduğunu hem de hastalık sonrası iyileşme sürecini hızlandırdığını söyledi.
