Pazar günü yapılan, Bayraklı CHP ilçe olağan üstü kongresini ilginç kılan birçok şey vardı. Günlerdir medyada eleştirilerin hedefi haline gelen Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal ciddi bir sınav verdi. Her zaman örgüt ile Belediyenin uyumlu çalışması gerektiğini savunanlardanım. Bu uyum ya da uyumsuzluk, hem seçimleri hem de sahip olduğumuz Belediyelerin enerjilerini doğru kullanma performansını doğrudan etkiler.
Bu nedenle Belediye Başkanlarının her dönem seçimlerde taraf olduğu süreçler yaşanmıştır. Netice itibari ile onlarda partili ve siyasetten temsil yetkileri olduğu için bunda eleştirecek çok fazla şey ben kanımca görmüyorum. Ancak örgüte ne kadar müdahale edilirse edilsin, delege adaya inanmazsa bazen tüm yanlı duruşların ters teptiği ve sonuçsuz kaldığı dönemlerde olmuştur. Unutmayalım Selçuk Ayhan aday gösterildiğinde sonuç olumsuz tepmişti. Demek ki önemli olan doğru aday göstermek ve delegenin vicdanına hitap etmektir. Didem Gültekin doğru bir adaydı ve o güveni delegeye geçirdi. Ben çok kongre görmüş, geçirmiş biriyim. Partinin delegesini çok iyi bilirim. Bazen güçler, listelere öyle isimler yazar ki, delege o yanlışı görür ve cezasını sandıkta verir. Bazen de görmek istediklerini göremezse yine aynı cezayı sandıkta keser. Ancak bu defa mutabakat sağlanan bir liste vardı ki, üç aday olmasına rağmen hiçbir delege kayması yaşanmadı. Hiç bir kırgınlık ve küskünlük olmadı.
Sonuç olarak artık, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal için kendisini daha iyi ifade edeceği ve yaptığı icraatların daha anlaşılır olacağı bir döneme giriyoruz.
Dikkatimi çeken başka şey, kongrede hiçbir İzmir milletvekilinin katılım sağlamaması, sadece Milletvekili değil, il başkanı Deniz Yücel’in yokluğu, daha ötesi çevre ilçelerden ilçe başkanları ve belediye başkanlarının da seçime iştirak etmemeleri gözlerden kaçmadı.
Katılım sağlamama gerekçeleri eminim vardır. Ancak tüm bu gerekçelerin artık hiçbir önemi yoktur. Burada ki zafer artık Başkan Sandal’ın… Tartışmasız İzmir siyasetinde ciddi bir güç haline dönüştüğü de gerçektir.
Depremle boşalan Manavkuyu, Mansuroğlu ve bir çok mahallede ki oy oranlarının tartışıldığı bir süreçte, Bayraklıya gelecek seçimlerde psikolojik olarak kayıp muamelesi yapanlara güçlü bir ders daha vermeye hazırlanıyor Bayraklı Belediye Başkanı.
Kongrede delege gerçek anlamda sağduyu göstermiş, geçtiğimiz dönemdeki tartışmaların artık bu dönem yaşanmaması gerektiği bilinci ile hareket etmiş, her şeyden önce önümüzde ki seçim sürecini düşünerek karar vermişlerdir. Didem Gültekin’in enerjisi ve gençliği salonu coşturmuş, yaptığı heyecan dolu konuşması ile delegelerin kalbini fetih etmiştir.
Geçen dönem Pınar Susmuş ile kadın aday noktasında feragat eden Songül Gök, yine kadın aday desteği ile Didem Gültekin’in yanında olmuştur. Eski ilçe Başkanı Pınar Susmuş ilçe başkanı olduğu andan itibaren vefasızlık örneği ile kadın dayanışmasını bozmuş ve yine bu dönemde kadın aday olarak çıkan Didem Gültekin’in karşısında Mehmet Yılmaz’ı desteklemiştir. Bu işin kahramanları Didem Gültekin, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal ve kurulan komisyona öncülük eden Songül Gök olduğunun altını çizmekte fayda var. Oluşturulan komisyon çalışması, mahallelerin iradesi ile önerilen isimler ve delegelerin iradesine bırakılan seçimde, hak, hukuk ve adalet tecelli etmiştir.
Seçim sonucunda tüm adayların el ele, omuz omuza, bayram havasında ayrılması zaferi taçlandırmıştır.
Her seçim yaşanılan bazı fiziksel sorunlar vardı, bu seçimde örgüte sabah kahvaltı ile başlayan servis, öğlen tavuk pilav ile devam etmesi, gün boyu bekleyen seçmenlere siz değerlisiniz çünkü örgütsünüz mesajını çok iyi hissettirildi. Biz örgüt olarak buna çok alışık değiliz. Genelde oy kullanılma zamanı gideriz, oy verilecek aday kafamızda bellidir, gidip salonda aç susuz beklemek istemeyiz. Ancak bu defa gerçekten örgüte, bu partinin sahibi sizsiniz muamelesi yapılmıştır.
Şu saatten sonra İzmir’in kalbi Bayraklı olduğu gibi, siyasettin kalbide bence artık Bayraklıdır. Belediye Başkanı Serdar Sandal’ın Matematik zekası tüm satrançları ve kurguları bence alt üst etmiştir. Önümüzdeki genel seçimlerde bu Matematik zekası ile genel seçimlerde büyük fark yaratacağından hiç kuşkum yoktur. Hedef Türkiye’nin son virajın da aydınlığını yeniden yaratmaktır. Hedef CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaoğlu’nu Cumhurbaşkanı yapmaktır, hedef parlamenter sistemi yeniden kurmaktır.